Bir inşirah ayeti kadar sana yönelmeye geldim…

Muhtazaf

Yardımcı Yönetici (Şair|Yazar)
Yönetici
Bir inşirah ayeti kadar sana yönelmeye geldim…


İnşirâh…İnşirâh…İnşirâh…
Hâra düştüm, dilime kan değdi yüreğime od.
Dâra düştüm Ey Rab bana bir inşirah…
Ah-u efgân
ımı bir dinleyiver, bu gece çok karanlık…katran karası olmuşğsümü bir açıver…
Daraldım…
Bir bakıver..
“Biz senin göğsünü açıp genişletmedik mi?”(inşirah/1)
Genişlettin ey yar!
Dünyadan bunaldığım her vakit, yağmur, yağmur yüreğime, damla, damla gözlerime,düştün.
Semalarda yerim yok bilirim,ar
şlardan ta ki gönlüme düştün.
Yaralar bedenimde yol çizerken adeta, tuz de
ğil , sen gönlüme tılsım sürdün .Dünya zemininde ayaklarım kayarken bir bilinmezliğe, tut n’olursun bırakma bilmediğim alemlere… Gece ve ben iki biçâre yine kapındayım.

Soluklanmak istiyorum Ya Rab! Gece yeminli konu
şmuyor benimle. Gece küskün bana, yalnız bıraktım onu gelirim diye.Gitmedim ona Ya Rab! Geceler bensiz geçti, seccadeler eşsiz, yıldızlar yoldaşsız kaydı. Geceye söz verdim gelirim diye,gitmedim.İhanetim var ona..Gece yeminli.. Ben sana bugün yalnız geldim. Terkedilmiş sevdaların mekanından geliyorum. Yıllanmış sevgilerin koynundan.

Ayr
ılıklardan geliyorum. Yalnızlıktan… Gönlümün tenhasından geliyorum. Gecenin günahlarımı örtmeyen mahremiyetinden geliyorum. Dünyanın arkamdan yırttığı gömleğimle. Kimsenin duymadığı ama kulağımı çınlatan aff sesleriyle geliyorum. Ademin utangaç bakışlarıyla, Nuh’un terk-i diyarıyla bir yunus affı edasıyla geliyorum.

Daraldım Ya Rab!
„Kabul’ ümidinin ferahlığıyla geliyorum. Yüreğim üşüyor artık, mahşeri bir yalnızlıkla geliyorum. Aç Ya Rab n’olursun aç göğsümü tekrar bir köz değdir. İçimin vahalarından kurtar beni.

İnşirah, inşirah, inşirah…
Ayet, ayet genişlet beni.

“Yükünü senden alıp atmadık mı? O senin belini büken yükü. ”(inşirah/2)

Attın ey yar!
Ben bilemedim yükümün azald
ığını ama sen hafiflettin beni. Dünyanın omuzlarıma yüklediği bu ağırlık, yüzümü yere düşürmeye başlamışken,bu yükü benden alarak belimi sen doğrulttun. Rükuya eğilen bir beden senin karşında yüce makama erdi.Secdeye değen baş,merhametinle sana erdi. Oysa ben bilemedim.

Kirlenmi
ş yüreğimle,sözlerimi dünyaya aşina ettim kapıldım bu misafirhanenin işvesine. Şimdi temaşa bile edemiyorum masivayı. Aydınlanmıyor gözlerim,yeşermiyor kırık düşlerim. Yoksa Ey Rab ben,sen olan benliğimi çoktan mı tükettim… Züleyha kadar günahkarım, Yusuf kadar masum olmak isterdim oysa ama ben düşğüm zindanda ezilecek kadar günah topladım.yüküm ağır…
Tüm zerrelerim affına sığındı

Mecalsizim,hissizim,bir o kadar da cahilim…
Al yükümü Ya Rab n’olursun al belimi büken bu yükü tekrar hafiflet beni.
Doğrult ki beni,yüzüm sana dönebileyim.

Elimi sana açabileyim.

İnşirah, inşirah, inşirah…
Ayet, ayet doğrult beni.

“Senin şânını ve ününü yüceltmedik mi?”(inşirah/4)

Yücelttin ey yar!
En şerefli varlık olarak açtım dünyaya gözlerimi.
Mahlukata halife eyledin.
İns-an makamında ruhuma can verdin..
Verdin de ben kıymetimi bilemedim.

Aklımı sürgün ettim mantığın hiç uğramadığı yalancı uğraşlara.
Her mevsim yağmur yağarken ruhuma,nadasa bıraktım kurak gönlümü.

Her insan ektiği biçer değil mi Ya Rab!
Günah ektiğim bahçelerde kara güller büyüdü, kokusuz renksiz.Işığım bir mumun aydınlandığı kadar, verdiğim bir aldığım kadar fakat ben olamadım bir senin bana biçtiğin değer kadar.

Biraz ma
ğrur, biraz bizâr,biraz da kendimi şekva ile geldim. Değersizliğimi bilerek, mecruh bir hal ile geldim işte… Sen şanımı yüceltirken,ben bir o kadar acziyetimle, nasır tutmuş ayaklarımla, kör olmuş gözlerimle, karalanmış hanemle geldim.

Kalbimi avcuma s
ıkıştırarak, rengini kimse görmesin diye saklayarak getirdim. Amansızım, dermansızım, fermansızım. N’olurs un Ya Rab yeniden yücelt beni gönül gözümden geçir beni. Gözyaşına gark eyle beni eyle ki insan bileyim kendimi.
İnşirah, inşirah, inrişah
Ayet, ayet yücelt beni.
“Yalnız Rabbine yönel.”

Hayatın koylarından çıkıp senin limanına yöneldim Yar Rab!
Sen ki sana gelmeyene dahi lütfederken, bilirim geri çevirmezsin beni kapından. Nihayetsiz acziyetimle, dünyevi arzuların kıvrımlarından,yokuşlu yollarından, ben kendimden geçerek sana geldim bu gece.“Kün’ diyerek eyleyiverirsin diye bir ferman,ben ahvalimi dökerek sana geldim Ya Rab!. Benim sana anlatmaya halimi kelama ne hacet, sen beni bilirsin benim halim zaten aşikâr.

Kurtar n’olursun bitsin art
ık bu esaret!

Nefsanîyetin haysiyetini huzurda k
ırmaya geldim.

Bak
ıp görmeyen gözlerimi sende açmaya,atıp yanmayan kalbimi sende yakmaya, her boşluğa sayan ama her daim seni anmayan dilimi konuşturmaya, sana muhtaçlığın şerefini başıma taç etmeye geldim.

Sevdas
ı her şeyden âlâ n’olursun aç yüreğimi ben senden bir inşirah istemeye geldim…
İnşirah, inşirah, inşirah ayet ayet..
Ferahlamaya geldim.

N’ola ahh n’ola Ya Rab , ben sende kalmaya geldim.
Bir inşirah ayeti kadar sana yönelmeye geldim…
 

VuSLaT

Yönetim
Yönetici
Geceler bensiz geçti, seccadeler eşsiz, yıldızlar yoldaşsız kaydı. Geceye söz verdim gelirim diye,,,,
Işığım bir mumun aydınlandığı kadar, verdiğim bir aldığım kadar fakat ben olamadım bir senin bana biçtiğin değer kadar....

Biraz mağrur, biraz bizar,biraz da kendimi şekva ile geldim.... Değersizliğimi bilerek, mecruh bir hal ile geldim işte… Sen şanımı yüceltirken,ben bir o kadar acziyetimle, kör olmuş gözlerimle geldim sana YARAB....
 

MURATS44

Özel Üye
Kalbimi avcuma sıkıştırarak, rengini kimse görmesin diye saklayarak getirdim. Amansızım, dermansızım, fermansızım. N’olurs un Ya Rab yeniden yücelt beni gönül gözümden geçir beni. Gözyaşına gark eyle beni eyle ki insan bileyim kendimi.
 
Üst Alt