1999 Gölcük depremi

MURATS44

Özel Üye
http://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/thumb/8/8c/1999_%C4%B0zmit_earthquake_map.svg/300px-1999_%C4%B0zmit_earthquake_map.svg.png

1999 Gölcük Depremi, İzmit Depremi, Marmara Depremi ya da 17 Ağustos 1999 depremi, 17 Ağustos 1999 sabahı, yerel saatle 03:02'de gerçekleşen, Kocaeli/Gölcük merkezli deprem. Richter ölçeğine göre 7,5 Mw büyüklüğünde gerçekleşen deprem, büyük çapta can ve mal kaybına neden olmuştur.

17 Ağustos depremi, tüm Marmara Bölgesi'nde, Ankara'dan İzmir'e kadar geniş bir alanda hissedildi. Resmi raporlara göre, 17.480 ölüm, 23.781 yaralı oldu. 505 kişi sakat kaldı. 285.211 konut, 42.902 işyeri hasar gördü. Resmi olmayan bilgilere göre ise yaklaşık 50.000 ölüm, ağır-hafif 100.000'e yakın yaralı olmuştur. Ayrıca 133.683 çöken bina ile yaklaşık 600.000 kişiyi evsiz bırakmıştır. Yaklaşık 16 milyon insan, depremden değişik düzeylerde etkilenmiştir. Bu nedenle Türkiye'nin yakın tarihini derinden etkileyen en önemli olaylardan biridir. Deprem gerek büyüklük, gerek etkilediği alanın genişliği, gerekse sebep olduğu maddi kayıplar açısından son yüzyılın en büyük depremlerinden biridir. Depremin Türkiye'nin önemli bir sanayi bölgesi olan Marmara Bölgesi'nde meydana gelmiş ve çok geniş bir coğrafyayı etkilemiş olması, ülkede büyük sıkıntılara neden olmuştur. Zamanın ANASOL-M (ANAP-DSP-MHP) hükümeti felaket bölgesine ancak 3 gün sonra gelmiş ve Türkiye'de deprem bilincinin yeterli seviyede olmadığı görülmüştür

Büyüklüğü ve konumu

Deprem, 17 Ağustos 1999'da, saat 3:02 de, 40,70 kuzey enlemi ile 29,91 doğu boylamının tarif ettiği bölgede, İzmit'in 11 km güneydoğusunda meydana gelmiştir.[SUP][5][/SUP] depremin büyüklüğü:
Depremin büyüklüğü çeşitli kuruluşlar tarafından değişik değerlerde bildirilmis ise de moment şiddeti büyüklüğü Mw = 7,5 ve yüzey dalgası büyüklüğü Ms = 7,7 değerleri civarında değişmektedir.

  • Cisim Dalgası Şiddeti = 6,3 (USS)
  • Yüzey Dalgası Şiddeti = 7,8 (USGS)
  • Moment Şiddeti = 7,5 (Kandilli,USGS,Afet İşleri Genel Md. Deprem Araştırma Dairesi AIGM-DAD )
  • Kayıt Süresi Şiddeti = 6,7 (Kandilli)
Depremin odak derinliğinin 10–15 km olduğu ve sağ atımlı 120 km civarında bir fay hareketi ortaya çıktığı yapılan incelemelerle belirlenmiştir. Ana deprem dalgasının ardından büyüklüğü 4,0-5,0 değerlerinde olan çok sayıda artçı depremler meydana gelmiştir.
Deprem merkez üssüne en yakın ivme kaydı, Afet İşleri Genel Müdürlüğü Deprem Araştırma Dairesi tarafından tüm Türkiye çapında kurulmuş ve işletilmekte olan Kuvvetli Yer Hareketi Kayıt Şebekesi'nin bir istasyonu olan İzmit Metoroloji İstasyonu'ndan alınmıştır. Buna göre, maksimum ivme, kuzey-güney doğrultusunda 163 mG, doğu-batı doğrultusunda 220 mG ve düşey doğrultuda 123 mG dir. Her üç birleşen de birbirleri ile kıyaslanabilir büyüklüktedir.

Tarihçe

Yakın tarihte bu bölgede Adapazarı merkez üssü olmak üzere 1943, 1957, 1967 yıllarında şiddetli depremler olmuştur. Geçmişteki tarihlere baktığımızda ortalama 30 senede bir bu bölgede büyük depremler olmaktadır. 1999 depreminden sonrada belirli periyotlarda ve çeşitli büyüklüklerde depremlerin beklenmesi bu fay hattının karakteristik özelliğinden kaynaklanmaktadır.
Depremin bu kadar çok can kaybına yol açmasının sebebi olarak kaçak yapılar, standartlara uygun olmayan binalar ve daha ucuza mal etmek için malzemeden çalan müteahhitler gösterilmektedir. Depremden sonra, zorunlu deprem sigortası gibi bir takım düzenlemeler getirilmiştir.

Yargı ve cezalar

Yapım hatalarından çöken binaların müteahhitlerine yaklaşık 2100 dava açılmıştır. Bu davalardan 1800'ü hukuki boşluklardan dolayı cezasız sonuçlanmıştır. Geriye kalan 300 davanın 110 kadarında ceza verilmiş, bir çoğu ertelenmiştir. Bunun dışında kalan davalar ise 16 Şubat 2007 tarihinde 7.5 yıllık zaman aşımı süreleri dolduğu için zaman aşımına uğramış ve düşmüştür.

Örnek davalar ve sonuçları


  • Düzce Ersoy Apartmanı: 36 kişi öldü, dava zaman aşımına uğradı.
  • Düzce Ömür Hastanesi: 11 kişi öldü, dava zaman aşımına uğradı.
  • Yalova Ceylankent Sitesi: 98 kişi öldü, 2 sanığa verilen hapis cezaları ertelendi.
  • Kocaeli Ubay Apartmanı: 58 kişi öldü, müteahhit hakkında verilen ceza ertelendi.
  • Yüksel Sitesi: 316 kişi öldü, 5 sanığa verilen çeşitli cezalar ertelendi.
  • Can Göçer ve Zafer Çoşkun: Veli Göçer'in oğluyla ortağı yakalanamadığı için haklarındaki dava zaman aşımına girdi.
  • Sakarya: 695 davadan 5 kişiye ceza çıktı.
  • Kocaeli: 600 dava açıldı, 12 kişi 10'ar ay hapis cezası aldı. 6'sının cezası infaz edildi, 6'sı için süre istendi.
  • Yalova: 173 dava açıldı, hemen hemen tamamı sonuçlandı. Ceza aldığı bilinen tek isim Veli Göçer 18 yıl 9 ay hapse mahkûm edildi.
  • Düzce: Yaklaşık 220 dava açıldığı sanılıyor. Yargılamaların sonucunda hiç kimse cezaevine girmedi.

http://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/thumb/e/ef/Izmit_eart2.jpg/200px-Izmit_eart2.jpg

Resmi rakamlara göre Gölcük depremi

İllere göre ölü sayısı:
  • Bolu: 270
  • Bursa: 268 .
  • Eskişehir: 86
  • İstanbul: 981
  • Kocaeli: 9.477
  • Sakarya: 3.891
  • Yalova: 2.504
  • Zonguldak: 3
olmak üzere toplam 17.480 kişi ölmüştür.

2010 yılında yayınlanan Meclis Araştırması Raporu'nda ise can kaybı sayısı 18.373 olarak güncellenmiştir.[SUP][3][/SUP]
Aynı Araştırmaya göre:

  • Yaralı sayısı: 48 bin 901
  • Sakat kalan: 505
  • Yıkılan ve ağır hasarlı bina: 96 bin 796 konut ve 15 bin 939 işyeri
  • Orta hasarlı konut: 107 bin 315
  • Orta hasarlı işyeri: 16 bin 316
  • Az hasarlı konut: 113 bin 382
  • Az hasarlı işyeri: 14 bin 657
  • Prefabrik talep sayısı: 43 bin 264
  • Dağıtılan prefabrik sayısı: 40 bin 786
Prefabrikte yaşayan nüfus: 147 bin 120

  • Kocaeli’de 55 bin 399,
  • Sakarya’da 38 bin 131,
  • Bolu’da 14 bin 296,
  • Düzce’de 22 bin 822,
  • Yalova’da 15 bin 946
Deprem sonrası müdahale ve acil yardım

Dış yardımlar

17 Ağustos depremi tüm dünyada büyük yankı uyandırmış, birçok ülkeden ve uluslararası kuruluşlardan gerek acil yardım ekibi, gerekse araç, gereç ile tıbbi ve insani yardım malzemeleri gönderilmiştir.

Yardım ekipleri ulaşan ülke ve ekipler

Toplamda 52 ülke yardım etmiştir: Japonya, Belçika, İsrail, Azerbaycan, Bangladeş, KKTC, Kıbrıs Rum Kesimi, Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan, Fas, Cezayir, Almanya, İtalya, Pakistan, Ürdün, Fransa, Rusya, İngiltere, Mısır, Yunanistan, Gürcistan, İsveç, Macaristan, Malezya, Finlandiya, Amerika Birleşik Devletleri yardım eden ülkelerin yalnızca yarısıdır.


300px
Tarih17 Ağustos 1999, yerel saatle 03:02, EEZ ile 00:02
Büyüklük7,5 M[SUB]w[/SUB], 7,6 M[SUB]w[/SUB]
Derinlik17 km
Merkez üsKocaeli, Gölcük
Süre45 saniye
Etkilenen ülkeler/bölgeler
22px-Flag_of_Turkey.svg.png
Türkiye
Sonuçları18.373 ölü ve 48.901 yaralı

 
Son düzenleme:

MURATS44

Özel Üye

NOT
NOT
NOT
NOT
Bu depremden sonra çok şey yazıldı , söylendi. Bazıları gerçekten hayret verecek niteliklerde. Kısacı sürede kocaman bir bölgeyi yerle bir edenin elbette herşeye gücü yeter.


1999 Yılı 17 Ağustos gecesi meydana gelen depremde binlerce kişi hayatını kaybetti. O depremde birçok efsanevi hikayeler anlatıldı. Deprem öncesi ve deprem sonrası birçok kişi yaşadığı olayları anlatınca herkes şok oldu şu anda bile bu yazıyı yazarken tüylerim diken diken olmakta. Çünkü küçükte olsam o depremi çok iyi hatırlıyorum. Ve tamamen çökmüş olan bir binadan sadece saatler önce ayrılmış olduğumdan olsa gerek ya ben orda olsaydım. Diye içimden geçiriyorum. Şimdi eminim yazıyı okurken acaba ne anlatmak istiyor. Diye düşünüyorsunuz. En iyisi lafı fazla uzatmadan hemen konuya gireyim.
15 Ağustos günü teyzemin kızının düğünü vardı. Ve biz tüm akrabalar köyden ve istanbuldan İzmite gelmiştik bir gece hepimiz 5 katlı iki bloklu olan teyzemlerin apartmanında misafir olduk. Yaklaşık 100 kişiydik. Sağolsunlar tüm komşuları o kadar sıcak kanlıydılar'ki kimseyi dışarda bırakmadılar. Ve hepimiz komşulara geceyi geçirmek üzere dağıldık. Zemin kattan 5. kata kadar herkes ayrı ayrı komşularda kaldı.
16 Ağustos günü düğün oldu ve hepimiz memleketlerimizde dönmek üzere yola çıktık. Biz İstanbula gidiyorduk. Teyzemler çok ısrar ettiler kalmamız için ancak babam razı olmadı gidelim dedi. Ve biz saat 19:00 gibi evimize geldik. Ancak İzmitte bazı akrabalarımız kalmıştı. Bend eiçimden babama kızıyordum. Ne vardı sanki bir gün daha kalsak diye Bu arada İzmite giderken babam sürekli Bir Daha İzmite gelmeyeceğim diye söyleniyordu. Gerçi şimdi pek hatırlamıyorum. Neden öyle diyordu ama Annem, büyük konuşma diye babama karşılık veriyordu.
17 Ağustos Gecesi
Ben kardeşimle aynı odada kalıyordum. Ve ranzada yatıyordum. 2 Katta ve Depremi İki kat daha fazla hissediyordum. Gerçi ne olduğunuda anlamamıştım Ama büyük bir uğultu duyuyordum UUUUUUUUUU diye bir ses ve Çatırtılar. Ranzam Duvara vurup vurup sallanıyordu. Lambalar yanıp sönüyordu. Kardeşim Baba ben Anne diye çığlık atıyordum. Bilmiyorum ki ne olduğunu. Meğer sarsıntı geçince anladım deprem olduğunu Ama şunu söyleyebilirim. İlk önce kıyamet koptuğunu düşündüm. Derken annem babam geldi aşağıya indik aşağıda gök yüzüne baktığımda tüm yıldızlar yanyana gelmiş sanki üzerimize üzerimize yağıyordu. O gece yüzlerce yıldız kaydığını gördüm dk bir yıldız kayıyordu. Hani derler ya herkesin bir yıldızı vardır. O kişi öldüğünde yıldızı'da kayar diye aynen o şekildeydi bir bir yıldızlar kayıyordu.
Dışarıda herkes üzerine ne bulursa geçirmiş. Sanki mahşer yeriydi Çığlıklar birbirini aramalar. Felaket bir ortam vardı. Derken bizimkiler arabının radyosunu açtılar. Ve ilk Anons 7 şiddetinde deprem oldu Gölcük, İzmit Yerle Bir Oldu. O anda hepimiz donup kaldık daha saatler önce oradaydık. Ve orada kalmayı istiyorduk. Ancak bir güç bizi oaradan buraya çekmişti. Şimdi bilemiyordum Allaha şükürmü etsem yoksa akrabalarım yaşıyormu onlarımı bulsam. Derken saatler geçti ve bir daha izmite gitmeyecem diyen babam akrabalarımızla birlikte izmite deprem bölgesine gitti.
Yolda giderken gördükleri manzara hepsini çok kötü etkilemiş bütün binalar yıkılmış insanlar tanıdıklarını arıyorlar. Derken Teyzemlerin oraya varmışlar. Ve 5 katlı binanın 3 katının yere kapandığını görmüşler. O anda hepsi çok kötü olmuş. Akrabalarımızın öldüğünü düşünmüşler ama Allahtan hiçbirine birşey olmamış. Ancak ilk üç katta oturan tüm komşuları vefat etmişler.



AŞAĞIDAKİ FOTOĞRAFA BAKIPTA AĞLAMAMAK İMKANSIZ. KADININ ALTINDA BİR ÇOCUĞUN CANSIZ BEDENİ BELKİDE EVLADIYDI. ALLAHIM BİR DAHA BİZE O KORKU DOLU GÜNLERİ GÖSTERMESİN
AMİN-AMİN-AMİN



deprem.jpg





 
Üst Alt