Darende Ziyareti Ve İzleri…

MustafaCİLASUN

Özel Üye

Orjinal boyutu icin tiklayin 960x720px.
10341432_901999603168329_4417099400643127549_n.jpg






Osman
Hulusi Efendi
Külliyesini gezmekteyim
Rahmetli olan bu zat
Fevkalade çalışkan, müteşebbis
Divan-ı kabir sahibi,
Münevver bir insanmış

Her ne kadar
Malatya’nın Darende
İlçesinde ikamet etmişse de
Kayserili ve Reşadiye beldesi
Sakinlerinden olduğu yazıyordu
Yaşadığı dönemde
Çok hayır işlerinde bulunmuş
Devlet erkânıyla müşterek konularda
Hizmet adına fikir mütalaa ederek
İşletmeler ve Darende’ye
Fevkalade güzellikler kazandırmış

Külliye olarak
Dikkatimi en çok çeken
Halkın kullanım alanlarının
Kamuya açık ve estetik açıdan çok isabetli
Umum kullanım mahalleri ücretsiz
Ve ilk defa şahit olduğum çok nezihti
Görevli insanlar ne kadar hürmetli
Sessiz ve sükûnet içerisinde
Hizmetin verimliliğini artırıyorlar
İnsana yönelik her şey düşünülmüş

En önemlisi
Çok temiz ve titizlikle
Mütebessim içinde insanı karşılıyorlar
Farklı bir mekân ve an kuşatıyor adeta
Cami ve iç mimarisi harika olmuş
Külliye ve müze ne kadar enteresan
Doğal hali korunmuş ve renkler harikaydı
Dinlediğim kadarıyla vakıf ve müştemiliyatı
Darende ve çevresinde yaşayan
Ne kadar kaza ve belde varsa oradan
Hizmet alıyor ve insanlar hoşnut oluyor

Burada yaşayan
İnsanların geneli bu geleneğe
Bağlı olarak sadakat içinde bulunsalar da
Burada farklı bir kardeşlik hukuku ve edebi
Ön plana çıkarak sualler silsilesini başlatıyor
Darende ve mahallelerine kadar
Çok geniş ve bir birine Sıtkı candan bağlı
Müridanlar ve ders halkaları göze çarpmaktadır
Güler yüzlü, hizmet meşrepli canlar gönüllü insanlardı

Yalnız ziyadesiyle
Dikkatimi çeken bir husus aşikârdı
O dergâha bağlı müritler her ne kadar
İnsani ve hizmet adına farklı olsalar da
Kendi cemaat asabiyetleri çok öne çıkıyordu
Hulusi Efendi ve aile efradı çok iyi insanlardır
Hizmetleri elbette ki çok vardır,
Saygı ve şükranları hak ediyorlardır
Minnet ve yâdımızla rahmetle anmalıyız
Ve fakat ifrata kaçmadan, ölçüyü kaçırmadan
Her nasılsa şeyhler peygamber soyundan geliyor
Ve müritler buna inandırılıyor ve gariplikler başlıyor

Adeta öte için
Tasavvur ve muhakeme ezbere dayanıyor
Her ne söylenmiş ve tavsiye edilmişse
Emir telakki edilerek zihinlere zerk ediliyor
Dünya ve varlık için akıl, irade bahisken
Ahiret için şeyhe teslimiyet ve hizmet öne çıkıyor
Akide farlı bir hale gelerek, ritüellere dikkat ediliyor
Örf ve gelenek adeta iliklere işlediğinden
Sosyal hayata göre tekâmül ve bilinçlenme
Ziyadesiyle yavaş ve içi daraltan minvalde ilerliyor
Daha garip olan ise şeyhin aile efradı ve yakınları
İmtiyaz sahibi addedilerek tazim ve hürmette
Çok aşırılığa tevessül ediliyor, bu hal izah bekliyor

Arif ve âlimler
Avamın ruh halini ve bilinç dengesini
Çok yerinde tespit ve teşhis ederek, zafiyetlerin
Önüne geçmeyi ve gereksiz taltiflerden arınmayı
Kendi nefsi ve hamisi bulunduğu yakınları için
Hiç vakit kaybetmeden yerine getirmelidirler
Efendimiz, nefsimizden ziyade sevmemiz gereken
Resulü Ekrem efendimizin eşiz ahlakı terek ediliyor
Her ne kadar efendimiz adına hadisler okunsa da
Şeyhin dediği ve tercih ettiği muhakkak izleniyor
Bu durum karşısında üzülmediğimi söyleyemem
İnsan, aklı ve iradesiyle ilim, irfan ve samimiyetle
Bilincini yenilemeli ve insanlar bu manda yönlendirilmeli

Mustafa Cilasun
 

MURATS44

Özel Üye
Cevap: Darende Ziyareti Ve İzleri…

Ziyaretiniz çok güzel ve özel bir mekana. Bir malatyalı olarak öncelikle hoşgeldiniz.

Osman Hulusi Ateş ( 1914)- (1990)
Es-Seyyid Osman Hulûsi Efendi 1914-1990 yılları arasında Darende'de yaşamış bir gönül sultanıdır. Soy bakımından 12. batından Somuncu Baba'ya oradan da Hz. Muhammed (s.a.s) Efendimize ulaşan nesebiyle 36. kuşaktan Peygamberimizin soyundandır. Babası Es-Seyyid Şeyhzâde Hatip Hasan Efendi, annesi Seyyid İbrahim Taceddin-i Veli soyundan Fatıma Hanımdır. Her iki yönden de Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in soyundandır. 1945-1987 yılları arasında 42 sene bilfiil Somuncu Baba Camii'nde İmam-Hatip olarak görev yapmıştır.

Es-Seyyid Osman Hulusi Efendi aynı zamanda mutasavvıf ve şairdir. Divan şiirinin 20.yüzyıldaki örnek temsilcisi bu zâtın; Gazel, İlahi, Kaside, Rubaiyyat ve Müstezat türünden meydana gelen, Divân-ı Hulûsi-î Darendevî adlı eseri ile, yakınlarından başlamak üzere ahbaplarına yazdığı, nazım ve nesir şeklinde mektuplarının toplandığı Mektûbat-ı Hulûsi-î Darendevî ve Hutbeler adlı eserleri vardır. Bu eserler kendisinin kuruculuğunu yaptığı Es-Seyyid Osman Hulusi Efendi Vakfı tarafından neşredilmiştir. Her zaman halkın yanında, Hakk'la beraber olma yüceliğini şahsında ve eserlerinde görmek mümkündür.

Hayatı boyunca kendini insanlığa hizmete vakfetmiş, gerçek manâda tasavvufun insanlığa hizmet olduğunu örnek ahlakıyla sergilemiştir. "Allah güzeldir, güzel olanı yapar" prensibi ile güzel olan her şeyi insanların hizmetine sunmuştur. Yapılan hizmetleri Allah için yapan ve topluma örnek olan yüce şahsiyetlerden biridir.

Geçmişten geleceğe hizmet etme aşkı ve heyecanı ömrünün son günlerine kadar devam etmiştir. Tarihin derinliklerinde yaşayan, değişik yol ve metodlarla tüm insanlığa hizmet eden büyük mutasavvıflar, Mevlana, Somuncu Baba, Yunus Emre, Alaaddin Attar, Hacı Bayram-ı Veli, Akşemseddin, Abdurrahman Erzîncâni, Fethullah Musûli, Taceddin Veli gibi Osman Hulûsi Efendi de kendi asrı olan 20.asırda insanlığa hizmet etmenin neşvesini, neşesini insanlık alemine göstermiş, bir insanın ömrünü nasıl dolu dolu yaşanacağını, güzel ve örnek ahlâkı ile ortaya koymuştur.

Es-Seyyid Osman Hulûsi Efendi üretici derviş tipinin en güzel örneklerinden birini oluşturmuştur. Hizmete, iş ve harekete dayalı bir tasavvufi anlayışa sahiptir. Osman Hulûsi Efendi “Allah yaptığı işi güzel yapanı sever” hadisindeki manaya uygun olarak söylediğini güzel söylemiş, yaptığını güzel yapmış, baktığına güzel nazar etmiş, böylece çevresindeki hali, kâli ve nazarı ile gittikçe genişleyen bir hürmet hâlesi oluşturmuştur.

Es-Seyyid Osman Hulûsi Efendi’nin çizdiği ideal insan tipinde söz ile fiilin mutabakatı aranıyordu. Darende ve çevresinde, kendisine gönül verenler üzerinde oluşan otoritesinin kaynağında da bu mutabakatın önemli yeri vardı. Camilerde ağacın önemi ile ilgili hutbe okunması yönündeki tavsiyesini, Es-Seyyid Osman Hulûsi Efendi ilk önce kendi bahçesine 15 adet kadar ağaç diktikten sonra yerine getirmiş, hutbesini irad etmişti. Somuncu Baba Cami’inin çatısında fiilen çalışmıştı. Eşsiz bir tevazuya sahipti. Bu tevazuyu fiilen yaşıyordu. İnsanlar arasında azametle yürümemiş, davetlere icabet etmiş, bir çok etkinliklerde, merasimlerde sevenleri ile beraber olmuştu. Kadirşinas ve vefalı olmuş, her türlü meşru gayreti kutsayan bir fikre sahip olmuştur. Hayatı her dem Kur’ânda bir gezinti gibi idi. Bütün hayatını yaratıcının istediği gibi bir kul olmaya vakfetmişti. Tarihe, topluma ve ülkesine karşı duyduğu sorumluluk ve hassasiyetinin bir ifadesi olarak “Yurdumun her taşını Ka’be sayarım” diyen Es-Seyyid Osman Hulûsi Efendi bu özellikleriyle dini liderlik boyutlarını aşmakta, tarih önünde, maşeri vicdanlarda ve toplumsal hafızada yerini almaktadır.
Osman Hulûsi Efendi sosyal yönü ile oldukça dikkat çeken üstün özelliklere sahiptir. Kan davaları gibi büyük kavgaları, aile münakaşalarını, komşu anlaşmazlıklarını bıkıp usanmadan sulh etmiş, ömrünü İslam üzere ve barışa yönelik işler yaparak geçirmiştir.

Osman Hulûsi Efendi manevi kalkınmanın yanında maddi kalkınmayı ihmal etmemiş, bunu manevi gelişmenin bir aracı olarak görmüştür. 1960’1ı yıllarda Şeyh Hamid-i Veli Camii Onarım ve İhya Derneğini kurarak hizmetlerin daha iyi şekilde yapılması için çalışmalarda bulunmuş, zamanın imkânsızlıklarına rağmen her türlü fedakârlıktan kaçınmayarak at sırtında çevre kasaba ve köylerden cami onarımına yardım toplamak gayesiyle dolaşmıştır. Yine aynı yıllarda cami derneği yararına sosyo-kültürel bir faaliyet olarak Somuncu Baba adlı kitabın yayınlanmasını sağlayarak Şeyh Hamid-i Veli Hazretleri ve Darende hakkında ilmi bilgilerin neşredilmesini sağlamışlardır. Darende ve çevresinin gelişmesi, imarı ve gençlerimizin en güzel şekilde yetişmesi için çalışan Osman Hulûsi Efendi, okul, cami ve benzeri müesseselerin yanında Darende’ye bir fabrika kazandırma gayesiyle 1970’li yıllarda yoğun çalışmalar başlatmış, çimento fabrikası olarak düşünülen bu eserle atıl haldeki maden cevherinin işletilmesiy1e memleketin milli gelirine de katkıda bulunmak arzu edilmiştir. Bu müessese daha sonra iplik fabrikası olarak tanzim edilerek 1988 yılında hizmete açılmıştır. Darende Merkez Sağlık Ocağı’na şahsi gayretleriyle bir jeneratör temin etmiş, ayrıca Ambulans alımında katkıları olmuştur. Hassaten Darende’ye Tam Teşekküllü bir Hastane yaptırmak gayesiyle kendi divanından elde edilecek geliri bu amaca tahsis ettirmişlerdir. Vakfı tarafından arsa temini çalışmaları neticelendirilerek hastanenin proje hazırlıkları tamamlanmış ve yapımına başlanıp, kaba inşaatı tamamlanmıştır.
Es-Seyyid Osman Hulûsi Efendi’nin bizzat yaptırdığı müesseseler şunlardır;
-Abdurrahman Erzincanî Camii ve Külliyesi
-Darende İmam Hatip Lisesi
-Taceddin-i Veli Mescidi
-Şeyh Hamid-i Veli Çeşmesi
-Kudret Hamamına giden yolun açılması
-Şeyh Hamid-i Veli Camii’nin İhya ve Onarımı

Yapılmasına vesile olduğu eserler ise şöyle sıralanabilir;
-İplik Fabrikası
-Devlet Hastanesine ambulans ve jeneratör alımı
-Endüstri Meslek Lisesi yerinin alınması ve inşaatının yapılması
-Çarşı Camii (Zaimoğlu) yapımı
-Sadrazam Mehmet Paşa Kütüphanesi yerinin alımı
-Kudret Hamamı’na giden köprünün yapılması
-Zaviye mahallesi su yolu yapımı.

Es-Seyyid Osman Hulûsi Efendi’nin eğitime yaptığı katkı ve hizmetler dönemin Cumhurbaşkanı Sayın Kenan EVREN tarafından takdirle karşılanmış ve bir plaket verilmiştir.
Es-Seyyid Osman Hulûsi Efendi’nin düşündüğü ama hayatında gerçekleştiremediği bir çok projesi daha bulunmaktadır. Adını taşıyan vakıf (Es-Seyyid Osman Hulûsi Efendi Vakfı) bu projeleri gerçekleştirme yönünde faaliyetlerini sürdürmektedir.
Osman Hulûsi Efendi, 19.02.1938 tarihinde Darende’nin ileri gelen ailelerinden Yenicelioğlu Mehmet Ali Efendi’nin kızı Naciye Hanımla evlenmiştir. Naciye Hanım, daimi olarak Osman Hulûsi Efendi’nin manevi hizmetlerinin yanında olmuş onu desteklemiştir. 52 yıl süren evliliklerinden beşi kız beşi erkek olmak üzere on evlâdı olmuştur. Oğlu Hamid Hamidettin Ateş, BABALARI Osman Huûsi Efendi’nin kurduğu Vakfın Başkanlığını ve manevi hizmetlerini devam ettirmektedir.

ESERLERİ
Divân-ı Hulûsi-i Darendevî
Mutasavvıf, şair, Es-Seyyid Osman Hulûsi Efendi’nin; aruz vezni ile Divan şiirinin gazel, kaside, ilahi, müstezat ve rubâi gibi çeşitli şekil ve vezinlerde kaleme aldığı mümtaz eseridir. 20. Yüzyılda Divan şairi olarak asrın son temsilcisi kabul edilen Es-Seyyid Osman Hulûsi Efendi’nin bu eseri, aşk, vecd ve insan sevgisi temalarını içermektedir. 1986 yılında 1. baskısı yapılan eserin (İstanbul 1986), gözden geçirilmiş 2. baskısı Yrd. Doç. Dr. M. Muhsin Kalkışım, Arş. Gör. Lütfi Alıcı, Arş. Gör. Ahmet Yenikale tarafından yayına hazırlanmıştır. Eser iki ciltten müteşekkildir. İkinci cildinde İslam harfleriyle orijinal nüshasıda yayınlanmıştır. Divân-ı Hulûsi-i Darendevî, Es-Seyyid Osman Hulûsi Efendi Vakfı Yayınları arasında yer almakta olup Ankara’da 1997 yılında basılmıştır. 1.Cilt, 448 Sayfadan, 2. Cilt ise 249 Sayfadan oluşmaktadır.

Şiirlerine Bir Örnek:

Âlemi sen kendinin kölesi kulu sanma
Sen Hakk için âlemin kölesi ol kulu ol
Nefsin hevâsı için mağrûr olup aldanma
Yüzüne bassın kadem her ayağın yolu ol

Garazsız hem ivazsız hizmet et her cânlıya
Kimsesizin düşkünün ayağı ol eli ol
Allâh için herkese hürmet et de sev sevil
Her göze diken olma sünbülü ol gülü ol
İncitme sen kimseyi kimseye incinme hem
Güler yüzlü tatlı dil her ağızın balı ol
Nefsine yan çıkıp da Ka'be'yi yıksan dahi
İncitme gönül yıkma ger uslu ger deli ol
Güneş gibi şefkatli yer gibi tevâzu'lu
Su gibi sehâvetli merhametle dolu ol
Gökçek gerek dervişin sanı yoksula baya
Suçluların suçundan geçip hoş görülü ol
Varlığından boşal kim yokluğa erişesin
Sözünü söyle gerçek Hulûsî’nin dili ol
Mektûbât-ı Hulûsi-i Darendevî

Mutasavvıf şair, Es-Seyyid Osman Hulûsi Efendi’nin edebi bir üslupla kaleme almış olduğu mensur ve manzum mektuplarının oluşturduğu nasihatnâme türünde eseridir. Prof. Dr. Mehmet AKKUŞ tarafından Osmanlıca metninden aynen transkripsiyonu yapılarak edebiyat dünyamıza kazandırılmıştır. Mektûbât-ı Hulûsi-i Darendevî, Es-Seyyid Osman Hulûsi Efendi Vakfı Yayınları arasında yer alıp, Ankara’da 1996 yılında basılmış olup, 424 sayfadan oluşmaktadır.

Şeyh Hamid-i Veli Camii Minberinden Hutbeler

Es-Seyyid Osman Hulûsi Efendi 1945-1987 tarihleri arasında Şeyh Hamid-i Veli Camiinde imam ve hatiplik yapmış, bu görevini ifa ederken irad etmiş olduğu hutbelerini Osmanlı Türkçe'siyle (İslam Harfleriyle) kaleme almıştır. Seyh Hamid-i Veli Caminin Minberinden irad etmiş olduğu hutbelerin içeriğini kendi hayatında aynen tatbik ettiği için insanlar üzerinde çok etkili olmuştur. Hutbelerinde vatan, millet, birlik, beraberlik, ebeveyn hakkı, sevgi kavramlarını verirken tüm insanlara vatan-millet hamiyetperverliğinin ne olduğunu öğretmiştir. Ülkemiz haricinde dünyanın değişik yerlerindeki insanlara da, Müslüman olsun gayri müslim olsun yardım elini uzatmış, Kıbrıs olsun Afrika olsun yardıma muhtaç olanları desteklemiş bu hususta hutbeler irad etmiştir. Şeyh Hamid-i Veli Camii Minberinden Hutbeler, Es-Seyyid Osman Hulûsi Efendi Vakfı tarafından yayınlanmış olup, Yayına Hazırlayan; Resul Kesencelidir. 416 sayfadan oluşup, Ankara’da Ajans Türk Matbaasında, Kasım 2000 yılında Kuşe Kağıda ofset baskılı lüks bez ciltli ve şömizli olarak yayınlanmıştır.

ES-SEYYİD OSMAN HULÛSİ EFENDİ VAKFI
Genel Merkezi Malatya’nın Darende ilçesinde olan vakıf, kurulduğu 1986 yılının ilk günlerinden beri hizmet ve faaliyetlerine buradan yön vermektedir. Osman Hulûsi Efendi’nin arzu ettiği ve planladığı hizmetleri gerçekleştirmek, ebedileştirmek amacıyla kurulan vakıf memleketin kalkınmasını ve toplumun aydınlanmasını kendine amaç edinmiştir.
Başkanlığını H. Hamidettin ATEŞ Beyefendi’nin yürüttüğü vakfın K.Maraş’ta şubesi, Mersin, Kayseri, Karabük ve Elbistan’da da temsilcilikleri mevcuttur. Hizmet alanı ise Darende ağırlıklı, ama tüm Türkiye’yi kapsayan bir çizgidedir.

Vakfın Gayesi
Bilgili ve aydın gençlerin yetişmesine katkıda bulunmak,
Gücü yetmeyen öğrencilere burs sağlayarak eğitim eşitsizliğini ortadan kaldırmak.
İlmi araştırmalar yapmak ve yaptırmak.
Tarihi eserlerin onarımını gerçekleştirmek ve korunmasını sağlayarak gelecek kuşaklara aktarmak.
Sosyal yardımlarıyla ve sağlık hizmetleriyle topluma faydalı olmak.
Kültürel ve sosyal faaliyetlerle toplumun kaynaşmasına ve gelişmesine vesile olmak.
 

VuSLaT

Yönetim
Yönetici
ALLAH c.c razı olsun harika bir sunum olmuş üstadım,gördüğünüz gibi yansıtmışsınız satırlara...
o güzel yüreğine sağlık..hiisetmek gerek o maneviyatı anlamak gerek,o mubareklerin yaşadıklarını sizde anlamış kaleme almışsınız...
çokta hoş olmuş,,,Murat da malatyalı olarak ne güzel açıklamalı konu açmış...çok güzel şeyler okudum sayenizde...varolun inşallah...
 
Üst Alt