Genç Kız ve Hicap sorumluluğu

ceylannur

Yeni Üyemiz
Genç Kız ve Hicap



Hicap, öyle bir değerdir ki ona riayet etmek genç kıza paklık ve selamet bahşeder Genç kız, eğer kendi saadetine alakalıysa, namahrem erkeklerin karşısında süslenip gösteriş yapmaktan kaçınmalıdır. Tecrübeyle görüldüğü gibi bilgisiz ve nefisleri zayıf olan kızlar daha çok süslenme ve gösterişle uğraşıyorlar. Kendilerine baştan çıkarıcı ve gönül aldatıcı bir görünüm vermeye çalışıyorlar. Gerçek ve batını şahsiyetine ve ruhi mükemmelliğine teveccüh etmekten gaflet ediyor. Allah’ı anmaktan gaflet etmek ve günaha girmek, yavaş-yavaş, onların zelalet ve çöküşüne zemine hazırlar.

Hicap, öyle bir değerdir ki ona riayet etmek genç kıza paklık ve selamet bahşeder. Onu sedef içindeki inci gibi, afetlerin şerrinden, vesveselerden ve kötülüklerden korur ve Allah’a yakınlaştırır.

Hicapsızlığa ve kötü hicaba el atanlar çoğunlukla düşünmüyor ve tevekkül etmiyorlar ve yalnızca şeytani ve nefsani vesveselerinin el aleti olarak kullanıyorlar.

Toplum sahnesinde kendini süsleme ve gösteriş yapmak kadının iffetli şahsiyetine darbe indirir. Genç kızın vakarlı olması, mahrem ve namahrem çizgiye riayet etmesi ana asalet bahşeder ve onu her kesin gözlerinde saygı ve tevazua layık kılar.

Gerçekte hicap, genç kızın şahsiyetinin dökülmesinden kurtaran bir masuniyettir. Diğer taraftan genç delikanlıları sapıklık tehlikesinden uzaklaştırır. Hicapsızlığın yayılmaya çalışıldığı toplumlarda, kızlar, istismarcı kudretlerin oyuncağı haline getiriliyor, öyle ki temiz ve iffetli bir genç kızın layık olduğu sağlam şahsiyetlilik, temizlik ve iffetten uzaklaşıyorlar.

Tecrübe göstermiştir ki genç kızlar arasında hicabın müraat edilmesi ruhlarının selamet ve korunmasına ve yine onların gelecek hayatlarında ki başarılarına sebep olmuştur.

Genç kız, hicaba riayet etmekle kendini Allah’a yakın eder. Zira onun yardımı ile emniyet ve sükunet bulur. Avare, laubali ve sapık kimseleri kirli bakışlardan mahrum eder. İffetli ve temiz kız, fıtratı icabı, şehvet ve nefsani arzularla kendisine bakılmasından rahatsızlık ve ıstırap duyar ve eğer bir genç kız bu hallet ve hususiyeti taşımaz ve saçlarının bir kısmını namahremin görmesine razı olur ve aynı şekilde hevesli ve kirli bakışların faydalanacağı bir konumda yer almaktan nefret duymazsa, salim fıtratından uzaklaştığı yabancı bakışların kirliliğine adet edindiğini fesat çukuruna yuvarlanmaya yakın olduğunu ve insani değerleri elden verdiğini bilmelidir.

Diğer taraftan; hicabını koruyan, kendini namahremlerden uzak tutan genç kız sedef içindeki inci kadar değerli, herkesin yanında saygı ve ihtiramını artırmış ve zilletten kurtulmuştur.

Genç delikanlılarda her ne kadar ipsiz sapsız ve laubali olsalar dahi, ruhlarının derinliklerinde herkesin ulaşabileceği, ayağa düşmüş müptezel ipsiz sapsız ve süslenmemiş kızlara değer verirler ve kendi iç alemlerinde bu tür kızları överler.

İffet ve haya, insanın fıtri hususiyetlerinden biridir. Çünkü yaratılış nizamı bu değerli ve kıymetli mücevherin hıfzı ve korunması için, aynı zamanda kadının mevki ve makamının hıfzı için, güzelliğini bundan görüyor ki o, sedef içindeki inci gibi her türlü toz toprak afet ve kirliliklerden ve şunun bunun ona ulaşmasından uzak olmasıdır. Çünkü kıymetli bir şeyi genellikle her kesin ulaşmasının mümkün olamayacağı bir yerde korurlar, ama değeri az olan şeyler her zaman, el ve ayak önündedir.

Hanımların çoğu tecrübeyle derk etmişlerdir: kadın bu kıymetli sedefin içinden çıktığında yüce şahsiyetine ve toplumuna büyük bir darbe indirmiş ve her zaman toplumda aşağılık ve fasit kimselerin su istifadesine sebep olmuş ve yine halkın çoğunu lanet, yerme ve tahkir mayası vaki olmuşlardır.

Ziynetini yalnızca sıcak ailevi ortamda kullanan evin dışında ve toplumda metanet ve vakarlı giyinişiyle zahir olan genç kız, hem aile bireyleri arasında aziz ve kıymetlidir ve hem de başkalarının gözünde değerlidir. Eğer bir genç kız, ayağını iffet ve hicap sınırından dışarı koyarsa, yalnız kendi aile hayatına darbe indirmekle kalmıyor aynı zamanda büyük bir günaha mürtekip olmuş oluyor ve gelecekte kendisine ve toplumuna faydalı olabilecek genç delikanlı nesli, düşme ve yok olma konumuna getirecektir ve onların sapmasıyla toplumun geleceğine helak edici bir darbe indirecektir. Geçmişin tarihi tecrübeleri bize şunu gösteriyor ki, milletlerin düşmanları her ne zaman bir nesli içinden yok etmek ve o ülkenin sermayelerini yağma edip, birikim ve hazinelerini yağma etmek istediklerinde, bu yoldan girmişlerdir.
 
Üst Alt