İnsan Sevdiğini Cennette Yanına Alabiliyor mu?

TaHKaR

Aktif Üyemiz
Aslında sorum çok açık. Birisini seviyorum insan sevdiğini cennete alabiliyomuş. Birbirimizi alırız yanımıza gene hiç ayrılmayız." . Ben bunun doğru olup olmadıgını bilmek istiyorum. Lütfen yardım edermisiniz?
 

fahrettin tırınk

Site İmamı
Aslında sorum çok açık. Birisini seviyorum insan sevdiğini cennete alabiliyomuş. Birbirimizi alırız yanımıza gene hiç ayrılmayız." . Ben bunun doğru olup olmadıgını bilmek istiyorum. Lütfen yardım edermisiniz?

Evet değerli kardeşim şefaat haktır.
Anacak kime yapılacak veya kimler şefaat yapacak buna göre şefaat olunacak veya şefaat yapılacak.
Şefaat hakkı kıyamet günü ilk olarak ALLAH cc izni ile peyğamber s.a.v efendimize verilecektir.
(Ahirette ilk şefaat eden ve şefaati kabul olan ben olacağım.) (İbni Mace)
(Kıyamet günü en önce ben şefaat edeceğim.) (Müslim)
Ayeti celile lerde de mealen şöyle buyrulmaktadir:
(O gün, kimse şefaat edemez. Ancak Rahman olan Allah’ın izin verdiği ve sözünden hoşlandığı kimse şefaat eder.) [Taha 109]

(Rahman olan Allah’ın nezdinde söz ve izin alanlardan başkası şefaat edemez.) [Meryem 87]
(Bu iki âyette ancak Rahmanın izin verdikleri şefaat eder deniyor.)

İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe (rh.) hazretlerinin ifadeleriyle, başta Resûlüllah Efendimiz olmak üzere bütün peygamberlerin (salavatullahi aleyhim ve ala nebiyyina ecmein) ve Allâh’ın izniyle sâlih kulların, evliyâullâhın (k.esrârahüm), şehitlerin bazı günahkâr mü’minlere, cezayı hak eden büyük günah sahibi kişilere şefâat edecekleri haktır, âyet ve hadislerle sâbittir. Bu görüş, hiç şüphesiz Ehl-i Sünnet ve’l-Cemaat mensuplarının görüşünü temsil etmektedir.
Mü’minler, günahlarının affı, makamlarının-rütbelerinin, derece ve mevkilerinin yükselmesi ve daha bazı iyilik ve güzellikler için peygamberlerinden, Allah dostlarından, hayırlı ve sâlih zâtlardan şefaat talep edebilirler. Ancak müşrikler-kâfirler ve şefaati inkâr edenler için şefaat bahis mevzuu değildir. Kur’ân-ı Kerim’de buyrulmuştur ki, ’Onlara şefaatçilerin şefaati fayda vermez. Böyle iken bunlara ne oluyor ki, âdeta arslandan ürküp kaçan yaban eşekleri gibi hâlâ nasihatten-öğütten yüz çeviriyorlar?’(5)
Bu mevzûda İmâm-ı Rabbânî (k.s.) hazretleri ise şu açıklamalarda bulunur:
’Sâlih ve hayırlı zâtların; Allah Teâlâ’nın izni ile kıyâmet günü, âsîler ve günahkârlar hakkında şefaat etmeleri haktır, gerçektir. Resûlüllah Efendimiz (s.a.v.) bu mânâda şöyle buyurdu: ‘Şefâatim, (ümmetimden büyük günah sahipleri içindir.) (Tirmizî, Sünen, Kıyamet, 12; İbn Mâce, Sünen,)
(Bir kimse, ameline göre birkaç kişiye şefaat eder.) [Tirmizi]

(Bir Cehennemlik, bir Cennetliğe, “Dünyada sana su vermiştim. Şimdi sen de bana şefaat et” der. O da Allah’ın izni ile şefaat edip, onu Cehennemden kurtarır.) [Deylemi]

(Bir kişinin şefaati ile Temim oğullarından daha çok kimse Cennete girecektir.) [İbni Mace]

(Kur'an, akraba, emanete riayet eden, Peygamberiniz ve din kardeşleriniz şefaat edecektir.) [Deylemi]
(Küçük çocuk ana-babasına şefaat eder, onları Cennete çeker.) [İbni Mace]

(Küçükken ölen çocuklar, Cennete girip çıkarlar. Ana-babaları ile karşılaşınca, eteklerinden yapışır veya ellerinden tutarlar. Ana-babaları Cennete girinceye kadar, onlardan ayrılmazlar.) [Müslim]
D eğerli kardeşim ayeti celile,hadisi şerifler ve alimlerimizin de açıklamalarına göre önce peyğamber s.a.v efendimiz,evliyalar,şehitler ve ALLAH cc iyi kulları ancak ALLAH cc izni ile şefaat edebileceklerdir.
Şefaat edecek olan kişi yakınına ve sevdiği kişilere tabiki şefaat edecek ancak şefaat etmek istediği kişi günahkar ama mutlaka imanla gitmesi şarttır.

Saygılarımla Fahrettin TIRINK…
 
Üst Alt