Ermenistan Sözde Soykırım Konusunda 'Kanıtlar Paketi' Hazırlamak Çabasındadır

MURATS44

Özel Üye
Ermenistan Sözde Soykırım Konusunda 'Kanıtlar Paketi' Hazırlamak Çabasındadır

Hatem CABBARLI
Sözde Ermeni soykırımını meselesini Ermeni halkının milli birlik ve beraberliğinin, dayanışma, işbirliği ve Ermenistan dış politikasının köşe taşı olarak gören hükümet, iddialarının uluslararası kamu oyu tarafından kabul edilmesi için verdiği destekle Ermenistan Milli Bilimler Akademisi ve Dünya Ermenileri Organizasyonu 'Kanıtlar Paketi' hazırlama çalışmalarına başlamıştır.

Bu amaçla Dünya Ermenileri Organizasyonu, Ermenistan Milli Bilimler Akademisi salonunda 6-7 Mayıs 2004 tarihinde 'Ermenistan-Türkiye İlişkilerinin Normalleşmesinde Soykırım Faktörü' adlı konferans düzenlemiştir. Dünya Ermenileri Organizasyonu Başkanı Ara Abramyan düzenlediği basın toplantısında konferansa Ermenistan, Almanya, Yunanistan, Fransa, İtalya, ABD, Rusya, Avusturya, Kanada ve İsviçre'den "soykırım" konusunda uzman olan kişilerin katılacağını açıklamıştır.

Konferansın başlıca amacı Ermenilerin iddiasını uluslararası hukuk kuralları çerçevesinde tanımlamak ve dünya kamu oyuna duyurmaktır. Bu amaçla, konferans sonucunda konunun daha geniş bir şekilde öğrenilmesi için çeşitli ülkelerde bu konuda uzman olan kişilerden oluşan özel bir komisyonun kurulmasına karar verilmiştir. Bu komisyon çalışmaları sonucunda elde edilen belgeler ve hukuki değerlendirmeler Ermenistan'ın sözde soykırımın uluslararası alanda tanıtılması için resmi belge ve kaynak teşkil edecektir. Bu kaynaklara dayanarak yapılan çalışmalar sonucunda uluslararası alanda ciddi baskılarla karşılaşan Türkiye'ye sözde soykırımın kabul ettirilmesi amaçlanmıştır.
Konu ile ilgili görüşlerini açıklayan tarih Profesörü Andranik Migranyan, bu konferansın düzenlenmesinin Ermenistan'a uluslararası alanda destek sağlayacağına inandığını bildirmiştir. Ermeni 'soykırımının' uluslararası alanda tanınmasının, Türkiye'nin de 'soykırımı' tanıması yönünde ciddi etkisi olacağını ifade eden Migranyan, Türkiye'den toprak ve tazminat taleb edilmesi gerektiğini de savunmuştur. Ancak bu konuda hem Ermeni diasporası hem de Ermenistan devletinin değişik görüşleri olduğunu ve henüz ortak paydaya gelinmediğini dile getiren Migranyan, Devlet Başkanı Robert Koçaryan'ın sözde soykırım konusunda 'Bizim için soykırımın kabul edilmesi önemlidir. Toprak ve tazminat talebi ise Ermenistan devletinin değil, diasporanın talebidir' şeklinde yaptığı açıklamayı doğru bulmadığını bildirmiştir.

Ermenistan ile diplomatik ilişkilerin kurulması için Türkiye'nin ön koşulları olduğunu ifade eden Migranyan, Ermenistan'ın ise sözde soykırımın Türkiye tarafından kabul edilmesi politikasının doğru olduğunu bildirmiş, iki ülke arasında diplomatik ilişkiler kurulduktan, sınır kapısı açıldıktan ve ekonomik ilişkiler geliştikten sonra bile Ermenistan hükümetinin 'soykırım' propagandası ve Türkiye'den 'soykırımı' tanıma talebinden bir saniye bile olsun vazgeçmemesi gerektiğini özellikle vurgulamıştır.

Ermenistan hükümeti sözde soykırımın uluslararası alanda ve Türkiye tarafından tanınması için çalışmalarına hız verdiği, toprak ve tazminat taleplerine, 1921 Kars Anlaşmasının feshedilmesi için özellikle Rusya ve Avrupa'da yaptığı propagandaya devam ettiği bir dönemde, Türkiye'de bazı siyasi ve akademik çevrelerin iki ülke arasında sınır kapısının açılması yönünde görüş bildirmeleri Türkiye'nin ulusal güvenliğini tehlikeye sokmaktadır. Migranyan'ın yukarıda ifade edilen görüşleri, Ermenistan'ın iki ülke arasında ilişkilerin normalleşmesi döneminde bile sözde soykırım propagandasına devam edeceğini göstermektedir. Bu durumda Türkiye'nin sınır kapısını açması ve diplomatik ilişkiler kurması Ermenistan devleti ve kamu oyu tarafından zafer olarak tanımlanacak ve mücadelelerinin haklı olduğuna inanacaklardır. Ayrıca bugün iç politikada yaşanan sorunlar nedeni ile ciddi zorluklarla karşılaşan Koçaryan rejimi, Türkiye'ye karşı baskılarının sonuç verdiğini ileri sürerek konumunu güçlendirmeye çalışacaktır. Her hangi bir nedenle olursa olsun (Sınır kapısının kapalı olması veya Ermenistan ekonomisinde yaşanan yolsuzluklar) Ermenistan hükümetinin ekonomik ve sosyal sorunları halledememesi, Türkiye'ye karşı düşman tavır takınan Koçaryan rejiminin zayıflamasına ve hatta iktidardan gitmesine neden olabilir ki, bu tür bir gelişme Türkiye'nin yararına olacaktır.
 
Üst Alt