Bir evladin babasinin ölümünden sonra yazdirdiği sözler

fahrettin tırınk

Site İmamı
- BİR EVLADIN BABASININ ÖLÜMÜNDEN SONRA YAZDIRDIĞI SÖZLER-

Bıraktığın malları taksim ettik

Sen mezarında huzur içinde yat baba.

Biz üç kardeş malın için kavga ettik,

Hayırsız malın için duy baba.

Zannetme ki çocukların rahat ettiler,

Dövüş kavga mahkemeye gittiler,

Sormak istersen malın ne ettiler,

Bir kısmını kumara verdiler baba.

Malın yerine dinini öğretseydin,

Sen de mezarında rahat etseydin,

Kendine ettiğin gibi bize de ettin,

Malından hiç hayır duymadık ki baba.

Çalıştın gece gündüz demeden,

Sırtına takım elbise giymeden,

Doyasıya yemek bile yemeden,

O dünyada yemek varsa ye baba.

Evlatlarına bıraktın malları,

Komşular taşıdı salını,

Dahası var görmek istersen halini,

Cenazeni kılmadık ki duy baba.

Büyük oğlunu sorma çok hüneri var,

Her gün kafa çeker hem kumar oynar,

Zararın neresinden dönersen kar,

O dünyada malın varsa sat baba.

Oğlun akıllı olsaydı ne ederdi malı,

Oğlun deli ne edecek ki malı,

Kumarhane yaptık senin sarayını,

Çatısında baykuşlar ötüyor baba.

Kızını da sormak istersen çok iyi,

Çok güzel öğrendi dansı yüzmeyi,

Çok da sever pantolonla gezmeyi,

Orada böyle kız yetiştirme baba.

Dahası var bir de sosyete gülü,

Bataklıklar sahnesinin bülbülü,

Batıya kaptırdı bütün gönlünü,

Orada haya varsa sen gönder baba.

Oğlunu dövmeyen özünü döver,

Kızını dövmeyen dizini döver,

Neticeyi bana sorarsan eğer,

Kendine ettin bize de ettin sen baba.

Günde iki paket sigara içer,

Gavurun icadı modayı sever,

Su yerine viski bira içer,

Cemiyetimizin yüzkarası bil baba.

Kadın mı erkek mi bilmem onu,

Gelin mi kız mı fark etmem onu,

Beğenmiyor neslimizin gidişatını,

İşte kızın da bu halde bil baba.

Dedim ki gel bacım İslamda hayat,

Bu soğuk halleri kalbinden at,

Dünyan yüzkarası ahiretin berbat,

Dedim de tersledi beni duy baba.

Anamı da sormak istersen eğer,

Ne kadar da hüneri varmış meğer,

Altmışından sonra çorapsız gezer,

Halini bir görsen gülersin baba.

Sonra, anacığım şikayetçi senden,

Doyasıya açık seçik gezememiş,

Bundan dolayı senden çok bezmiş,

İlle de evleneceğim diyor duy baba.

Netice de birkaç gün eve gelmedi,

Bir ahbaptan duydum anam evlendi,

Kocasını görsen sanırsın evladı,

Anam altmış kocası otuz duy baba.

Ben küçük oğlundan fayda yok sana,

Bir fatiha bile okumadım sana,

Çünkü dinimi öğretseydin bana,

Böyle olacağını bildirmedin baba.

Üzerine hac farz oldu yapmadın,

Ezanlar okundu namaz kılmadın,

Bir fakire sadaka bile vermedin,

Hangi yüzle huzura vardın sen baba.

Bu sözlerden ibret alın babalar,

Sizler de dinleyin sayın analar,

Demeyin daha çok zamanı var,

Babam gibi akılsız olmayın babalar.

Bu mezar taşına ibretle bakın,

Okumadan geçmeyin dostlarım sakın,

Evlatlarınıza helal mal bırakın,

Sakın babam gibi olmayın babalar.

Doğru sözüm babama yalan gelirdi,

Neticede ömrü de sona erdi,

Bu mektubu sana furkan’ın yazdı,

Oradaki babalara sen oku babam...

Alıntı.
 

VuSLaT

Yönetim
Yönetici
ALLAH c.c razı olsun hocam emeklerine sağlık,,,ders verici satırlar,herkese örnek olmalı inşallah....
Dünya malı için böyle olanlara yaşantımızda örnekler görüyoruz,,,,ALLAHIM evladında hayırlısını versin aminn.....

Hani bir sözümüz vardır....
Kısmet ederse Mevla,,,,el getirir, yel getirir, sel getirir
Kısmet etmezse Mevla,,,,el götürür, yel götürür, sel götürür...


ALLAH herşeyin hayırlısını versin......
 

Okyay

ÖZEL ÜYE

Sağ olun hocam .
Allah c.c. razı olsun.
Konuyu okurken hep kendimi eledim.
Acaba ben hangi noktadayım diye.
Rabbim kusurlarrımızı bağışlasın.
Evlatlarımıza İmlan ve istikamet lütfeylesin.
Sorumluluğumuz oldukça çetin ve ağır.
Devamlı dua ediyorum. İnşaalah kabul buyurur yüce Mevlam.
Yaklaşık olarak bu konuyu işleyen bi şiirimi
takdim ediyorum aşağıda izninizle.
Naçizane ifadelerimle bi şeyler söylemeye çalıştım işte.
............................................................................

EVLADIM'la
Hasbihal

Bak evlâdım diyelim- büyük bir Hükümdar’dan,
Sana bir mektup gelmiş- önemli ve de candan.
Önemli olduğunu- Verenden dinliyorsun,
Candan olduğunu da- zarfından anlıyorsun.
Hem tut ki, bilmediğin- bir lisanla yazılmış,
Sanki sınanman için- özenle hazırlanmış.
Peki böyle durumda-acaba ne yapardın,
Nasıl telaşa düşer- ne düşünür, ne derdin ?
İster ben söyleyeyim- ne hallere girerdin,
Önce ehil birini- araştırır, bulurdun,
Dikkatle, titizlikle- içeriği sorardın.
Kendine de bir yandan- bir nicelik yorardın.
Her işini bırakır- bilenleri tarardın.
Doğru anlamak için- hem kılı kırk yarardın
Kim tercüme etmişse- ayrı- ayrı dinlerdin.
Ve hattâ bu lisânı- öğrenmeyi denerdin.
Mektupta ne istenmiş- neler va’dedilmişse,
Bütün ihtimamını – hasrederdin bu işe.
Mektubu kaybetmezdin- sağlam yerde tutardın,
Her aklına geldikçe- okur, sitres atardın.
…………………….
Peki, o Hükümdarı- Hatta Hükümdarları,
Yerde- Gökte bütün şu- eşyayı varlıkları,
Yaratan’dan gelmişse- tebliğ olmuşsa mektup,
Ve seni insan kılıp- can verendense hitap.
Ayrıca. Bu mektubu getiren de Emin’se,
O’nun doğruluğundan- şüphe edilmemişse.
Dahası tüm varlıklar- O’na yaratılmışsa,
Böyle seçkin Mektubu- nice okumalısın?
İyi bilene koşup- mekik dokumalısın.
Ki mektubu gönderen- Yaradan’ın ne diyor,
Seni nasıl eğitip- neleri öğretiyor.
Kimsin, nereden geldin? Yaratılman ne için?
Varlıklar arasında- niçin şanlı olmuşsun.
Ve senden istenen ne- nasıl olman gerekli ?
Tek- tek soruyor Mevlâ- ibret alırsın belki .
Çünkü sen ebedisin- sonsuzluk var hesapta,
Ya Cennet bahçeleri- ya cehennem son nokta.
Asla toz olup gitmek- yerle yeksan olmak yok,
Bu yüzden Mevlâmız’ın- ısrarlı ikazı çok.
Çare;..O mektuptaki- mesajı tam almalı,
Bilenden tâlim edip- anlayıp okumalı.
Evet, O yüce Kitap- O Kur’ân-ı Azimşân,
İki cihanda huzur- bulur O’na koşuşan.
………………………….
Hem şöyle kendimizi- bir imtihan edelim.
Ünlü bir Mağazadan- bir reklam düşünelim….
Diyelim o mağaza- şöyle bir ilân verdi;
Mesela sabah beşte- o bulunduğu yere,
Kim gelir hazır olur- bir altın vardır dese,
Acaba ne yapardın- hele bir düşünsene!.
Onu da ben diyeyim- nasıl halde olurdun,
Belirtilen saatten – mutlak erken gelirdin.
Hatta belki geceden- akşamdan taht kururdun.
Belki de örtünecek- yorgan filan alırdın.
Peki O sözü sağlam- ve va’dinden dönmeyen,
O Rabbinin va’dine- acep endişen neden?
Zenginim, her şey benim- cennetim var diyorsa,
Böyle kesin sonuçtan- şüphelendin mi? yoksa.
Hazinedar birisi- şayet çıksa, dese ki,
Kim camiye gelirse- yarım altın ücreti.
Kendini şöyle yokla!- bu teklife ne derdin?
İlk misafir sen’molur- yoksa terk mi ederdin?
İşte cevâbı benden- herkesten önce gider,
Kalabalık olmadan- kapayım derdin yer.
Oysa Câmi sahibi- o beytin tek Mâliki,
Câmiye her gelene- yirmi yedi, teklifi.
Tam yirmi yedi altın- hem âhiret lirası,
Değeri çok kıymetli- değil avro parası.
Ya işte böyle Evlât!- takkeyi çıkar, düşün,
Gerçekten samimi mi?- tam Müslüman oluşun?
Sâhi, bir kız ya erkek- sevdiği sevgiliden,
Tut ki randevuleşmiş- şu saat filan yerde,
Acaba randevuyü- geciktirir mi? Dersin.
Geciktirmek de ne söz- ve haşa afedersin,
Radevu saatinden- çok evvel orda biter,
Elinde çiçeğiyle- ileri geri gider.
Hem oraya gitmeden- on kez aynadan geçer,
Cafcaflı elbiseyle- en güzel koku seçer.
İmdi; bak ki Rabbinin- tellalı günde beş kez,
Randevuye davetle- çağırıyor, yüksek ses.
Rabbin sözünden caymaz- buna inanç var mı? Var..
İslâm oluşumuza – itiraz yoktur zahar.
Öyleyse neden durmak?- “haydi altın almağa”
Zenginler zenginiyle- candan dostluk kurmağa.
Ahiret lirasına- çok ihtiyaç olacak,
Parası olmayansa- pek perişan kalacak.
Ya Rabbi! Sohbetini- Hidâyetinle sevdir,
Sen hidâyet etmezsen- devamlı olmak zordur.
Bize tefekkür zevki- mülâhaza lütfeyle,
Cemâlini temaşa- etme aşkı zerk eyle..



Şevket OKYAY


 

MURATS44

Özel Üye
Bu konuyu okurken tuhaf duygulara kapildim. Baştan sona etkileyici bir manzara. İçim ürpererek okudum. Bir evlat babasına karşı , ölümnden sonra bunları söyleyebiliyorsa eyvah! demekten başka birşey kalmıyor. Çocuğun yaptığı amelle babayada sayılıyorsa ,
Aklım karıştı. Dehşet bir durum. ALLAH ac korusun böyle bir durumdan. Ürpererek okuyorum.
Şevket Amcamızın şiiri de tam tersini anlatmış. Emeklerinize sağlk.Hani bir hikaye var. Sultan Mahmutla ilgili. En sonda:
" Vermedi Mabud, ne yapsın mahmut?" örneği gibi. Herşey ALLAH'tan...
 

fahrettin tırınk

Site İmamı
ALLAH cc razı olsun kıymetli kardeşlerim,bende bu sözleri çok beğendim önce cemaatimle paylaştım,daha sonra sizler ile paylaşmayı kendime vazife telakki ettim.bu ibret verici sözleri yazanda çok etkilenmiş,ailesinin berbat islam dışı yaşantısı ve babasının veremediği islami eğeytimin ezikliği karşısında söylenen ibretlik vecizeler.
kıymetli abimiz,
Şevket OKYAY,da çok güzel bir şekilde,kur'an ve sünneti rasüle uygun nasihatler ile bizlere öğüt vermektedir.
ALLAH cc razı olsun değerli abim,şevket okyay dan....
 

Okyay

ÖZEL ÜYE
ALLAH cc razı olsun kıymetli kardeşlerim,bende bu sözleri çok beğendim önce cemaatimle paylaştım,daha sonra sizler ile paylaşmayı kendime vazife telakki ettim.bu ibret verici sözleri yazanda çok etkilenmiş,ailesinin berbat islam dışı yaşantısı ve babasının veremediği islami eğeytimin ezikliği karşısında söylenen ibretlik vecizeler.
kıymetli abimiz,Şevket OKYAY,da çok güzel bir şekilde,kur'an ve sünneti rasüle uygun nasihatler ile bizlere öğüt vermektedir.
ALLAH cc razı olsun değerli abim,şevket okyay dan....


Saygı değer hocam,
Rabbimiz Teala, cümlemizden razı olsun İnşaallah.
Konu çok etkileyici idi. Değerli Adminlerimizin de yorumlarında pek güzel dile getirildiği gibi,
korku içinde kendimize çeki düzen vermekte aman ihmalimiz olmasın dugusundayız.
Çocukarımız için dua ediyoruz, ancak önce görev elbette.
Mevlamızdan hidayet, yardım ve kolaylık diliyoruz.
Bu şiirimi çocuklarımla da paylaştım.
Olaki öğütümüz hedefini bulsun.
 
Üst Alt