Virüsler

MURATS44

Özel Üye
Virüsler

Mikroskobik canlılar olan virüsler insan vücudunun en büyük düşmanlarıdır. Virüs, insan vücudundaki herhangi bir hücreyi seçer ve onu kendisi için bir sığınak olarak kullanır, burada çoğalır ve kimi zaman ölüme yol açan tahribatta bulunabilir. Bir virüs, proteinden bir kabuk ve kabuğun içinde kendisine ait bilgileri içeren genetik şifrelerden (DNA ve/veya RNA) ibarettir. Tek başına hayat belirtisi gösteren bir fonksiyonu veya organeli yoktur. Enerji üretebilecek veya protein sentezleyebilecek bir sistemi yoktur. Dolayısıyla bu önemli işlevleri yerine getirebilecek canlı bir hücrenin varlığına muhtaçtır. İşte bu nedenle bir virüs milyonlarca yıl hiç bozulmadan ve hiçbir hayat belirtisi göstermeden olduğu yerde kalabilir. Uzun süre bekledikten sonra bir organizma ile karşılaştığında hemen canlanır ve hareketlenir.

Virüsü harekete geçirmek için tek gereken şey içine girip enfeksiyona uğratabileceği savunmasız bir hücrenin sıcaklığı ve nemidir. Bu hücrenin içine yerleştiğinde bazen bir saat içinde kendini 100 kez çoğaltabilir. Bazen bir yıl içinde 20 milyon insanı öldürecek şekilde yeni bir şekle bürünebilir. Böylesine güçlü ve ölümcül etkilere sahip olan virüsler o kadar küçüktürler ki, 1018 tanesi bir pinpon topunun içini ancak doldurur. Eğer evrenin başlangıcından beri saniyede bir virüs pinpon topunun içine atılıyor olsa idi, şu an ancak topun yarısı dolmuş olurdu.

Her virüsün büyüklüğü aynı değildir. Bazıları büyüktür, ama yine de bir pinpon topunu doldurmaları 30 milyon yıl gerektirir, diğerleri ise küçüktürler ve topu 2 trilyon yılda bile dolduramazlar. Virüslerin yapılarını yakından incelediğimizde mükemmel tasarımlara sahip olduklarını görürüz. Virüs kabuğunu oluşturan moleküller, virüse adeta bir mücevher görünümü verirler. Her bir tür virüs kendine has geometrik dizaynıyla hayranlık uyandırıcı şekiller meydana getirir. Virüslerin sahip olduğu tasarımın kuralları “kübik simetriyle” belirlenmiştir. Çeşitli bilim adamları bu mimari tasarımın kurallarını ve yapısını çözmek için uzun yıllar boyunca araştırmalar yapmışlardır. Bu geometri kuralları sonucu ortaya çıkan şekillere ikosahedron adı verilmektedir. Böyle örnek bir yapıda, eşkenar üçgenden oluşmuş 20 yüzey olacaktır.

Yeni keşfedilen virüsleri, x ışını analiziyle ve diğer karmaşık metodlarla mikroskop altında incelemek bilimin 30 yılını almıştır. Bir başka deyişle, kendi yöntemleri ile tüm canlılığı etkisi altına alan, insanların kitle halinde ölümlerine yol açan ama aslında yalnızca bir hücre zarı ve DNA’dan oluşan bu canlı, henüz geçtiğimiz yüzyılda keşfedilebilmiş ve o dönemden itibaren 30 yıl boyunca anlaşılmaya çalışılmıştır. Bu mikro canlılar, insanların onların varlıklarından bile haberi olmadığı milyonlarca sene boyunca, aynı inanılmaz yöntemleri kullanmışlar ve aynı işbölümü ile hareket etmişlerdir. İşte bu, Allah’ın sonsuz ilminin bir tezahürüdür.
 
Moderatör tarafında düzenlendi:
Üst Alt