Cihan önderinin en büyük başarisi

faruk islam

Özel Üye
CİHAN ÖNDERİNİN EN BÜYÜK BAŞARISI
Hz. Muhammed (a.s.)'in, ta eski çağlardan beri insanlığı
animislam3en4nu1.gif
’a tapmaya ve güzel ahlâk edinmeye davet eden insanların seçkin camiasından geldiğini bütün dünya bilmektedir. Tek
animislam3en4nu1.gif
'a itaat etmek, temiz bir hayat sürmek ve âhirete hazırlık yapmak konusunda dünyanın kuruluşundan beri insanları teşvik ve ikna etmeye çalışan peygamber, veli ve ermiş kişiler arasında Hz. Muhammed (a.s.) de yer alıyordu, hatta en yüksek mevkide o bulunuyordu. Hz. Peygamber yeni bir
animislam3en4nu1.gif
kavramını geliştirmedi, yeni ve ender bir ahlâk düzeni de getirmedi. Bu husustaki talimatı geçmişteki peygamber, evliya ve ıslahatçılardan değişik değildi. Şimdi siz bana soracaksınız, o halde O'nun, insan tarihinin en büyük insanı olduğunu neden ilân ediyoruz? Bu sorunun cevabı şudur: Şüphesiz İnsanlar, Hz. Peygamber (a.s.)'in dünyaya gelişinden önce de
animislam3en4nu1.gif
'ın varolduğu ve tek olduğunu biliyorlardı. Fakat İnsanlar, "tevhid"i, yani
animislam3en4nu1.gif
'ın tek oluşunun insan ahlâkıyla olan sıkı bağını gerektiği gibi bilmiyorlardı. Şüphesiz, İnsanlar ahlâk ve faziletin faydalı kurallarını biliyorlardı, ama bu kuralların insan hayatının çeşitli cephe ve yanlarını nasıl etkilediklerini bilmiyorlardı.
animislam3en4nu1.gif
'a veya tek Tanrı'ya inanç, güzel ahlâk kuralları ve pratik hayat, kendileri açısından üç ayrı konu ve alandı ve aralarında herhangi bir mantıkî bağ, derin ilişki ve belli bir irtibat olduğunu sanmıyorlardı. Ama Hz. Muhammed (a.s.) bu üç mevzuyu birleştirip geniş bir hayat düzenine dönüştürdü. Sonra, bunlar arasında belli bir denge kurarak sadece hayal aleminde değil yaşadığımız dünyada yeşeren, büyüyen ve gelişen medeniyet ve kültürün temelini attı.

Peygamber efendimiz (a.s.)
animislam3en4nu1.gif
'a iman etmenin yalnızca felsefî bir hakikati kabul etmek anlamına gelmediğini belirtti. Peygamberimiz, mahiyeti itibariyle imanın belli bir ahlâk gerektirdiğini, bu ahlâkın görüntüsünün insanın pratik yaşantısında görülmesinin gerekli olduğunu bildirdi. Kendisine göre iman bir tohumdur. Bu tohum, insan nefsinde kök salıp yeşerince kendi tabiatına göre pratik hayatta tam bir ağaç oluverir. Bu ağacın gövdesinden dalları ve her bir yaprağına kadar, devamlı hareket halinde olan hayat suyu ve damarlarında dolaşmakta olan kan, tohum dediğimiz ahlâktan geliyor. Nasıl ki şeftali çekirdeğinden limon ağacı çıkmazsa, aynı şekilde kalbe ekilen tevhid çekirdeğinden de, damarlarında ahlâksızlığın ruhu bulunan maddeci bir vücudun doğacağı düşünülemez. Tek
animislam3en4nu1.gif
'a inanma ve ibadet etme felsefesinden doğan ahlâk, gayet tabii ki şirk, dinsizlik ve ruhbanlıktan kaynaklanan ahlâktan çok farklı olacaktır. İnsan hayatıyla ilgili çeşitli felsefe ve ideolojilerin kendilerine mahsus tabiat ve huylan vardır. Her tabiat ve huy kendine özgü ahlâk kaide ve kanunların kabulünü gerektirir.

animislam3en4nu1.gif
'ın tek oluşuna inanmak ve O'na tapınmaktan doğan ahlâkın kaide ve kuralları, sadece belli bir dini grupla veya din adamlarıyla ya da onların bulunduğu mâbed ve tekkeyle sınırlayanlayız. Bu ahlâk kuralları aslında, insan hayatının her yönü ve yanını ihtiva etmelidir. Bir tüccar ve-ya esnaf
animislam3en4nu1.gif
'ı tanıyor ve O'ndan korkuyorsa, O'nun ticari faaliyetlerinde dürüst ahlâk kurallarının görülmemesi için herhangi bir sebep yoktur.
animislam3en4nu1.gif
'tan korkan bir hâkimin adalet kürsüsünde ve bir polis memurunun görevli olduğu yerde "ilahî ahlâk"ın örneklerini vermesi gayet doğaldır. Aynı şekilde, bütün bir millet
animislam3en4nu1.gif
'a tapıyor, O'ndan korkuyorsa, bütün vatandaşlık vazifelerinde, devlet işlerinde, ülke yönetiminde, iç ve dış politikasında, barışta ve savaşta her zaman ve her yerde
animislam3en4nu1.gif
'ın hoşuna gidebilecek ve O'nun gazabını gerektirmeyecek ahlâk örneklerini vermesi gere¬kir. Aksi takdirde bu milletin
animislam3en4nu1.gif
'a inanışı ve bağlılığı sadece lâfta kalır.

Peygamber Efendimiz'in Güzel Ahlâka Dair Sözleri
animislam3en4nu1.gif
'ın tek oluşunun ve O'na itaat etmenin ne gibi bir ahlâk düzeni oluşturduğunu ve bu ahlâk düzeninin insanın pratik yaşantısında ve özellikle kişisel ve toplumsal hayatta ne şekilde tezahür ettiğini uzunca anlatmamız mümkün değildir. Bunun için ayrı bir kitaba ihtiyaç vardır. Ama, burada size Peygamber efendimizin bazı mübarek sözlerini sunmaya çalışacağım. Bunlardan, Rasûl-i Ekrem'in vücuda getirdiği hayat nizamında iman, ahlâk ve amel arasında ne güzel bir denge kurulduğunu anlamanız, sanırım kolay olacaktır.

"İman’ın birçok sahaları vardır.İmanın aslı, sizin
animislam3en4nu1.gif
'tan başka kimseyi ma'bud olarak tanımamanızdır. Bunun son dalı, yolda
animislam3en4nu1.gif
kullarına zarar veya eziyet verebilecek bir şeyi gördükten sonra onu ortadan kaldırmaktır. Ve hayâ da imanın bir parçasıdır."

"Vücut ve elbisenin temiz olması, imanın yarısıdır."
"Mü'min, insanların can ve malları için tehlikeli olmayana denilir."
"Emin olmayan iman sahibi değildir ve vaadleri yerine getirmeyen dinsizdir."
"Bir hayır iş yapınca memnun oluyor ve kötülük yaptıktan sonra piş-man oluyorsan sen mü’minsin."
"İman, tahammül ve geniş kalbliliğin adıdır."
"Dostluğun ve düşmanlığın
animislam3en4nu1.gif
için ise, dilinde
animislam3en4nu1.gif
'ın adı geçiyorsa, kendin için beğendiklerini başkalarına beğeniyor ve kendin için beğenmediklerini onlara da beğenmiyorsan, bu, iman ve inancın en güzelidir."

"İmân sahipleri arasında en mükemmel olanı, ahlâkı herkesten iyi olan ve aile fertlerine muamele konusunda en iyi olandır."
"
animislam3en4nu1.gif
'a ve ahirete iman eden şahsın kendi misafirine hürmet etmesi, komşusunu rahatsız etmemesi, dili açılınca iyi şeyler söylemesi ya da susup durması gerekir."

"Mü'min hiçbir zaman kimseye hakaret etmez, kimse ile alay etmez, kimseyi lanetlemez, küfür etmez ve başkalarına dil uzatmaz."
"Mü'min her şey olabilir, ama yalancı ve hain olmaz."
"Kötülüklerden komşusunun huzuru kaçan elbette bir mü'min değildir, vallahi mü'min değildir, billahi mü'min değildir."
"Kendi tıka basa doyan, ama yanındaki komşusu aç kalan iman sahibi değildir."
"Kendi öfkesini dışa vurmaya gücü olan, fakat yine de kendini zaptedenin kalbini
animislam3en4nu1.gif
iman ve huzurla doldurur."

"Başkalarına gösteriş olsun diye namaz kılan, şirk içindedir, başkalarına gösteriş olsun diye oruç tutan şirk içindedir, başkalarına gösteriş olsun diye sadaka veren şirk içindedir."
"Şu dört özellik (kötülük) birinde bulunursa o şahıs münafıktır. Emanete hıyânet eder, konuşurken yalan söyler, verdiği sözü tutmaz ve kavga ederken nezâket sınırlarını geçer."
"Yalan şahitlik, şirke kadar giden büyük bir günâhtır."
"Gerçek mücahit,
animislam3en4nu1.gif
'a itaat ederken kendi nefsiyle savaşandır ve gerçek muhacir (hicret eden),
animislam3en4nu1.gif
'ın yasakladıklarını terk edendir."

"Biliyor musunuz, kıyâmet günü
animislam3en4nu1.gif
'ın gölgesinde ilk önce yer ala-cak olanlar kimler olacak? Kendilerine hakk bildirildiği zaman bunu kabul etmiş olanlar ve kendilerinden istendiği zaman hakkı açık kalblilikle vermiş olanlar ve de kendileri için istedikleri kararı başkaları için de verebilenler."

"Siz bana altı şey için teminat verirseniz, ben de size cennetin garantisini veririm, konuşurken doğruyu söyleyin, verdiğiniz sözü tutun, emanetlerinizi yerine gelirin, kötülüklerden sakının, kötü bakışlardan kaçının ve zulüm etmeyin."
"Hilekâr, kendini beğenmiş ve başkalarına yaptığı iyilikleri her zaman yüzlerine vuran biri cennete girmeyecektir."
"Cennet'e haram lokmalardan oluşan et giremeyecektir. Haram yiye-rek şişen vücut için (cehennem) ateş(i) daha iyidir."
"Bozuk ve çürük malı satan ve müşteriye kötü tarafını söylemeyenin üzerine
animislam3en4nu1.gif
'ın öfkesi giderek artar ve melekler onu lanetler".

"Bir şahıs istediği kadar yeni hayata kavuşsun ve
animislam3en4nu1.gif
'ın yolunda cihad etmeye devam elsin, borcu varsa ve ödenme misse, cennete gidemez".

"İster erkek olsun, ister kadın, ömürlerinin 60 yılını bile
animislam3en4nu1.gif
'a itaat ederek geçirmiş olsalar dahi, öldükleri vakit vasiyetlerinde hakkı olanın hakkını vermemişlerse, ikisi de cehenneme lâyık olacaklardır".

"Emrinde olanlara sert davranan âmir cennete giremeyecektir."
"Ben size, oruç, sadaka ve namazı yok eden bir şey söyleyeyim mi? Bu, anlaşmayı bozmak ve huzur varken kavga çıkarmaktır. İnsanlar ara¬sındaki ilişkileri bozmak, bir insanın bütün iyiliklerini yokeden bir fiildir."
"Asıl fakir olan, kıyamet günü
animislam3en4nu1.gif
'ın huzuruna, yanında namaz, oruç ve zekât gibi bütün servetiyle çıkmasına rağmen kimine küfür etmiş, kimine iftira atmış, kiminin malını yemiş, kiminin kanını akıtmış ve kimini dövmüş olarak gelendir.
animislam3en4nu1.gif
böyle birinin bütün iyiliklerini o mazlumlara dağıtır. Hesap yine denk gelmezse mazlumların günahları kendisine yüklenir ve kendisi Cehenneme aldır".

"İnsanlar, kendi kötülüklerini te'vile ve nefislerini kötülükler yüzünden teskin etmeye çalışmazlarsa kurtuluşlarından umutsuz olmazlar".
"Malları, fiyatları yükselsin diye stok eden esnaf ve tüccar melundur".
"Fiyatları artsın diye hububatı 40 gün stok edenin
animislam3en4nu1.gif
ile hiçbir ilişkisi olamaz".

"Eğer bir tüccar tahılını, 40 gün stok ellikten sonra sadaka olarak fa-kir fukaraya dağıtsa bile affedilemez".
Rasûl-ü Ekrem (a.s.)'in bazı mübarek sözlerini yukarıda örnek olarak sizlere sundum. Bu hadis-i şerifler, Hazreti Peygamber (a.s.)'in iman ile ahlâk ve ahlâk ile hayatın bütün bölümleri arasında nasıl bir bağlantı kurduğunu açıkça ortaya koymaktadır,. Tarihi okumuş olanlar bilirler ki, Hz. Muhammed (a.s.) bu vaaz ve telkinlerini sadece kâğıt üzerinde bırakmadı, aksine bu söz ve kuralların ne kadar pratik olduğunu, bir memlekette bütün bir siyaset ve medeniyet nizamını kurup işler hale getirmekle kanıtla¬dı. İşte bu büyük başarıdan dolayıdır ki biz Hz. Peygamber'e Server-i Alem veya Cihan önderi lakabını vermeyi uygun gördük.ALINTI
 
Üst Alt