2013 Ramazan,Ramazana, Teravihe ve Çocuklara Dair

NiHaL

Aktif Üyemiz
Ramazana, Teravihe ve Çocuklara Dair
Ramazana, Teravihe ve Çocuklara Dair





Ayların sultanı ramazan, insanların 'Bir'de buluştuğu, birbiriyle kaynaştığı ve yardımlaştığı müstesna zaman dilimleridir Bu ayda kalpler yumuşar, merhamet yüreklerden taşar Kadın erkek, zengin fakir, büyük küçük herkes aynı manevî iklimde soluk alır Camiler insanlarla hayat bulur Aynı apartmanda oturduğu halde aylarca birbiriyle görüş(e)meyenler teravih namazı saflarında buluşurlar Mahalle sakinleri camilerde bir ve beraber olurlar
Ramazan, büyüklerin oruç ayı olsa da bu ayda çocuklar da farklı bir iklime girerler Çocuklar en az büyükler kadar sevinirler ramazanın gelişine Bazıları küçük yaşlarına rağmen oruç tutmakta ısrar ederler; anne babaları ne kadar uğraşsa da onları bu kararlarından döndüremezler En azından birkaç gün oruç tutarlar, bazıları yarım gün tutmayı denerler Bu yaştaki çocukların oruca meyli ve merakı bir hayli çoktur İftardan sonra kız çocuklar anne veya nineleriyle, erkek çocuklar ise baba veya dedeleriyle teravihe giderler Cami onlar için bir maneviyattan öte bir oyun ve eğlence atmosferidir Bir kısım çocuklar da teravihleri evden uzaklaşmak, derslerden kaçmak için bir vesile sayarlar; camilerde arkadaşlarıyla buluşurlar
Çocuklar teravih namazlarında genellikle en arka safa gönderilir Bu, çocukların arayıp da bulamadığı bir şeydir Çünkü namazı oyuna ve eğlenceye döndürmek için ortam hazırlanmıştır Teravih başlayınca çocuklar anne babalarını taklit ederek kendilerince namaz kılarlar Fakat yan yana iki çocuk gelmişse, işi eğlenceye döndürmek, sulandırmak ve gülmek de kaçınılmazdır Çocuk bir hayli küçükse, namaz kılanların önünden geçerek camiyi baştan sona dolaşabilir Zira çocuklar bu yaşta davranışlarının değerlendirmesini yapamazlar Bu hareketlerde bulunurken ince hesap yapmazlar, derinliğine düşünmezler Fakat büyükler bu hareketlere hiç de hoşgörüyle bakmazlar Bazı kaba softaların; namaz kılarken gülüşen, sağa sola bakıp dikkatleri dağıtan çocukları kolundan tutup camiden attığına da şahit olabilirsiniz
Bu yılki ramazanın ilk teravih namazını kılmak için gittiğim bir camide şahit olduğum bir kabalığı aktarmak istiyorum size Ramazanın bu ilk teravisinde çocuklar camiyi doldurmuştu Namaza başlamak için ayağa kalktığımızda yaşı yetmişin üzerinde olduğunu tahmin ettiğim bembeyaz sakallı bir ihtiyarın sekiz on yaşlarındaki bir çocuğu evire çevire dövdüğünü görerek üzüldüm Cemaatin bakışları o noktaya yoğunlaştı Müdahale etmeye kalkışanlar olduysa da çocuk ağır bir sille yemekten kurtulamadı Sorsanız kendisini en büyük Müslüman olarak gören bu ihtiyar, yaptığı bu kabalıkla bunun gibi çocukları camiden soğuttu
Çocuklar kötü alışkanlıklara bulaşmasın, dinine, geleneklerine bağlı inançlı insanlar olsunlar isteriz Kahvehanelere, disko ve barlara giden gençleri 'vurun abalıya' misali insafsızca eleştiririz Oysa bu gençleri, henüz çocukluk çağlarında bizler o mekânlara itmişiz Camiye okumaya gelen çocukları en küçük yaramazlık yaptıklarında, haylazlık ettiklerinde, okuyamadıklarında falakaya çekmişiz Cennetin güzelliklerini anlatacak yerde, cehennemin ne kadar korkunç bir yer olduğunu anlatarak onları korkutmuşuz Allah'ın 'rahman', rahim' 'halim' sıfatlarından evvel 'celal' ve 'kahhar' sıfatlarını anlatarak ürkütmüşüz onları Onlar da zamanla korkularını ümitsizliğe dönüştürmüşler Kurtuluşu yanlış adreslerde aramışlar
Başlangıcında rahmet, ortasında bereket ve sonunda mağfiret olan kutlu ramazan ayında kimsenin kalbini kırmamak gerekir Bu kişi bir çocuksa daha da hassas davranmak bir zorunluluktur Çocuklar varsın oynasınlar ama camilerden ve dinî duygulardan soğumasınlar
Çocukları camilere ısındırmak için onları ramazanlarda camiye ***ürmek lazımdır Hatta camiye gelen çocuklara lokum, çikolata ve şeker vermek de teşvik etmek açısından önemlidir Bu küçük giderleri cami cemaatinden varlıklı bir hayırsever pekâlâ karşılayabilir Bu çocuklar yarının büyükleri olacak; onlara Allah sevgisini, cami adabını öğretmek gerekir Çocuklar manevî iklimde yetişirlerse ilerde büyük makam ve mevkilere gelince rüşvet almazlar, iltimas yapmazlar, işten kaytarmazlar; vicdanlarının sesini dinlerler; en büyük polisiye kuvvetin vicdanlarda saklı olduğu gerçeğini idrak ederek öylece hareket ederler
MNihat Malkoç
 
Üst Alt