A'li imran suresi 80-81 ayetleri n tefsiri

faruk islam

Özel Üye
Sure: 3 - Al-i İmran
Ayet:80
Konu: Rasuller İnsanlara Müslüman Olmayı Emrederler

بســـم الله الرحمن الرحيم

وَلاَ يَأْمُرَكُمْ أَن تَتَّخِذُواْ الْمَلاَئِكَةَ وَالنِّبِيِّيْنَ أَرْبَابًا أَيَأْمُرُكُم بِالْكُفْرِ بَعْدَ إِذْ أَنتُم مُّسْلِمُونَ
80 - (Hiçbir rasul) melekleri ve nebileri rabler edinmenizi size emretmez. Sizler müslüman olduktan sonra, kafir olmanızı mı emredecek(ler)?

Bu ayet, melekleri rab edinen müşrik ve mecusilere, İsa (a.s)'ın rab olduğunu söyleyen hristiyanlara ve Uzeyr' in Allah'ın oğlu olduğunu söyleyen yahudilere bir reddiyedir.
Allah (c.c) tarafından gönderilen nebi ve rasullerin hepsi insanlara; sadece Allah (c.c)'u rab edinmelerini O'ndan başka hiçkimseyi, kim olursa olsun rab edinmemelerini emretmişlerdir. Bunun aksini iddia eden, nebi ve rasullere iftira atmış olur. Çünkü bu iddia, rasullerin insanlara müslüman olmayı değil, kafir olmayı emrettikleri anlamına gelir.
Ayette geçen "Rab edinmek"ten kasıt; yalnız Allah'a ait hak, yetki ve sıfatlardan herhangi birisinin bir başka varlığa verilmesidir. Allah'tan başka bir varlığı, ister nebi ister melek olsun ona ibadet ederek rab edinen kimse ise Allah'a şirk ko?muş ve kafir olmuş olur.
“Sizler müslüman olduktan sonra, kafir olmanızı mı emredecek(ler)?”
Bu ayet insanların, şeytan ve yandaşları tarafından küfre sokulmadan önce müslüman olduklarını göstermektedir.
Bu ayetin manası konusunda alimler değişik görüşler zikretmişlerdir :
1 - Bu ayet; bütün insanların fıtraten müslüman olduklarını, fakat daha sonra küfre girdiklerini göstermektedir.
2 - Bu ayet ; İsa (a.s) zamanında yaşayan israil oğulları hakkında inmiştir. İsa (a.s) müslüman olan israil oğullarının, kendisini rab edinmelerini ve kendisine ibadet etmelerini isteyerek küfre girmelerini asla emretmemiştir.
Sure: 3 - Al-i İmran Suresi
Ayet:81
Konu: Allah (c.c)'nun Geçmiş Nebilerden Aldığı Misak

بســـم الله الرحمن الرحيم

وَإِذْ أَخَذَ اللّهُ مِيثَاقَ النَّبِيِّيْنَ لَمَا آتَيْتُكُم مِّن كِتَابٍ وَحِكْمَةٍ ثُمَّ جَاءكُمْ رَسُولٌ مُّصَدِّقٌ لِّمَا مَعَكُمْ لَتُؤْمِنُنَّ بِهِ وَلَتَنصُرُنَّهُ قَالَ أَأَقْرَرْتُمْ وَأَخَذْتُمْ عَلَى ذَلِكُمْ إِصْرِي قَالُواْ أَقْرَرْنَا قَالَ فَاشْهَدُواْ وَأَنَاْ مَعَكُم مِّنَ الشَّاهِدِينَ
81 - Allah nebilerden şöyle bir misak (yeminle destekleyerek verdikleri söz) almıştı: "Size, ne kadar kitap ve hikmet versem de, ardınızdan size verdiğimi tasdik edici bir rasul geldiği zaman ona iman edin ve yardımınızla destekleyin. (Allah) dedi ki: "Bunu ikrar edip kabul ettiniz miş" (Nebiler) dediler ki: "İkrar (kabul) ettik." (Allah) dedi ki: "(Kabul ettiğinize dair birbirinize) şahit olun. Ben de sizinle beraber şahid olanlardanım."
Bu ayet, bütün nebi ve rasullerin tebliğ ettikleri dinin bir olduğunu, ümmetlerine kendilerinden sonra gelecek olan nebi ve rasullere iman etmeyi ve onları desteklemeyi emrettiklerini, ayrıca kendi kitaplarında Rasulullah (s.a.s)' in ve risaletinin zikri geçtiği, kendi rasulleri de son rasul Muhammed (s.a.s)'e iman edip desteklemelerini emrettiği halde ona iman etmeyenlerin hidayetten uzak, sapık kimseler olduklarını göstermektedir.
Allah (c.c) bu ayette kendilerinden söz aldığı nebilerden haber veriyor. Allah (c.c) Adem (a.s)'dan İsa (a.s)'a kadar bütün gönderdiği nebilerden yeminle destekleyerek verdikleri bir söz almıştır. Onlardan aldığı söz şu idi: "Sizlere ne kadar kitap ve hikmet verilirse verilsin ve ne kadar üstün bir mertebeye yükseltilirseniz yükseltilin, sizden sonra bir rasul geldiğinde muhakkak ona iman edecek ve onu destekleyeceksiniz. Sahip olduğunuz ilim ve nübüvvet, hiçbir zaman kendinizden sonra gelen rasule iman edip ona destek olmanızı engellemesin."
Allah (c.c)'nun, bu ayette geçen misakı (sözü) kimlerden aldığı konusunda alimler ihtilaf etmişlerdir:
1 - Bu misak (söz) her nebinin tebliğ ettiği ümmetinden alınmıştır ve bu, son rasul Muhammed (s.a.s) geldiğinde ona iman etmeyi ve desteklemeyi de kapsamaktadır.
2 - Bu misak (söz) nebilerden alınmıştır ve bu, onlar sağ iken Muhammed (s.a.s) gelirse ona iman ederek tabi olup yardım etmeyi de kapsamaktadır.
Ayetin zahirine göre Allah (c.c) bu misakı nebilerden almıştır. Fakat nebiler bu misakı verdiklerine göre, kendilerine tabi olanlara da bu misaka uymalarını emretmişlerdir. Bütün nebi ve rasuller kendilerinden sonra gelecek nebi ve rasullere, özellikle Muhammed (s.a.s)'e iman edip onu destekleyeceklerine dair söz vermiş ve kendilerine tabi olanlara da bunu emretmişlerdir.
Allah (c.c)'nun kendisini şahid tutması, nebilere tabi olanların verdikleri sözden caymamaları için bir tehdit ve korkutmasıdır. Bu tehdit ve korkutma nebilere yapılmamıştır. Çünkü nebi ve rasuller hiç bir zaman verdikleri ahdin dışına çıkmazlar.
 

VuSLaT

Yönetim
Yönetici
RABBİM razı olsun emeklerine sağlık,ne kadar güzel açıklanmış Rabbim doğruyu bilenlerden eylesin bizleri...inşallah...
 
Üst Alt