Duâ etmenin edebleri

VuSLaT

Yönetim
Yönetici
 

Muhtazaf

Yardımcı Yönetici (Şair|Yazar)
Yönetici
Cevap: Duâ etmenin edebleri[

ALLAH razı olsun Adminim.
























timthumb.jpg



Bütün ibadetlerde olduğu gibi duada da niyyet esas bir kaidedir.
Dünyevi ve uhrevi, zahiri ve batını her iş niyetle kaimdir.
Her kelam hamlolunduğu niyyete göredir.
Niyyetsiz fiil, kasıtsız kavil ihmal olunan herhangi bir şey gibidir ki; hiç bir mana ve hiçbir ifade görülmez, demektir.
Böyle olan şeylere hiçbir hüküm icab etmez.

Peygamber Efendimiz ( sallallahü aleyhi ve sellem ) bir hadis-i şeriflerinde: ( İnnemal a’malü binniyati ve innema liküllimriin ma neva femen kanet hicretühü ilallahi ve resulihi fehicretühü ilallahi ve resulihi ve men kanet hicretühü ila dünya yüsiybüha evimreetin yenkihuha fehicretühü ila ma hecere ileyhi ) Bütün ameller ancak niyyetledir. Herkese niyyet ettiği şey’in karşılığı vardır.
Kim ( bulunduğu yeri ) Allah’ın ve Peygamber’in rızası için terkederse, Allah ve Peygamber için hiçret etmiş olur.
Kimin hicreti dünya ( menfaati ) içinse, ona kavuşur.
Yahut kadın içinse, onu nikah eder.
O halde kişinin hiçreti ( ve alacağı mükafat ) yaptığı hiçret niyyetine göredir buyurmuşlardır.

İbn-i Abbas’dan Buhari ve Müslim’in rivayet ettikleri diğer bir hadis-i şerife ise, Peygamber ( sallallahü aleyhi ve sellem ) efendimiz şöyle buyurmuşlardır: Şüphesiz Cenab-ı Hak,iyilik ve kötülükleri takdir ettikten sonra kitabında bunları da beyan etmiştir.
Kim bir iyilik yapmayı kasdeder de onu yapmazsa; Cenab-ı Hak, nezdinde ona tam bir hasene ( yapmış gibi sevabını ) yazar. Şayet o kasdettiği iyiliği yaparsa; Cenab-ı Hak on haseneden, yediyüz kat ve daha çok katlara kadar ( sevap ) yazar. Kim bir fenalık yapmayı kasdeder ve onu yapmazsa; Allah katında kötülüğü yaparsa, Cenab-ı Hak ona bir seyyie ( Günah ) yazar.

Aziz müslümanlar; bu hadis-i şeriften anlaşıldığına göre, bütün insanlar niyyetlerine göre ya mükafatlandırılır ya da cezalandırılırlar. Selef-i salihinin bildirdiklerine göre, niyyet ile cennet ve cehennem bile elde edilebilir. Mesela; bir mü’min: Benim bitmez ve tükenmez ömrüm olsa da ben hiç durmadan Cenab-ı Allah’a ibadet ve taat etsem diye niyyet ettiği halde ölmüş olsa, o niyyetine göre Cenab-ı Allah o kulunu cennet ve cemaliyle mükafatlandırır.
Her ne kadar ibadet ve taat etsem, diye niyyet ettiği halde ölmüş olsa o niyyetine göre Cenab-ı Allah o kulunu cennet ve cemaliyle mükafatlandırır.
Her ne kadar ibadet ve taat etmeye muvaffak olamamış, ölüm buna mani olmuş ise de; o niyyetinden dolayı Cenab-ı Vacibü’l- Vücud hazretleri’nin cennet ve cemaliyle müşşeref olma derecelerine nail olmuş olur.

Cenab-ı Allah o kulun ve temiz niyyetine karşı, ebedi bir ihsanda bulunur.
O da, ancak cennet ve cemalidir ki; bundan daha üstün, daha iyi ihsan olamaz.

Keza, İslamiyeti kabul etmeyerek Cenab-ı Allah’ı ebedi olarak tanımamaya niyyet eden ve ona kulluk yapmamaya karar veren bir kulu da, o niyyetinden dolayı, ebedi olarak devam edecek bir ceza ile karşılar ki; oda ancak, cennet ve cemalinden mahrum ederek cehennem ateşine atmaktır.
Neüzübillah!

Hasıl-ı kelam aziz müslümanlar, insanlar niyyetleriyle hem mükafatlanır hem de cezalanırlar. Bir Hadis-i şerifte: ( Enniyyetül hasenetü tüdhılü sahıbehel cennete. ) Güzel niyyet, sahibini cennete koyar, buyurulmuştur.
Aziz müslümanlar, nice mübah olan şeyler vardır ki, güzel niyyet ile ibadet kısmına intikal eder.
Nice ibadetler de vardır ki, kötü niyyet ile kabahat kısmına geçer de günah hasıl olur.
İşte zamanımızda 100 liraya 200 liraya okunan dualar da kötü niyyet ile yapılan ibadetlerin kabahat kısmına geçmesi kabilindendir. Riya ve sum’a ile yapılan dualar da bu kabildendir.

Aziz müslümanlar, her şey de olduğu gibi duada da niyyetler halisane olmalıdır.
Ve buna çok ehemmiyet verilmelidir.

Bir hadis-i kudside Allahü Teala Hazretleri şöyle buyuruyor: ( Kalellahü teala: İza hemme abdi bihasenetin ve lem ya’melüha ketebte lehü haseneten fein ameliha ketebtüha aşere hasenatin seb’ı mieti dı’fin ve izahüm bi seyyietin ve lem ya’melüha lem ektüb aleyhi fein amileha ketebtüha seyyieten vahıdeten ) Benim kulum bir haseneyi kasdeder ( yani sevab işlemeyi içerisinden niyyet eder ) ise, bir mani sebebiyle de niyyet ettiği şey’i işleyemezse o kulum için bir hasene yazarım. Eğer işlerse on sevabdan yediyüz sevaba artırırım. ( Bu husus onun işlediği amelindeki sıdk u hulusuna ve sünnet-i şerifeye muvafakatına göre artar, sevabı kat kat olur. ) Eğer bir günah işlemeyi kasdedip de cezasından korktuğu için işlemezse o günahını yazmam.
Şayet işlerse ona bir günah yazarım..

Aziz müslümanlar Cenab-ı Allah’ın biz müslümanlara o iki cihan serveri Muhammed’in ( Aleyhisselam ) ümmetlerine karşı olan lütfuna bakınız ki, muhakkak işlemeyi arzu ettiği halde bazı kullarını muhafaza eder de günah işlemeyi arzu ettiği halde bazı kullarını muhafaza eder de günah yazar.
Bir sevaba on mislinden yediyüz misline kadar fazla yazdığı halde bir günaha bir günah yazması da Cenab-ı Allah’ın bir lutf-ı ilahisidir.

Aziz müslümanlar bu kudsi hadisten anlaşıldığına göre bir sevab işleyene ondan yedi yüze kadar fazla yazılıyor.
Bir günah işleyene ise bir günah yazılıyor.
Binaenaleyh amel defterleri hesap olup günah – sevap tartıldığında günahı ağır gelenler bilsinler ki ne kadar çok günah işlemişlerdir.

Yine bir hadis-i şeriflerinde Sallallahü Aleyhi ve Sellem Efendimiz: ( Enniyyetüs sadikatü muallakatün bil’arşi feiza sadekal abdü niyyetehü teharrekel arşü feyuğferü lehü ) Sadık ( doğru ) niyyet arş-ı a’lada taallük olunmuştur. ( asılmıştır ) Kul niyyetini doğrulttuğu vakit arş-ı a’zam hareket eder de o kimsenin kücük günahları mağrifet olunur. Aziz müslümanlar niyyet kalbin kasdetmesidir.
Hiçbir garaz ve ıvaz olmayarak sadece Cenab-ı Allah’ın rızasını kasdetmek niyyet-i sadıkadır, doğru bir niyyettir.

 

MURATS44

Özel Üye
Cevap: Duâ etmenin edebleri[

Allah ac razı olsun üstad. emeğinize sağlık. Çooook güzel ve önemli bir konu. bir o kadar da üzerinde hassasiyetle durulması gereken bir konu. Eyvallah üstad...

bir hadis-i şeriflerinde Sallallahü Aleyhi ve Sellem Efendimiz: ( Enniyyetüs sadikatü muallakatün bil’arşi feiza sadekal abdü niyyetehü teharrekel arşü feyuğferü lehü )
Sadık ( doğru ) niyyet arş-ı a’lada taallük olunmuştur. ( asılmıştır ) Kul niyyetini doğrulttuğu vakit arş-ı a’zam hareket eder de o kimsenin kücük günahları mağrifet olunur.
Aziz müslümanlar niyyet kalbin kasdetmesidir.
Hiçbir garaz ve ıvaz olmayarak sadece Cenab-ı Allah’ın rızasını kasdetmek niyyet-i sadıkadır, doğru bir niyyettir.
 
Üst Alt