KİMYA-İ SAADET İnsanın Aslının Melekler Cevherinden Olduğu

HASAN CAN

Administrator
Yönetici
-
-
İnsanın Aslının Melekler Cevherinden Olduğu


İnsanda hayvan, canavar, şeytan ve melek sıfatları olunca, aslının, melek cevherli, diğerlerinin ise, muvakkat [devamlı olmayan] ve geçici olduğunu nereden biliriz? suâli akla gelebilir. Ve yine, diğer sıfatlar için değil de onun, melek sıfatlan için yaratılmış olduğu nasıl anlaşılabilir? diye de sorulabilir. Cevabında deriz ki:

Bu, şununla anlaşılır ki, insan hayvanlardan ve canavarlardan daha üstün, daha olgundur. Bunu herkes bilir. Her şey yükselmenin sonunda kendisine verilen kemâl için yaratılmıştır. Bunu bir misâl ile açıklayalım: At, eşekten daha üstündür. Zira eşeği yük taşımak için, atı ise, muharebede ve cihadda koşmak için yaratmışlardır. Üstündeki süvarinin istediği şekilde koşar. Aynı zamanda ata, eşek gibi yük taşıma kuvveti de verilmiştir. Böylece eşeğe verilmeyen bir yükseklik kendisine verilmiş oluyor. Eğer bu üstünlükten âciz olursa, sırtına palan vurulur ve eşek seviyesine iner. Bu ise, onun için helak ve noksanlık olur.

Bunun gibi, bazı insanlar, insanın yemek, yatmak, cima' etmek [cinsi yakınlık] ve zevk sürmek için yaratılmış olduğunu zannetmişlerdir. Bütün ömürlerini böyle geçirirler. Bazıları da vardır ki, insan; istilâ etmek, yenmek ve diğer şeyleri hâkimiyeti altına almak için yaratıldı derler. Arab, Kürd ve Türkler gibi. Her iki şekilde düşünenler de yanılıyor. Zira, yemek ve çiftleşmek, arzu ve iştihayı gidermek içindir. Bu, hayvanlara da verilmiştir. Devenin yemesi, insanın yemesinden fazladır. Serçenin çiftleşmesi, insanınkinden daha çoktur. O hâlde insan onlardan nasıl daha üstün olabilir? Milletleri yenmek, memleketleri istilâ etmek gazab ile olur. Bu ise canavarlara, yırtıcı hayvanlara verilmiştir.

Neticede insanda da, canavar ve hayvanlarda olanlar vardır. Fazla olarak bir kemâl derecesi daha verilmiştir. Bu da akıldır ki, onunla Allahü Teâlâ'yı tanır ve O'nun yarattıklarını anlar. Onunla, kendini şehvet ve gazabın elinden kurtarır. Bu ise, meleklerin sıfatıdır. Bu sıfatı ile yırtıcı ve diğer hayvanlara galib gelir. Yeryüzünde olanların hepsi, onun emrindedir. Bahusus Allahü Teâlâ buyurur: «Allahü Teâlâ, göklerde ve yerde olanları sizin emrinize verdi» (1).

O hâlde insanın hakikati, kemâl ve üstünlüğünün olduğu şeydir. Öbür sıfatlar, muvakkat ve emanet şeklinde verilmiştir. Diğerleri işçi ve hizmetçisi olarak gönderilmiştir. Bunun içindir ki, öldüğü zaman ne şehvet kalır, ne de gazab. Parlak ve nurlu bir cevher, melek gibi mârifet-i ilâhî ile süslü olunca, elbette meleklerin refiki (arkadaşı) olur. Mele-i âlâda, daima Allahü Teâlâ'nın huzurunda olurlar. «Güzel ve temiz bir yerde. Melik-i muktedirin yanında ve rızâsında olurlar» (2), âyet-i kerîmesinde bildirilenler derecesine erişir. Karanlık, zulmetli ve baş aşağı olanlara gelince: Karanlığı, günâhların zulmetinden pas tutmasıdır. Baş aşağı olması, şehvet ve gazabını haksız yere tatmin etmesi ve bu dünyada istediği her şeyi yapmasıdır. Yüzünü bu dünyaya dönmüştür. Bunun için şehvet ve arzuları, bu dünyaya aittir. Bu dünya ise, öbür dünyadan aşağıdır, onun altındadır. O hâlde başı aşağıda olur. Yâni baş aşağı olur. Âyet-i kerîmede, «Rablarının indinde, münafıkların baş aşağı olduğunu görseydin!» (3) buyurulması buna işarettir. Böyle olan kimseler, Siccîn'de [Cehennemde bir yer] şeytanlarla beraber olur. Siccîn'in ne demek olduğunu herkes bilemez. Bunun için Allahü Teâlâ, «Siccîn'in ne olduğunu bilir misin?» (4), buyurdu.
(1) 45 - Câsiye: 13.
(2) 54 - Kamer: 55.
(3) 32 - Secde: 12.
(4) 83 - Mutaffifîn: 8.
 

MURATS44

Özel Üye

TAVSİYE
İmam Gazali'nin Kimya-i Saadet Kitabına ait diğer başlıklara sırasına göre aşağıdaki linklerden ulaşabilirsiniz.

--İçindekiler
Ahireti Tanımak :

(Bu unvanda on beş fasıl vardır)

Fasıl 1: Beden ve Ruhla Alakalı Cennet ve Cehennem
Fasıl 2: Ölüm'ün Hakikati
Fasıl 3: Senin Benliğin Bu Bedenle Değildir
Fasıl 4: İnsani Ruhun İtidalini Korumak
Fasıl 5: Haşrın, Neşrin, Ba'sın ve İadenin Manası
Fasıl 6: Bu Dünyada Cennet ve Cehennemi Müşahede
Fasıl 7: Kabir Azabının Manası
Fasıl 8: Kabir Azabının Hakikati ve Dereceleri
Fasıl 9: Kabirdeki Ejderhalar Baş Gözüyle Görülmez
Fasıl 10: Kabir Azabı Herkes İçin Değildir
Fasıl 11: Kabir Azabından Emin Olmayı Deneme Yolu
Fasıl 12: Ruhla Alakalı Üç Cins Cehennem Ateşi
Allah-u Teala'yı Tanımak

(Bu unvanda on fasıl vardır)

1. Fasıl: Kendini Bilmek, Allahu Tealayı Bilmenin Anahtarıdır
2. Fasıl: Allah-u Teala'nin Tenzih ve Takdisini Bilmek
3. Fasıl: Allah-u Teala'nın Saltanatı
4. Fasıl: İnsanın Azalarının Kuvvetleri ve Sıfatları ile Olan Bağlılığı
5. Fasıl: Tabiiyyicilerin ve Müneccimlerin Karıncaya Benzetilmesi
6. Fasıl: İnsanların Körler Zümresine Benzetilmesi
7. Fasıl: Yıldızların ve Burçların Padişahın Kudretine Teşbihi
8. Fasıl: Dört Teşbihin Manasını Bilmek
9. Fasıl: Dine Uymak Saadet Yoludur
10. Fasıl: Ehli İbahenin Yanlış ve Cahillik Yolları
Dünyayı Tanımak

(Bu unvanda beş fasıl vardır)

Fasıl 1: İnsanın Dünyada Bulunmasının Sebebi
Fasıl 2: Dünyanın Hakikatı, Afeti ve Maksadı
Fasıl 3: Dünyanın Aslı Üç Şeydir: Yemek, Elbise ve Mesken
Fasıl 4: Dünyanın Büyücülüğü Hakkında Misaller
Fasıl 5: Dünyadaki Herşey Mezmum Değildir

(Bu unvanda onsekiz fasıl vardır)

1. Fasıl: İnsan, Kaç Şeyden Yaratılmıştır?
2. Fasıl: Kalbin Hakikatını Bilmek
3. Fasıl: Kalbin Hakikatı
4. Fasıl: İnsanın Bedene İhtiyacı
5. Fasıl: Kalb Askerinin Bilinmesi
6. Fasıl: Şehveti, Gazabı, Bedeni, Duyu Organlarını, Aklı ve Kalbi Doğru Yolda Kullanmak
7. Fasıl: İnsandaki İyi ve Kötü Sıfatların Hali
8. Fasıl: Kendi Hareket ve Durumunu Kontrol Etme
9. Fasıl: İnsanın Aslının Melekler Cevherinden Olduğu
10. Fasıl: Kalb Aleminin Şaşılacak Halleri
11. Fasıl: Kalb Penceresi, Uyanıklıkta da Alem-i Melekut'a Açık Olur
12. Fasıl: Her İnsan, Fıtrat Üzere Doğar
13. Fasıl: Kudret Sebebiyle Kalbin Üstünlüğü
14. Fasıl: Peygamberliğin ve Evliyalığın Hakikati
15. Fasıl: İlim, Bu Yolda Bir Perdedir
16. Fasıl: İnsanın Saadeti, Allahu Teala'yi Bilmektedir
17. Fasıl: İnsan Bedeninde Allahu Teala'nın Şaşılacak Sun'u
18. Fasıl: İnsan Bu Dünyada Son Derece Aciz ve Noksandır.
 
Üst Alt