-mürşidi kamil ve özellikleri-

fahrettin tırınk

Site İmamı
Değerli kardeşim mürşidi kamil hakkında bir çok duyumunuz ve okuduğunuz makaleler vardır.
Bir zatın özelliğini bi zatihi bilebilmek onun gibi olmaktır.
Ancak bizler o zatların zerresi dahi olamayacağımıza göre,kur’anı kerim ve sünneti rasüle tam bir ittibaatle bağlı olan bu zatlar için söyleyebileceğimiz bazı vasıflar olsa gerek.Genel anlamda, İslamî bir hayat için Müslümanların, âlim, amil; hal ve davranışları ile hatta kılık kıyafeti ile bize Resulullahı, Sahabe-i Kiram’ı ve sahabe döneminden sonra gelen Selef-i Salihin’i hatırlatan bir zatın velayetinde olmalarını zorunlu kılmaktadır
mürşidi kamil ne kadar okursa okusun hangi hocalardan icazet alırsa alsınlar,gerçek bir mürşidi kamilin manevi eğeytiminde terbiyesinde ve iliminde yetişip ondan mana aleminde icazet almadığı müddetce kendi başına mürşid asla olamaz.


Kâmil mürşid, her şeyden önce kendisi terbiye olmuş kimsedir. Ayrıca insanları terbiye için izinli, ehliyetli ve manen yetkilidir. Çünkü kendisi ehliyetli bir üstadın elinde terbiye görmüş, takva ve edeple süslenmiş, hak yolunda imamlık vasfını elde etmiştir. Allahu Tealâ onu kendi yolunda kılavuz, örnek ve şahit yapmıştır. Önüne Kur’an ve Sünnet’i rasülü rehber edinmiş, insanları onlardaki gerçeklere davet görevi verilmiştir.

Aranan belli başlı mürşidde bulunması gereken vasıflar şöyle sıralanmıştır: “Mürşid olacak kimsenin Kitap ve Sünnet’in emirlerinde bilgili, kemal sıfatlarıyla donanmış, dünya ve makam sevgisinden uzak, riyazet ve mücahede ile nefsini arıtmış, nafile ibadet ve zikirle ruhunu yüceltmiş, Muhammedî ahlaka sahip bir kimse olması ve silsileye sahip bir mürşidden icazetli bulunması gerekir. Şeyhin ictihad derecesinde müntesiplerinin meselelerini çözebilecek bir ilme ve kalp diriliğine sahip olması gerekir.”

Allah dostları ve mürşidi kamiller, “biz peygamber gibi masumuz, hiçbir kusur ve noksanımız yoktur, her sözümüz ayet ve hadis gibidir” demezler. Onlar, açık ve mertçe Hz. Ebu Bekir R.A. Efendimiz’in halife seçildiği gün, Ashab-ı Kiram’a söylediği şu sözü söylerler:

“Ben Allah ve Rasulü’ne itaat ettiğim ve size hakkı emrettiğim sürece bana itaat ediniz. Çünkü bu durumda bana itaati sizden Allahu Tealâ istiyor. Ben hak çizgiden ayrılırsam, artık kimsenin bana itaat etmesi gerekmez.” (İbnu Kesir)


Sözü fazla uzatmadan bu özellikleri olup asla medyatik olmadan geceli gündüzlü ümmeti muhammedin hidayet üzere olması için kur’an ve sünneti rasül üzere tedrisat yaparak mücadele ve mücahedeye devam eden bir zattır.
Fahrettin TIRINK…
 

VuSLaT

Yönetim
Yönetici
ALLAH c.c razı olsun değerli hocam,,,,mükemmel açıklamışsınız...

Ümmete en büyük şahsiyet olan Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem’in kalbî hayatını da titizlikle ve takat nisbetinde tatbîk etmeye çalışmalıdır..... Rasuli Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem, Efendimiz’in Hakk’a teslîmiyetini, bela ve sıkıntılar karşısında sabır ve şükür hâlini, nîmetler, derya gibi önünde akarken sergilediği istiğna, tevazû ve mahviyeti, imkân nisbetinde hayata geçirmelidir.... Bu sebeple kalbî inkişf yolundaki engelleri aşabilmek için, peygamber vârisi olan alimlerin, ariflerin ve mürşidi kamillerin rehberliğine tevazu ve edeble müracaat edip, tavsiyelerini canu gönülden tatbîke gayret etmelidir.... Hak dostlarının yakınında ve terbiyesi altında bulunmayı nîmet bilmelidir. Çünkü nurunu güneşten alan mehtap, nasıl güneşin varlığına bir delîl ise, nuri Muhammedî ile nurlanmış velîler de Hazreti Peygamber’in birer şahidi ve varisidirler....

muhabbetlerimle.....
 

fahrettin tırınk

Site İmamı
ALLAH c.c razı olsun değerli hocam,,,,mükemmel açıklamışsınız...

Ümmete en büyük şahsiyet olan Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem’in kalbî hayatını da titizlikle ve takat nisbetinde tatbîk etmeye çalışmalıdır..... Rasuli Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem, Efendimiz’in Hakk’a teslîmiyetini, bela ve sıkıntılar karşısında sabır ve şükür hâlini, nîmetler, derya gibi önünde akarken sergilediği istiğna, tevazû ve mahviyeti, imkân nisbetinde hayata geçirmelidir.... Bu sebeple kalbî inkişf yolundaki engelleri aşabilmek için, peygamber vârisi olan alimlerin, ariflerin ve mürşidi kamillerin rehberliğine tevazu ve edeble müracaat edip, tavsiyelerini canu gönülden tatbîke gayret etmelidir.... Hak dostlarının yakınında ve terbiyesi altında bulunmayı nîmet bilmelidir. Çünkü nurunu güneşten alan mehtap, nasıl güneşin varlığına bir delîl ise, nuri Muhammedî ile nurlanmış velîler de Hazreti Peygamber’in birer şahidi ve varisidirler....

muhabbetlerimle.....

Amiiin. ALLAH cc sizdende razı olsun değerli kardeşim Vuslat...
 

MURATS44

Özel Üye
Kurtuluş kapısıdır mürşid-i kamil. mürşid-i azam olan peygamber efendimiz (s.a.v.)'e tam doğru ve kâmil anlamda tabi olmuş ve onun nuruyla nurlanmış, bir başka mürşid-i kâmilden el almış, erdiği yüce makamdan irşad için insanlarına arasına gelmiş olan, bakışı bile kalbe ve bedene şifa olan ve insan suretindeki hayvandan aşağı âsîyi gerçek insana çeviren yüce sanatkârdır mürşid-i kâmil. ümmet-i Muhammed (s.a.v.)'in en hayırlıları arasındadır. ebedî mutluluğa ve kurtuluşa en kolay ve en güzel şekilde ermek ise insanın niyeti ve bu hedefin gerçekleşmesi mukadder ise, o kişinin birgün mutlaka karşılacağı müslümandır mürşid-i kâmil.

ALLAH razı olsun. En güzel konulardan bir tanesiydi.
 

fahrettin tırınk

Site İmamı
Kurtuluş kapısıdır mürşid-i kamil. mürşid-i azam olan peygamber efendimiz (s.a.v.)'e tam doğru ve kâmil anlamda tabi olmuş ve onun nuruyla nurlanmış, bir başka mürşid-i kâmilden el almış, erdiği yüce makamdan irşad için insanlarına arasına gelmiş olan, bakışı bile kalbe ve bedene şifa olan ve insan suretindeki hayvandan aşağı âsîyi gerçek insana çeviren yüce sanatkârdır mürşid-i kâmil. ümmet-i Muhammed (s.a.v.)'in en hayırlıları arasındadır. ebedî mutluluğa ve kurtuluşa en kolay ve en güzel şekilde ermek ise insanın niyeti ve bu hedefin gerçekleşmesi mukadder ise, o kişinin birgün mutlaka karşılacağı müslümandır mürşid-i kâmil.

ALLAH razı olsun. En güzel konulardan bir tanesiydi.

Amiiin. ALLAH cc siz değerli kardeşimdende razı olsun...
 
Üst Alt