Hediye O Gelen At

Adilbey

Aktif Üyemiz
Rivayet olundu: İbrahim Aleyhisselâm ve Hazreti İsmail Kâbeyi bina etmeyi bitirdiklerinde, Allahü Teâlâ, kendilerine bir at (binek) verdi. Daha onların Kâbenin kalkan temellerinin üzerinde iken Allahü Teâlâ bu atı onlara âcil bir mükâfat olarak verdi. At diğer vahşî hayvanlar gibi bir vahşî idi.

Allahü Teâlâ İbrahim Aleyhisselâm ve Hazreti ismail’e Kâbenin temellerini yükseltme izni verdiğinde onlara:

-”Sizin için depolamış olduğum bir hazineyi size vereceğim,” buyurdu. Sonra İsmail Aleyhisselâm’a:
-”Ecyâd dağının üzerine çık. Orada hazineyi çağır, o sana gelir,” diye vahyetti. İsmail Aleyhisselâm, Ecyâd dağına çıktı.

Duanın ve hazinenin ne olduğunu bilmiyordu. Allahü Teâlâ, yapacağı duayı İsmail Aleyhisselâm’a ilham etti. Yeryüzünde ve Arab toprağında bulunan bütün atlar, İsmail Aleyhisselâm’a icabet ettiler, çağrısına uydular. İsmail Aleyhisselâm, atın alnından tuttu. At, İsmail Aleyhisselâm’a karşı çok uysal oldu, ona boyun eğdi. İsmail Aleyhisselâm ata bindi ve ona yem yedirdi. At böylece İsmail Aleyhisselâm’a karşı uysallaştı ve İsmail Aleyhisselâm onu hizmetinde kullandı.

At, babamız İsmail Aleyhisselâm’ın mirasıdır. At’a Arabça isim verildi. Çünkü at’ın gelmesi için dua ile emrolunan ismail Aleyhisselâmdır. At ismail Aleyhisselâm’a gelmişti. Arabî kelimesi, Araba’ya mensub demektir. (Bu kelime) iki fetha ile okunur. Arab sahası demektir. Arablara mensûb olan demektir.
 
Üst Alt