Buraya Onun Adını Yaz " ..... "

sırat-ı müstakim

Aktif Üyemiz
Buraya Onun Adını Yaz " ..... "
Kimin mi?..

Hani o, seni en çok üzenin, en kızdıranın adını...

Eşin belki... Belki de annen, baban…
Ya da kardeşin, komşun, en iyi arkadaşın...
Artık, seni inciten ve de “Kıymetlin” her kimse, işte onun…
Yaz adını buraya; “. . . . .” ve ekle;
“. . . . .” Öldü !.. Yok artık !
Ne bir daha bu eve gelecek, ne telefon edecek, ne de bir daha
karşılaşacağım onunla!
Artık “. . . . .” Yok!..
Öldü O... Hiç olmayacak bir daha...” de…



Bundan sonra da, aranızda geçen olayları düşün...
Hani seni çok inciten, üzen, kızdıran ve “Asla!..” dedirten her yaşanmışlığı…
Gör bak, nasıl bomboş ve anlamsız gelecek...
Ölümün değdiği her şey nasıl silikleşecek, nasıl artık fonda kalacak hayat!..
Aniden değişecek paradigmalar!..
“Neden?” diyeceksin…
”Neden kırdım ki onu?..”
“Şu üç günlük dünyada değer miydi?..”

Ve...

Tarifsiz bir şekilde sızlayacak yüreğin...
İşte bak dünya bir an!.. Bir varmış, bir yokmuş...
Giden asla geri gelmiyor ve insan “keşke” diye bir ömür boyu yürek sızılarıyla kalıyor sonra.
Böyledir ölüm... Ansızın gelir ve keskin bir bıçak gibi ayırıverir dünyaları…
Ve bizler, hep “ölecek yaşlarda” olduğumuz gerçeğini bile bile, görmezden gelir, hiç ölmeyecek gibi yaşarız...
Oysa geçen her saniye haykırır bize;
“Ölüm var, heeey!..”
Bir ebemkuşağıdır ölüm…
Her giden hep “sırma saçlı, badem gözlüdür” ya hani...

“. . . . .” Öldü diyerek işte, şimdi değiştir paradigmaları!..
Ve en bâdem gözlüne sımsıkı sarıl!.. Bırakma sakın!..
Bak, tik-taklıyor zaman;
“Ölüm var heeey!..”
İşte bu da, “Ölmeden Önce Ölmek” yani,
“Olmak” sırrındandır...
Ve bundandır; “Her vakit ölümü hatırlayın!”diye emredilmesi...
Sırra eren, hiç “keşke” demeyecek.
Ve..
Nasıl hayattayken öldürüp de gayrımızı, sıfırlıyorsak ona karşı içimizi, aklımızı, yüreğimizi…
Nefsimize de böyle yapmalı!.. Sıfırlamalı dâim...
Sınır dışı tüm arzu ve dayatmalarını, ölüm silgisiyle silivermeli…

Ölmeden Ölmeli!..

Ölmüş olan, hiç dünyaya tapar mı?.. “Şunu, şunu da isterim” der mi?..
Ölmüş olan, yalan, kötü söz söyler mi?..
Ölmüş olan, haset, zulüm eder mi hiç?..
Ölmüş olan, benlik davası güder, kin tutar mı?..
Ölmüş olan, incinir mi?..
Ölmüş olan, incitir mi hiç?..


??????

Gel(in), ÖLÜVER(elim)!.. Hadi!..



alıntıdır..
.
 

lal

Aktif Üyemiz
Nasıl hayattayken öldürüp de gayrımızı, sıfırlıyorsak ona karşı içimizi, aklımızı, yüreğimizi…
Nefsimize de böyle yapmalı!.. Sıfırlamalı dâim...
Sınır dışı tüm arzu ve dayatmalarını, ölüm silgisiyle silivermeli…

Ölmeden Ölmeli!..

Ölmüş olan, hiç dünyaya tapar mı?.. “Şunu, şunu da isterim” der mi?..
Ölmüş olan, yalan, kötü söz söyler mi?..
Ölmüş olan, haset, zulüm eder mi hiç?..
Ölmüş olan, benlik davası güder, kin tutar mı?..
Ölmüş olan, incinir mi?..
Ölmüş olan, incitir mi hiç?..
Rabbim razı ve hoşnut olsun emeğinize sağlık
 
Üst Alt