Gurbetteki ilk Öğretmen

ceylannur

Yeni Üyemiz
Gurbetteki ilk Öğretmen




Gecenin bir vakti telefonum çalıyor, kalkıyorum
nokkta.gif
Bir Hak dostu; ‘Bu gece, Muharrem’in ilk gecesi, Güllerin Efendisi’nin kutlu yolculuğu bu gece başladı, siz de bu geceyi uyku ile geçirirseniz halkı kim uyandırır, gündüz de oruçlu olmak lazım’ diyor ve kapatıyor telefonu
nokkta.gif



Kalkıp perdeyi aralıyorum
nokkta.gif



Soğuk kış rüzgârları uğulduyor dışarıda
nokkta.gif
Siyah bulutlar oradan oraya koşturuyor
nokkta.gif
Göklerde yolculuk var
nokkta.gif



Saate bakıyorum
nokkta.gif



Dört suları
nokkta.gif



‘Bu adam geceleri hiç uyumaz mı Yarabbi?’ diyorum
nokkta.gif



ALLAH’ın ne kulları var!


Şu soğuk kış gecelerinde, yüreklerinden fışkıran ışıktan kanatlarla seccadelerinin üzerinden nurlu ufuklara kanatlanan, gündüzleri de, sırtlarındaki hırpani elbiselerle halkın arasında dolaşan bu derviş ruhlu kullar, mahallelerin manevi bekçileri gibi görev ifa ediyorlar
nokkta.gif



Gecenin sırtını sabaha dayadığı bir anda beni uyandıran bu telefonda, zamanı başlatan adımların ayak seslerini duyuyorum
nokkta.gif



Mekke ile Medine arasında nice kervanlar gelmiş gitmiş, nice ayaklar o kumlarda yürümüş fakat hepsi çöl rüzgârlarıyla silinip gitmişti
nokkta.gif



Ama bu adımları zaman silemeyecek, fırtınalar örtemeyecekti
nokkta.gif



Daha bir yıl önce Güllerin Efendisi tarafından İslam’ın ilk öğretmeni olarak Medine’ye gönderilen genç muallim Mus’ab, bir gece vakti yetmiş iki öğrencisiyle çöl keklikleri gibi ay ışığında parlayan Akabe Tepesi’ne konarak, Medine’nin anahtarlarını Güllerin Efendisi’ne sunmuştu
nokkta.gif



Medine’nin kerpiç evleri, genç Mus’ab’ın, iman ışığı ile kandil kandil aydınlanmaya başlamıştı
nokkta.gif



Kapı kapı dolaşmış, ev sohbetleri yapmıştı
nokkta.gif



Bir gün bahçede yeni öğrencileri ile birlikte otururken Sa’d bin Muaz öfkeyle gelmiş ve acilen Medine’yi terk etmesini istemişti
nokkta.gif



“Ne olur beni bir dinleyin anlattıklarım hoşunuza gitmezse, giderim” demişti
nokkta.gif




Sad’ın Müslüman olması Medine’de Ömer coşkusu meydana getirmiş ve bütün şehir, gün batımına kadar Müslüman oluvermişti
nokkta.gif



Bir vakitler Mekke gençlerinin göz bebeği Mus’ab, şimdi yetmiş öğrencisiyle ay ışığının aydınlattığı Akabe Tepesi’nde Güllerin Efendisi’nin huzurundaydı
nokkta.gif



Mutluluğu yüzünden okunuyordu
nokkta.gif



Genç, ihtiyar, çocuk, kadın hepsi birden;


‘Gel Ya Rasulullah! Bahardır, bekliyoruz yıllardır,’

diye yalvarıyorlardı…


Ve Medine Müslümanlara hazırdı
nokkta.gif
Büyük dava Mus’ab’la merkezden muhite sıçramıştı
nokkta.gif


O kutlu buluşmadan sonra Mekke kumrularını birer ikişer Medine ufuklarına doğru uçurmaya başlıyor ve kutlu kervanlar, kandil kandil yanan Yesrib’e doğru akıyordu
nokkta.gif


Yollarda göç vardı
nokkta.gif
Kutlu kervanlar yollardaydı
nokkta.gif


Bütün zamanların en kutsal göç hareketiydi bu
nokkta.gif


Işık süvarileri, ateş böcekleri gibi gündüzleri saklanıp, geceleri yol alıyordu
nokkta.gif


Boş evlerin kapılarının, çöl rüzgarlarında hazin sesler çıkardığı Mekke, her geçen gün boşalıyordu
nokkta.gif


Muharrem Ay’ı geldiğinde Güllerin Efendisi’nin yanında sadık dost hazreti Ebu Bekr ve Hazreti Ali’den başka Mekke’de kimsecikler kalmamıştı
nokkta.gif


Bir telaş sardı Mekkelileri
nokkta.gif


“Bölük bölük gittiler… Artık ne pahasına olursa olsun onu öldürmeliyiz, onun gitmesine izin veremeyiz”





Plan tamamdı
nokkta.gif
Her kabileden bir genç elinde mızrakla Güllerin Efendisi’nin kapısının önünde duracak, çıkar çıkmaz hepsi birden üzerine üşüşeceklerdi
nokkta.gif


Muharremin ilk gecesiydi
nokkta.gif


ALLAH Rasulu yatağına Hazreti Ali’nin yatmasını istedi
nokkta.gif


Hazreti Ali hiç tereddüt etmeden bir gül yatağına uzanır gibi uzanıverdi ölüm yatağına
nokkta.gif


Güllerin Efendisi, Yasin Suresi’ni okuyarak çıktı kapıdan
nokkta.gif


Karanlıkta gölgeler…

Üzerlerine toprak serperek geçti gitti aralarından
nokkta.gif


Gün ışıdığında her şeyi fark ettiler
nokkta.gif


Her tarafı didik didik aradılar
nokkta.gif
Bakmadık delik bırakmadılar
nokkta.gif


Yok… Yok…

İki kutlu yolcuyu saklayan mağaranın kapısına kadar geldiler
nokkta.gif


Örümceğin ağ bağlamış, güvercinin yuva yapmış olduğunu gördüler
nokkta.gif





‘Örümcek, ne havada, ne suda, ne yerdeydi…

Örümcek ‘Hakkı görmeyen gözlerdeydi!’

Üç gün sonra mağaradan çıkıp, Medine’nin yolunu tutular
nokkta.gif


Mekke atlı- yaya peşlerindeydi
nokkta.gif


Cihanın en merhametli medeniyetine beşiklik edecek olan Medine ufukları can atıyordu Güllerin Efendisi’ne kavuşmaya
nokkta.gif


Medineli çocuklar “bir ay doğdu üzerimize” türküsünü söylemeye hazırlanıyor, incecik hurma dalları çöl rüzgarlarında heyecanlı ve telaşlı sağa sola salınıyordu
nokkta.gif






Ve Veda Tepesi’nden bir ay doğuyor Medine’ye
nokkta.gif
Medine ışık sağanağında yıkanıyor
nokkta.gif
Yuları omzuna bırakılmış olan Kusva, Medine sokaklarında geviş getirerek ilerliyor
nokkta.gif


Gül devri başlıyor Medine’de
nokkta.gif


İlk iş mescit…

Bilal-i Habeşi günde beş defa Medine minaresine, Güllerin Efendisi de ipek sesiyle mescidine can veriyor
nokkta.gif


Bir gün Medine mescidinde bir köşede eski püskü elbiseler içinde oturuyordu
nokkta.gif


Güllerin Efendisi mahzun oldu
nokkta.gif
‘Şu Mus’ab’a bakın! Bir zamanlar Mekke’de anne babasının yanında ondan rahatı yoktu
nokkta.gif
Mekke’de herkes ona bakar, imrenirdi
nokkta.gif
Ama o ALLAH sevgisini tercih etti
nokkta.gif


Medine’nin, iklimine, suyuna alışamamışlardı Muhacirler
nokkta.gif


Mekke, Muhacirlerin burnunda tütüyordu
nokkta.gif


Bir araya geldiklerinde gizli gizli Mekke türküleri söylüyor, gönülleri doğdukları topraklara akıyordu
nokkta.gif


Güllerin Efendisi duydu olanları
nokkta.gif
Ellerini kaldırarak; ” ALLAH’ım! Mekke’yi sevdirdiğin gibi Medine’yi de sevdir” diye dua etti
nokkta.gif






Mekkeliler intikam peşindeydi
nokkta.gif


Bedir’den sonra sıra hep ürpertilerle anılacak olan Uhut’a gelmişti
nokkta.gif


Sancak, genç muallim Mus’ab’taydı
nokkta.gif
Sırtında Güllerin Efendisi’nin cübbesi…


Önünde oluşturulan etten duvar parça parça oluyor ve kılıçlar Güllerin Efendisi’ne kadar erişiyordu
nokkta.gif


O gün, başta şehitlerin efendisi Hazreti Hamza olmak üzere nice yiğitler doğranmış, Müslümanların onuru kırılmıştı
nokkta.gif


Gökçek yüzü çok benzediğinden bir müşrik, Güllerin Efendisi sanarak Mus’ab’a saldırmış, kılıç darbesiyle bir ağaç dalı budar gibi budamıştı sağ kolunu
nokkta.gif
Sancağı sol eline almış, o da bir dal gibi kopunca, kopuk kollarıyla bağrında tutmaya çalışırken, yere yıkılmıştı
nokkta.gif


Gün guruba doğru koşarken Güllerin Efendisi; önünde duran sancaktara; ‘Mus’ab’ diye seslenmiş, o garip adam geriye dönerek ‘ben Musab değilim’ diye cevap vermişti
nokkta.gif


Halbuki tıpkı Mus’ab’tı
nokkta.gif


Mus’ab, daha savaşın ilk saatlerinde düşmüş, bir melek onun suretine girerek sancağı gün boyunca taşımıştı
nokkta.gif


Sokaklardan geçerken kızların, kadınların kapı ve pencerelere çıkarak “Mus’ab geçiyor!” diye bir birlerine seslendikleri, güzelliği dillere destan, ışık süvarilerinin öncüsü genç öğretmen, kızgın kumlara başını saklamış öylece yatıyordu
nokkta.gif


Güllerin Efendisi yanına gelerek;

“Müminlerden öyle yiğitler vardır ki ALLAH’a verdikleri sözü yerine getirip sadakatlarını ispat ettiler…”





ayetini kanlı yanaklarından süzülen göz yaşları içinde okumuş ve;


” Biliyor musunuz Mus’ab neden yüzünü saklıyor? Müslüman olduğunda beni hep koruyacağına söz vermişti, “gözlerimin önünde ona bir şey olursa dayanamam, ALLAH bana sorarsa ‘Mus’ab! Neden sözünde durmadın’ ben ne cevap veririm” diyerek, başını sakladı
nokkta.gif
’ demişti
nokkta.gif


Üzerindeki elbise, bir ağaç gövdesi gibi budanmış kanlı bedenini örtmüyordu
nokkta.gif
Güllerin Efendisi; ” Başını örtün ayaklarına da ızhır otu koyun” buyurdular
nokkta.gif


Gecenin bir vakti telefonum çalıyor, kalkıyorum
nokkta.gif


Bir Hak dostu;

‘Zamanı başlatan adımlar bu gece atılmaya başladı’





diyor
nokkta.gif



Kalkıp perdeyi aralıyorum
nokkta.gif


Soğuk kış rüzgârları uğulduyor, dışarıda
nokkta.gif
Gökte bulutlar, kutlu kervanlar gibi koşturuyorlar
nokkta.gif
Medine’den kanatlanan kumrular uçuşuyor ufuklarda
nokkta.gif
Yollarda yine ışık süvarileri
nokkta.gif


Gökçek yüzlü Mus’ab’ın öğrencileri Asya’ya, Afrika’ya, Buzullara yeni bir medeniyet inşası için koşuyorlar
nokkta.gif


Çünkü medeniyetlerin mimarları muhacirlerdir
nokkta.gif


"KİŞİ SEVDİĞİ İLE BERABER"SE BEN SENİNLEYİM
nokkta.gif
nokkta.gif
nokkta.gif
nokkta.gif
nokkta.gif

 
Üst Alt