Ölür müsün? Öldürür müsün! | İskender PALA

ceylannur

Yeni Üyemiz
ÖLÜR MÜSÜN ÖLDÜRÜR MÜSÜN

Vaktiyle köylünün biri hacca gitmiş.Tabi dönüşte eşedosta,hısm akrabaya hediye getirmek adetten..Herkese miktarınca hediyeler aldıktan sorna köyün ağasını da hatırlamış.Hediye konusunda uzun müddet karar verememişsede "Ağamız,başımızın tacıdır,efendimizdir;ona götüreceğim hediye kendime alacağımdan aşağı olmamalıdır." diye düşünerek hacılar adetince bir şişe Zemzem doldurup bir faniye yetecek kefenlik bez kestirmiş.Dönüşte yol yordamınca hediyelerini sunmak için ağanın eşiğine yüz sürmüş.Gelin görün ki ağanın kahyası,bu durumdan hoşlanmayarak hediyeleri suratına fırlatmış:
-Be adam!Hiç böyle hediye olur mu? Ben böyle bir hediyeyi şimdi ağaya nasıl takdim ederim?
Köylü ısrar etmiş:
-Canım kahya,elçiye zeval olmaz;sen hemen bunları odasına götür.Ben bunları bin bir emekle ta Hicaz'dan getirdim.
Biraz tartışmadan sonra kahya razı olmuş ve elinde hediye bohçası ile ağanın huzuruna girip meramını şöylece arz etmiş:
-Ağam! Sersemin biri Hicaz'dan size kefenlik bez ile gasil suyunuza katılmak üzere Zemzem getirmiş.Şimdi söyleyin ölür müsünüz;öldürür müsünüz?!..."

 
Üst Alt