Osmanlı düşmanlığına birkaç örnek

MURATS44

Özel Üye
Sultanlara dua

Sual: Bir çok müslüman sultan ve halife gelip geçmiştir. Kimi iyi işler, kimi kötü işler yapmıştır. Onlara itaat gerekir mi idi? Onları kötülemek caiz midir?
CEVAP
Müslümanların sultanına itaat ve iyi dua etmek, Ehl-i sünnet itikadındandır. Fıkıh kitaplarında yazdığı gibi, sultana beddua etmek doğru değildir, iyi dua etmek gerekir. (R.Nasıhin)
Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Eğer emirlerinize sövmeseydiniz, Allahü teâlâ üzerlerine ateş yağdırıp onları mahvederdi. Fakat kötü sözleriniz yüzünden bunu yapmıyor.) [Deylemi]

(Sultanı zelil etmeye çalışanı, kıyametten önce Allahü teâlâ zelil eder.)
[Deylemi]

(İdarecilerinize kötü dua etmeyin! Çünkü onların iyiliği sizin iyiliğiniz, kötülüğü sizin kötülüğünüz demektir.)
[Şirazi]

(Sultana iyilik dileyen ve dua eden, hidayet bulur. Beddua eden ve iyilik dilemeyen, dalalete düşer.)
[Deylemi]

(Her mazlum, sultana iltica eder. Adalet yaparsa ona ecir, diğerine şükür, zulmederse ona vebal ve tebâya da sabır düşer.)
[Beyheki]
 

MURATS44

Özel Üye
Halife seçiminde şu'ra ve tayin usulü

Sual: Osmanlılarda halife seçimi dine aykırı değil mi idi? Halifenin oğlunu tayin etmesi saltanat değil midir? Niye Hazret-i Ömer gibi şu'raya havale edilmemiştir?
CEVAP
Osmanlıların halife seçme usulü, Hazret-i Ebu Bekir'in ictihadına göre idi. O tayinle yerine halife seçmiştir. (Yerime Ömer halife olsun) demiştir. Hazret-i Ömer de, yerine tek kişiyi seçmek istemiştir; (Eğer Ebu Ubeyde bin Cerrah hayatta olaydı, onu halife tayin ederdim. Çünkü Resulullah ona “Ümmetin emini” buyurmuştu) demiştir. Bu da gösteriyor ki, halife kendisinden sonrakini tayin edebilir. Yine Hazret-i Ömer’e, oğlunu halife bırakmasını istediklerinde Hazret-i Ömer, (Halifelik ağır bir yüktür. Bir aileden bir kurban yeter. Oğlumun da kurban gitmesine razı olamam) buyurmuştur. Oğuldan halife olmaz veya tayinle halife olmaz dememiştir. Zaten böyle bir şey uygun olmasaydı, her biri bir Müctehid olan eshab-ı kiram, yerine oğlunu halife yap diye teklif etmezlerdi.

Eshab-ı kiramın tamamının Cennetlik olduğu âyet-i kerime ve hadis-i şeriflerde açıkça bildiriliyor. Peygamber efendimiz ayrıca bazılarına (Sen Cennetliksin) diye ikramda da bulunmuştur. Aşere-i mübeşşere denilen on zatın da, ikram olarak ismen Cennetlik olduğu bildirilmiştir. Hazret-i Ömer, şu’raya Cennetle müjdelenenleri seçmiştir. Şu’raya seçilenler şunlar idi:
1- Osman bin Affan,
2- Ali bin Ebi Talib,
3- Talha bin Ubeydullah,
4- Zübeyr bin Avvam,
5- Sad bin Ebi Vakkas,
6- Abdurrahman bin Avf.

Aşere-i mübeşşereden ikisi (Hazret-i Ebu Bekir ile Ebu Ubeyde bin Cerrah hazretleri) vefat etmişti. Biri kendisi, öteki de Said bin Zeyd idi. Hazret-i Ömer, bu zatı, amcasının oğlu olduğu için şu'raya dahil etmemişti. Hatta kendi oğlunu, halife olmamak şartı ile, şu’rada oy kullanmak için seçmişti.

Hazret-i Ömer, ictihadına göre aranılan şartlara haiz birini tam seçemediği için halife işini şu'raya havale etmiştir. İctihadında aradığı şartlar tam yerine gelse idi, Hazret-i Ebu Bekir gibi o da birisini tayin ederdi. Nitekim hayatta olsaydı bu ümmetin emini Ebu Ubeyde bin Cerrah hazretlerini halife tayin edeceğini bildirmişti.

Peygamberlerden sonra insanların en üstünü olan Hazret-i Ebu Bekir'in ictihadına uyup, onun tayin usulünü kabul eden Osmanlı sultanlarına dil uzatmak doğru olmaz. Osmanlı sultanları şehzadeleri özel eğitimle yetiştiriyorlardı. Rastgele bir oğlunu yerine tayin etmiyordu.

Hazret-i Ebu Bekir'in üstünlüğü ile ilgili üç hadis-i şerif meali:
(Ebu Bekir, insanların en üstünüdür. Yalnız Peygamber değildir.) [Deylemi]

(Ebu Bekir’i sevmek ve ona şükretmek her mümine vacibdir.)
[Deylemi]

(Cebrail aleyhisselama, Ömer’in üstünlüklerinden sordum. Onun kıymetini, Nuh aleyhisselamın Peygamberlik zamanı kadar
[950 yıl] anlatsam, bitiremem. Bununla beraber, Ömer’in bütün kıymetleri, Ebu Bekir’in kıymetlerinden birisidir, dedi.) [Ebu Ya’la]

Böyle bir zatın usulünü uygulayan Osmanlıyı tenkit etmek çok yanlıştır.

Halife seçmek
Sual: Hazret-i Ebu Bekir’in, kendisinden sonra gelecek halifeyi seçmesi, eğer dinimizin emri ise, niye Hazret-i Ömer, bir halife seçmeyip de, bu işi şûraya havale etmiştir?
CEVAP
Dinimizin emri ictihad etmektir. Her halife, nasıl ictihad ederse, o ictihadı sahih olur. Yerine birini seçme yetkisi olduğu gibi, şûraya da havale etme yetkisi vardır.

Hazret-i Ömer’in, kendisinden sonra gelecek olan halifeyi seçme yetkisi varken, o, bu yetkisini kullanmamıştır. Oğlunu halife bırakmasını istediklerinde, (Halifelik ağır bir yüktür. Bir aileden bir kurban yeter. Oğlumun da kurban gitmesine razı olamam) buyurmuştur. İsteseydi halife seçerek, oğlunu da kendisi gibi kurban ederdi. Yani halife seçerdi. Mesuliyeti çok diye, oğlunu halife olarak tayin etmeyip, bu önemli vazifeyi şûraya havale etmiştir.

Yaralanıp şehit olmadan önce, Hazret-i Ömer, (Ebu Huzeyfe'nin azatlı kölesi Sâlim olsaydı, hilâfeti şûraya havale etmez, onu halife yapardım) buyurmuştur. (Hindiyye)

Osmanlı halifeleri de, Hazret-i Ebu Bekir’in usulüyle kendilerinden sonra gelecek halifeleri tayin etmişlerdir. (Osmanlının halife tayin usulü saltanattır) diyerek Osmanlı halifelerine dil uzatanlar, Hazret-i Ebu Bekir’e de dil uzatmış oluyorlar.
 

NuSReT

Aktif Üyemiz
Bu memlekete tarih boyunca hizmet edip, dış güçlerin çıkarlarına rağmen hizmet eden her kim varsa hep kötülendi, günümüzde de kötülenmeye devam ediyor.

İçimizdeki hainlerde bunun bir parçası. en son ,

Zulüm 1453 te başladı..... diyerek Fatihi ve Fethi kötüleyenler hala var. Doğru söylediler çünkü bu lafı söyleyenlere karşı alınmış zaferdi. Çekemiyorlar ve hala kabul edemiyorlar.

Kabul edemeselerde İstanbul kıyamete kadar müslüman yurdu olarak kalacaktır Allah'ın izniyle.
 

Adilbey

Aktif Üyemiz
Osmanlı ve Türk düşmanlığı bitmez. Tarih boyu bu düşmanlık vardı ve kaybeden hep düşmanlar oldu. Ne Türklüğe zarar verebildiler ne de İslama. Her zaman da böyle olacak inşaallah.
 

VuSLaT

Yönetim
Yönetici
Allah razı olsun, emegıne saglık..
Çok değerli bir konu, cevaplar çok aydınlatıcı,, zaten Osmanlı'nın saltanatını çekemedikleri için nerden vuracaklar.ya iftira ya kumpas, yada algı yaparak, ama şunu unuttular, öyle bir iman vardıki onu düşünmediler. Dünya var olduğunca, Osmanlı'nın izleri onları rahatsız etmeye devam edecektir inşallah...
 
Üst Alt