Salname

BULUT

Aktif Üyemiz
Yönetici
Şevket Dağdeviren'in 1892 tarihli Edirne Salnamesi
Şevket Dağdeviren'in 1892 tarihli Edirne Salnamesi
Salname ( سالنامه :salname), Osmanlı Devleti'nde resmî ve özel kurumlar tarafından bir sene boyunca gerçekleşen olayları topluca göstermek üzere hazırlanan yapıtlardır.

Osmanlı dönemi tarihi ve edebiyatı üzerine araştırma yapmak isteyen araştırmacılar için önemli sosyal bilimler kaynaklarındandır. Batı dünyasında bu türün karşılığı yoktur ancak salnamelere paralel olarak almanaklar mevcuttur.

Osmanlı devletinin son devlet salnamesi 1918 tarihini taşır. Salname geleneği, cumhuriyet döneminde 1925-1941 arasında önce "Devlet Salnamesi", daha sonra "Devlet Yıllığı" adı ile çıkarılan yayımlarla sürdürülmüştür.

Devlet, nezaret ve vilayet salnameleri şeklinde üçe ayrılan resmî nitelikli salnamelerin dışında özel nitelikli salnameler yayımlanmıştır.

Örneğin bir gazetenin veya derginin salnameleri o derginin veya gazetenin biraz genişçe bir fihristi niteliğinde olabiliyordu.

Osmanlı döneminde, Arapça, Türkçe-Boşnakça, Türkçe-Fransızca, Türkçe-Rumca, Rumca, Ermenice, Ermeni harfli Türkçe, Karamanlıca ve Arapça olarak yayınlanmıştır.


Salnameler, imparatorluk topraklarında pek çok halkın yüzyıllarca birlikte yaşamaları, aynı kaderi paylaşmaları, Osmanlı yönetiminin başarı ve zaafları ile bunlardan ders çıkarılmasına yönelik özel ve önemli bilgiler içermektedir.

Salnameler 1846 - 1847 yılından 1879 - 1880 yılına kadar litografya (taş baskı) yöntemiyle basılmış, 1880 -1881 yılı salnamesinden itibaren tipografi (düz yazı) yöntemi uygulanmıştır.

İçindekiler

Sözcüğün kökeni​

Sâlname sözcüğü, Türkçeye Tanzimat'tan sonra girmiştir. Farsça "sene" anlamına gelen "sâl" ile yine Farsça "mektup, kitap" anlamına gelen "nâme" sözcüklerinin birleşmesiyle oluşur. Günümüzdeki Türkçe karşılığı "yıllık"tır.


Batı dillerinde, sâlnâme ya da yıllık karşılığında Annus, Annale, Almanach ve Year Book sözcükleri kullanılır.

Salname sözcüğü "Almanak" ve "Takvim" ile karıştırılmaktadır. Herhangi bir şeyin doğru yerini gösterme anlamı taşıyan takvim, günlerin, ayların, mevsimlerin, yılların ve bayramların cetvelidir. Almanak ise anlamca salnameye çok yakın olmakla beraber halka hitap etme zorunluluğu dolayısıyla ev yönetimi ve oyunları, sağlık öğütleri, fıkralar ve mizahi resimler gibi çok farklı konulara yer veren yıllıklardır.

İlk salnameler​

İlk Osmanlı devlet salnamesi Sultan Abdülmecid döneminde Sadrazam Mustafa Reşid Paşa'nın girişimiyle Ahmed Vefik Paşa tarafından hazırlanmış ve Sâlnâme-i Devlet-i Aliyye-i Osmâniyye adıyla 1847'de yayınlanmıştır. Batı'da büyük ilgi uyandıran salname, Fransız şarkçısı Bianchi tarafından aynı yıl içerisinde Fransızcaya tercüme edilerek Fransız Şarkiyat Dergisi Journal Asiatique'te bölümler halinde yayımlanmıştır.

Bir başka kaynağa göre ilk salname, "19. yüzyıl ortalarında bir kayda göre Ahmet Vefik Paşa'nın,bir başka kayda göre Sadrazam Reşid Paşa'nın teşviki ile Abdülhak Molla tarafından" düzenlenmiştir.

1847 yılında yayınlanan bu ilk salnameden farklı olarak, 1848 ve 1849 yıllarına ait salnamelerde imparatorluğun bütün kazalarıyla gösterildiği eyaletlerin yönetsel bölüşümlerinin tabloları, gayr-ı müslimlerin her vilayet ve kazadaki dinsel temsilcilerini gösteren cetveller ve namaz zamanlarını gösteren takvimler eklenmiştir.

Salname türleri​

Devlet salnameleri​

1847 yılında 175 sayfa olarak yayınlanan ilk devlet salnamesinden sonra düzenli olarak çıkarılan Devlet Salnameleri her yıl gelişmiş ve hacimce büyümüştür. Özellikle 1878'den sonra daha mükemmel hale gelmişler, konu ve içerik bakımından genişletilmişlerdir. Başlangıçta yüz küçük sayfa olarak hazırlanan salnamelerin sayfa sayıları gittikçe sekiz yüz dokuz yüz sayfayı bulmaya başlamıştır. Devlet Salnameleri, 1899'a kadar Maarif Nezareti (Milli Eğitim Bakanlığı) tarafından çıkarılmış; Memurin-i Mülkiye heyetine bağlı "Sicill-i Ahvâl-i Memûrîn" dairesi tarafından düzenlenmiştir.


1847-1880 arasındaki 35 nüsha taş baskı, diğerleri matbaa harfleriyle basılmıştır. 1913-1916 yılları arasında salname hazırlanmamıştır. 1917-1918 yıllarını kapsayan Osmanlı Devletinin son salnamesi 1918'de yayınlanmıştır. Devlet Salnameleri Osmanlı döneminde 68, Cumhuriyet döneminde de 3 adet olmak üzere toplam 71 adettir. 1929 yılında bu yayınlar Devlet Yıllığı adıyla çıkarılmaya devam etmiştir.

Vilayet salnameleri​

Devlet salnamelerinin faydası görüldükten sonra, vilayet ve nezaret salnameleri çıkarılmaya başlanmıştır. İlk vilayet salnamesi 1866 yılında basılan Bosna Vilayet Salnamesi, sonuncu ise 1922 yılında basılan Bolu Livası Salnamesi'dir. 1866 - 1922 yılları arasında 527 Vilayet Salnamesi yayınlanmıştır. Bu salnamelerde vilayetin coğrafi konumu, ziraat, hayvancılık, üretim, nüfus, hizmet birimlerinin durumu, siyasal olaylar, okullar, hastaneler, camiler, tekkeler, hamamlar, yollar, ormanlar gibi birçok konu ile ilgili bilgiler bir araya getirilmiştir. Her yıllıkta vilayetin yönetimsel dağılımı, memurların listesi, ziraat ve sanayi ürünlerinin çeşitleri ve miktarları istatistiklerle gösterilmiş, eğitim kurumları ile öğrenci sayıları ayrıntılı biçimde toplumun hizmetine sunularak günümüze kadar değerli kaynaklar olarak kalmıştır.

Bazı vilayetler 1 salname çıkarırken, Halep 35, Hudavendigar 34, Suriye 32, Konya 30 ve Edirne 28 salname yayınlamıştır.

Resmî kurum ve kuruluş salnameleri​

Resmî olarak bakanlıklar (nezaretler) tarafından çıkarılan ilk salname 1865 yılında Salname-i Askeri başlığını taşır; ordu teşkilatı, kadrolar, zabitlerin adları, nişanları gibi bilgiler içeren Salname-i Askeri 17 adettir. Bahriye Salnamesi, Hariciye Salnamesi, İlmiye Salnamesi, Maarif Salnamesi resmi kurum ve kuruluş salnamelerinin örneklerindendir. Son resmî salname 1929 yılında yayınlanan Türkiye Salnamesi'dir; bu tarihten sonra bu yayınlar "devlet yıllığı" adını almıştır. Resmî kurum ve kuruluşlara ait salnamelerin sayısı 77'dir.

Özel konulu ya da kişi ve kuruluş salnameleri​

Özel salnameler daha çok "almanak" özelliği gösterir. Genellikle bol resimli olup içindeki konular çok çeşitlidir.

İlk özel salname, Ali Suavi tarafından Paris'te çıkarılan "Türkiye Fi Sene 1288 adlı salnamedir. İkincisi 1872, üçüncüsü 1873 tarihini taşır. Bu tarihten sonra çıkıp çıkmadığı bilinmez. Ali Suavi bunlarda Osmanlı Devleti'nin coğrafi durumu, nüfusu, zirai ve sınai üretimi, kara ve deniz yolları, ticaret gemileri ve limanları, para ve ölçü birimleri ve şirketler hakkında bilgi vermiştir.

Türkiye'de çıkarılan ilk özel salname ise Salname-i Hadika adıyla 1873 yılında Ebüzziya Tevfik Bey tarafından basılmıştır. Bu yayın çok başarılı olmuş ve halkın geniş ilgisini çekmiştir.

En son yayınlanan özel salname, 1928 tarihli Mu'allim Almanağı'dır. 1873 - 1928 yılları arasında 26 adet özel salname basılmıştır. Sedat Simavi'nin Diken ve İnci Salnamesi, Ahmet İhsan Tokgöz'ün Salname-i Servet-i Fünün, Zekeriya Sertel'in Resimli Yıl önemli özel salnamelerdendir.

Resmî ya da özel kurum ve kuruluş nevsalleri​

Yeni yıl, yılbaşı karşılığında kullanılmış olan "nevsâl" sözcüğü de "sâlnâme" gibi Farsça'dır. Salnameler dışındaki yıllıklar içinde ayrı bir yeri olan nevsaller çok çeşitli konularda hazırlanmıştır. İlki 1880 tarihli Rebi-i Ma'rifet, sonuncusu ise 1925 tarihli Milli Nevsal olmak üzere toplam 55 adet nevsal yayınlanmıştır.

Takvimler​

Salnamelerden farklı olarak bir yılın aylarını, günlerini sayılarını gösteren cetvel ya da defter niteliğinde yayınlardır.
 
Üst Alt