Seyyid Abdulkadir Geylani Hazretleri'nden

nefsimutmainne

Aktif Üyemiz
Seyyid Abdulkadir Geylani Hazretleri'nden

Nefs

BİRİNCİ DAİRE: Emmare'dir.

Nefs-i emmare'nin dairesi, daire-i su'idir, yani kötülüklerin meydana geldigi dairedir ki, bunda küfrün sıfatlan, inadın nitelikleri mevcuddur.Örnek olarak: Birisi rüyasında domuz veya köpek, fil veya akrep, yilan veya fare, ya da pire, bit ve-benzeri hasereden birini veyahut eşekgillerden bir hayvanı veya içki, tütün, afyon ve benzeri uyusturucu maddelerden birini ya da bunlara benzer meyhane, bulanık durgun su, bulanik akar su gibi bir sey gorecek olursa, bu, NEFS-I EMMARE'nin özelliklerinden bazısıdır. Insan bu sıfatlardan biriyle vasıflanınca, artik nefsinin hevesine uymuş olur. Bunun igin, onun riyazete ve nefs-i tasfiyeye, zikirle meşgul olmaya ihtiyaci vardir. Böylece bu daireyi birinci isim, usullerden birincisi olan LA ILAHE ILLALLAH ismiyle "kesip atsın..

Emmare dairesinde domuz, haram sıfatıdır. Köpek gazap sıfatıdır. Fil kendini beğenmişlik sıfatıdır. Yılan, fitne ve fesat doğuran dilin sıfatıdır. Maymun, ikiyüzlülük ve koğuculuk sıfatıdır. Akrep, azab sıfatıdır. Fare, halka kapalı, Allah'a ise malum olan bir takım fiillerin sıfatıdır. Aynı zamanda fareyi gören kimsenin nefsanî heveslerine uyduğu ve onların peşinde koştuğu yorumu çıkarılır. Pire, bit ve benzeri haşere ve parazitler, dînen mekruh kılınan şeylerin irtikab edildiğtne delalet eder. Eşek, yarar sağlamıyan bir işe başlandığına ya da başlanacağına yorumlanır. Çöplük, dünyaya meyletmenin sıfatıdır. îçki içmek, haram işlemenin sıfatıdır. Sadece içki görüp onu içmemek, haram şeyleri elde etmeyi tasarladığına delalet eder.

Meyhane görmek, kalbin fasit fikirlere bağlı bulunduğuna. yorumlanır.

İKİNCİ DAİRE: Lev vame'dir.

Bunun mana alemindeki ahvalini şekillendirecek olacak Şey'in. sığır, deve, bal, güvercin, tavuk, bal arışı va benzer; hayvanları örnek olarak verebiliriz. Cansız varlıklardan ise. pişmiş yemekler, meyveler ve benzeri gıda maddelerini gösterebiliriz.

O halde (mana aleminde) dikişli bir elbise veya çıplak bir at veya ışığı olmayan bir mum veya fırın, dükkan veya buna benzer bir takım binalar veya saraylar, evler ya da bunlara benzer, şeker, bal ve bir takım meşrubat gören kimse DAÎRE-Î LEVVAME'de bulunuyor demektir.

însan bu sıfat ve hayallerle vasıflanmış bulunur; Şimdi NEFS-Î LEVVAME'nin dairesinin halini şerh ve beyan edelim: Koyun, helal nesnenin sıfatıdır. Sığır, insanın menfaatinin sıfatıdır. Deve, eziyet ve cefaları yüklenmenin sıfatıdır. Nitekim Peygamber (A.S.) Efendimiz bir hadfclerinde buna işaretle buyurdu ki:

"Mü'minin şartı, eziyet ve cefalara katlanmak ve başkasına eziyet etmeyi terketmektir."

Balık, helal kazanmanın sıfatıdır. Tavuk, güvercin ve benzeri hayvanlar helal mal ve kazanca delalet eder. Bal ansı övgü değer ahlaka delalet eder. Pişmiş yemekler, kişinin karakter ve nefis yapışma delalet eder. Meyve, nefsi söz konusunda ıslah edip onu ihlasa ve bulanık şeylerden kurtarmaya delalet eder. Evler ve dükkanlar, nefsin sükunet bulduğuna dalalet eder.

ÜÇÜNCÜ DAÎRE: Mulhime

insan mana aleminde kadın, dinsiz, çıplak, hak ve hakikatı muannidane inkar eden rafizîler, kızılbaşlar, sakalı tıraşlı . topal, dazlak ve köse, bıyık ve saçtan metruş, dilsiz, köle. sarhoş, alçak ve namerd, yol kesici mütecaviz, şaklaban, güreşçi, gece sokaklarda gezip tozan, ihtikar yapan, dellal, kasap, şaşı, a'ma, def çalan, maymun oynatan gibi noksan bir kimseyi görecek olursa, bu onun MÜLHEME mertebesinde bulunduğuna işarettir.

Şimdi de bu dairede olanları açıklamaya geçiyoruz: Mana, aleminde bir kadın görmek kişinin aklının noksanlığına delalet eder. Allah'ı inkar eden birini görmek, kişinin dininin noksanlığına; sapık, rafızî ve kızılbaş gibi güruhları görmek, kişinin mezhebinin noksanhğına delalet eder. Sakalı kesik ya da tamamen metruş kimseyi görmek, kişinin dinî bilgisinin noksanlığına delalet eder. Topal görmek, hakka davet edildiği halde ona uymamaya; köse görmek, Allah'ın emrini yerine getimemeye; a'ma görmek, şahitliği inkara; sağır görmek, şeriatı dinlememeye; dilsiz görmek, hak ile konuşmamaya; siyah köle görmek başkasının ayıbını yüzüne karşı söylemeye; dazlak kafalı görmek, sünneti terketmeye; sarhoş ve esrarkeş görmek, mecazî aşka; kumarbaz, şaklaban, güldürücü, hikayeci görmek ibadeti terkedip, harama yüz çevirmeye; hırsız görmek. ibadeti gösteriş olsun diye yapmaya; dellal görmek, gözü başkasının namusundan men'etmemeye delalet eder. Kasap, görmek kalb katılığının sıfatıdır. Şaşı görmek, sapıklığa delalet eder.


DÖRDÜNCÜ DAİRE: NEFS-İ MUTMAİNNE

Bu daire, kamil mutmainnenin sıfatlanndan ibarettir. Bu akımdan mana aleminde Kur'a.n-ı kerîmi sünnete uygun şekilde okuyanları, peygamberleri, hükümdarları, bilginleri, Şeyhleri, hakimleri, Ka'be ve Medine'yi, Kudüs'ü, cami' ve mescidleri, medrese ve salih kişilerin toplantı yerini görmek; bunlardan başka ok, yay, kılıç, hançer, bıçak, silah, kitap ve benzeri şeylerle karşılaşmak:, MUTMAÎNNE DAÎRESÎ'ne delalet der. Bundan kurtulmanın çaresi, HAKK ÎSMÎ'ne başlar devam etmektir. HAKK ismi, ism-i evveldir, doksan dokuz ismin önünde gelir.

Mürid mana aleminde bir mushaf veya Kur'an'dan bazı 'arçalar görecek olursa, bu onun kalbinin temizlik ve sadeliğine delalet eder. Bununla beraber Kur'an'dan görülen herhangi bir süre, onun durumunu yansıtır mahiyettedir.

Peygamberleri görmek, islam gücüne ve onlara dosdoğru iman etmeye delalet eder. Hükümdarları görmek, varlığını Allah için riyazata çevirip tezkiye-i nefs etmeye; müftileri görmek, dosdoğru olmaya; Allah'a ibadet etme düşüncesin! taşıyıp hayırlı işlerde bulunmaya; şeyhleri görmek, nefsi irşat etmeye, hakimleri görmek, Allah'ın emirlerine boyun eğmeye; Ka' be-i şerîfe'yi, Medîne ve Kudüs'ü görmek, kalb temizliğüıe, gönlü kinden ve vesveseden anndırmaya; cami' ve mescidleri, medrese ve benzeri yerleri görmek de böyledir. Sancak, bayrak, ok yay, mancınık, tüfek ve benzeri silahları görmek, şeytanî vesveselere delalet eder.

BEŞİNCİ DAİRE: Raziyye'dir

Mana aleminde melekleri, vildan ya da hurileri veya Burak ve cenneti ya da cennet elbiselerini görmek, bu sıfatlarla süslenmeye delalet eder

BUNUN BEYANINA GELÎNCE:
Huri, cennet, melek ve benzeri şeyleri görmek, aklın olgunluğuna delalet eder. Ayrıca Allah'a yakınlığı da gösterir Ay ve güneş görmek, çoğu zaman bundan ilahî maarif hası olur. Böyle olunca da mürid, kendisini irşad eden mürşide müracaat etmelidir.

ALTINCI DAİRE: Marziyye'dir.

Bu dairenin sıfatları, yedi gök, güneş, ay, yıldızlar, yıldırım, şimşek, ışık saçan mum, meş'ale, kandil ve benzeri şeylerdir. Mürid bu dairede Mürşidine müracat eder.Marziyye dairesinin açıklanmasına gelince

insan mana aleminde yedi kat gökleri görünce, artık onun varlık alemine bakışlan hep Allah ile ilgili olur; düşüncesi bu hususta berraklasır. Yıldız görmek, manevî yapısının nürunu ifade eder. Ateş görmek, nefsin fena bulmasına delalet eder. yıldırım görmek, gafletten uyanya delalet eder. Güneş, ruhun nurlarım; ay, gönül nürunu; kalb parlaklığım remzeder. Kamil (olgun) mürid, bu dairede mursid olan şeyhe müracaat eder.

YEDÎNCÎ DAÎRE: Nefs-i Safîyye'dir.

Bunun sıfatları, yağmur, kar, dolu, ırmak, pınar, kuyu ve denizdir. Bütün bunlar sülük'un keşfine delîldir. Mürid bu konuda, kamil olan şeyhine müracaat etsin.

Bu dairenin geniş izahına gelince:

Yağmur, rahmetin delilidir. Kar, fazladan bir rahmettir. Irmaklar, denizler, pınarlar, Allah'ı bilmek konusunda ihlasa ve. tasdîke delalet eder.

Mürid bu hususta Mürşidine Müracat etmelidir. Açıklama olarak bu kadarını yeterli görüyoruz. Çünkü Nefsin Yedi Dairesini tamamen açıklayıp zaptetmek cidden zordur.

Kaynak: Füyüzat-ı Rabbaniye Hz Gavsul Azam Abdülkadir Geylani
__________________
 
Moderatör tarafında düzenlendi:
Üst Alt