Yüreğimde dinmeyen esintiler…

MustafaCİLASUN

Özel Üye
543418_633632203338405_1223006227_n.jpg

Bitti, İçimi titreten, Sürur zerk eden hicran gitti… Bir inşirah sahnesiydiGüneş ışınlarının sessizce içeriye girdiği gibi Sabahın ilk saatlerinde, Gülmeyen yüzlerde ısıtan ülfet timsaliydi Neşe ve muhabbete Ne kadar hasret kalınmışsa gönül, Kahredercesine benimsiyordu Derin bir yakınlık duyuyorduSanki ruhi tınıları aynı serencamdan nüksediyordu Kelam etmek, Bazen derinliğin kıyılarında gezinmek, Gülebilmek iyi geliyordu Sineme Ömürlük bir hakikat sıcaklığını veriyordu, Huzur ve muhabbet yaşanıyordu Bir takım Mahrem konular vardıHer nasılsa çekinceler hala zindeliğini koruyordu Sessizliğin gölgesinde ki izler Bu gerçeği haykırıyordu, güven yetmiyordu Yaşanmış Ve iliklere kadar acısı saklanmış Mazi sayfası, okunmaması gerekiyordu Her ne şarta olursa olsun Yaşanmışlık kalbe ve ruha acı vermişse, Elem vaat etmişse, acıtıyordu Artık Yeni bir sayfa açmanın, Kalan nefesi sürur sandalına bırakmanın Yegâne sahiple Baş başa kalmanın, deryanın ruhuma Aşina gelen sedasıyla uyumak istiyordum Göreceğim şler artık rahat bıraksınHuzuru temin için ne kadar varlığım varsa alsın Kalbimde Yeis adına hiçbir iz bırakmasın, Kaygılar esaret yaşatmasın Akıl ve izan Tutuklu kalmasın, çile ve cefa Zulme dönüşmesin, insan olduğun bilinsin Kalbe düşen Bir sevda, ruhu yormasınHissiyata yas tutturmasın, bütün zamanı almasın Sevgi adına müştereklik Ve saygı sadakatle marifet kazansın Güven Ve samimiyeti zedeleyen Her şüphe taliplilerine ulaşsın, muhabbeti yıkmasın Mustafa CİLASUN
 
Üst Alt