Hasret ruzgari
Aktif Üyemiz
Altıncı Şua
Yalnız İki Nüktedir.
[Namazdaki teşehhüdde bulunan
-1-
ilâ âhirenin iki noktasına gelen iki suâle iki cevaptır. Teşehhüdün sâir hakikatlerinin beyanı başka vakte tâlik edilerek bu Altıncı Şuâda yüzer nüktesinden yalnız İki Nüktesi muhtasar bir sûrette beyan edilecek.]
Birinci Sual: Teşehhüdün mübarek kelimâtı, Miraç gecesinde Cenâb-ı Hak ile Resulünün bir mükâlemeleri olduğu halde, namazda okunmasının hikmeti nedir?
Elcevap: Her mü'minin namazı, onun bir nevi miracı hükmündedir. Ve o huzura lâyık olan kelimeler ise Mirac-ı Ekber-i Muhammed Aleyhissalâtü Vesselâmda söylenen sözlerdir. Onları zikretmekle o kudsî sohbet tahattur edilir. O tahatturla o mübarek kelimelerin mânâları cüz'iyetten külliyete çıkar ve o kudsî ve ihâtalı mânâlar tasavvur edilir veya edilebilir. Ve o tasavvur ile kıymeti ve nuru teâlî edip genişlenir.
Meselâ: Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm, o gecede Cenâb-ı Hakka karşı selâm yerinde
demiş. Yani, "Bütün zîhayatların, hayatlarıyla gösterdikleri tesbihat-ı hayatiye ve Sânilerine takdim ettikleri fıtrî hediyeler, ey Rabbim, sana mahsustur. Ben dahi bütün onları tasavvurumla ve imanımla sana takdim ediyorum."
1- Bütün tahiyyeler, bütün mübarekler, bütün salâvat ve duâlar ve bütün kelimat-ı tayyibe Allah'a mahsustur." Buhari, Ezân: 148, 150, el-Amel Fi's-Salât: 4, İsti'zân: 3, 28, Da'avât: 16, Tevhîd: 5; Müslim, Salât: 56, 60, 62; Ebû Dâvud, Salât: 178; Tirmizî, Salât: 100, Nikâh: 17; Nesâî, Tatbîk: 23, Sehv: 41, 43-45, 56, 100-104; İbn-i Mâce, İkâme: 24; Nikâh: 19; Dârimî, Salât: 84, 92; Muvatta', Nidâ': 53, 55; Müsned, 1:292, 376, 382... 4:409.
Yalnız İki Nüktedir.
![b424.gif](/proxy.php?image=http%3A%2F%2Fwww.risaleinurenstitusu.org%2Ftr%2Fkulliyat%2Fimages%2Fbooks%2Fsozl1%2Fb424.gif&hash=3d4e8e0e71410fa6b1ab34a1ec7e7902)
[Namazdaki teşehhüdde bulunan
![b590.gif](/proxy.php?image=http%3A%2F%2Fwww.risaleinurenstitusu.org%2Ftr%2Fkulliyat%2Fimages%2Fbooks%2Fsual1%2Fb590.gif&hash=2e0e08601d9b2bb40987bee9b04b2ef1)
ilâ âhirenin iki noktasına gelen iki suâle iki cevaptır. Teşehhüdün sâir hakikatlerinin beyanı başka vakte tâlik edilerek bu Altıncı Şuâda yüzer nüktesinden yalnız İki Nüktesi muhtasar bir sûrette beyan edilecek.]
Birinci Sual: Teşehhüdün mübarek kelimâtı, Miraç gecesinde Cenâb-ı Hak ile Resulünün bir mükâlemeleri olduğu halde, namazda okunmasının hikmeti nedir?
Elcevap: Her mü'minin namazı, onun bir nevi miracı hükmündedir. Ve o huzura lâyık olan kelimeler ise Mirac-ı Ekber-i Muhammed Aleyhissalâtü Vesselâmda söylenen sözlerdir. Onları zikretmekle o kudsî sohbet tahattur edilir. O tahatturla o mübarek kelimelerin mânâları cüz'iyetten külliyete çıkar ve o kudsî ve ihâtalı mânâlar tasavvur edilir veya edilebilir. Ve o tasavvur ile kıymeti ve nuru teâlî edip genişlenir.
Meselâ: Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm, o gecede Cenâb-ı Hakka karşı selâm yerinde
![b591.gif](/proxy.php?image=http%3A%2F%2Fwww.risaleinurenstitusu.org%2Ftr%2Fkulliyat%2Fimages%2Fbooks%2Fsual1%2Fb591.gif&hash=25fb16630bc0ff80e92afa3e69050011)
demiş. Yani, "Bütün zîhayatların, hayatlarıyla gösterdikleri tesbihat-ı hayatiye ve Sânilerine takdim ettikleri fıtrî hediyeler, ey Rabbim, sana mahsustur. Ben dahi bütün onları tasavvurumla ve imanımla sana takdim ediyorum."
1- Bütün tahiyyeler, bütün mübarekler, bütün salâvat ve duâlar ve bütün kelimat-ı tayyibe Allah'a mahsustur." Buhari, Ezân: 148, 150, el-Amel Fi's-Salât: 4, İsti'zân: 3, 28, Da'avât: 16, Tevhîd: 5; Müslim, Salât: 56, 60, 62; Ebû Dâvud, Salât: 178; Tirmizî, Salât: 100, Nikâh: 17; Nesâî, Tatbîk: 23, Sehv: 41, 43-45, 56, 100-104; İbn-i Mâce, İkâme: 24; Nikâh: 19; Dârimî, Salât: 84, 92; Muvatta', Nidâ': 53, 55; Müsned, 1:292, 376, 382... 4:409.