Almanya'da gazetelere operasyonu kim yaptı?

MURATS44

Özel Üye
Taha DAĞLI
Taha DAĞLI

2005 yılında Almanya’da tam 5 gazeteye yönelik büyük bir operasyon yapıldı, 17 gazetecinin evleri basılıp, arandı, zorla ifadeleri alındı, avukatlarıyla görüşmeleri engellendı, dava da tam 2 sene sürdü.
Davanın adı Cicero’ydu. Operasyonu yapan Alman Gizli Servisi BND’ydi. Gerekçe ise gazetecilerin devlet sırrını ifşa ettikleri şüphesiydi.
Almanya’daki sol görüşlü gruplar hariç kimse gıkını çıkarmadı. Kaldı ki Almanya gazetecilere yönelik polis operasyonlarında Avrupa’nın öncülerindendir. 1986-2006 arası “devlet sırrını” koruma adına habercilere yönelik 180 ayrı operasyon yapıldı.
İngiltere’de 2013 yılında 6 gazeteci tutuklandı. Gözaltına alınırlarken evleri basıldı. Mahkeme 6’sını da tutukladı, hala içerideler. Sebep gizli dinleme iddiasıydı. Kimse gıkını çıkarmadı.
Fransa’da 2008 yılında Libération gazetesinin yayın yönetmeni Vittorio de Filippis, sabaha karşı evine yapılan baskınla gözaltına alındı. Apar topar Paris adliyesine götürüldü, defalarca üzeri arandı, avukatına haber vermesi engellendi, avukatsız olarak, savcı karşısına çıkarıldı.
Kimselerden gık çıkmadı. Fransa, habercilere yönelik operasyonlar konusunda Avrupa lideri. En çok gazeteci, Fransa’da gözaltına alınmış, operasyon geçirmiş, evi basılmış, tutuklanmıştır.
Ve Amerika. Ferguson olayları sırasında 20 Ağustos’da gösterileri görüntüleyen AA muhabiri Bilgin Şaşmaz, Amerikan polisi tarafından darp edilerek, gözaltına alındı. Kimseden gık çıkmadı. Üstelik Türk gazeteciye yönelik polis saldırısının görüntüleri de vardı.
Paralel operasyona AB’den çatlak sesler geliyor, kaygı duyuyorlarmış, vs.
Gazetecilere operasyon yapılmış, vs.
Basın özgürlüğüymüş vs.
Almanya’da devlet sırrını ifşa şüphesiyle gazetecilere operasyon yapılıyor, İngiltere’de gizli dinleme iddiasıyla gazeteciler tutuklanıyor, Fransa’da hakaret iddiasıyla gazetecilere baskın yapılıyor, Amerika’da devlet otoritesine karşı geldiği iddiasıyla gazeteciler dövülerek göz altına alınıyor.
Paralel operasyonda devlet sırrının ifşası da var, gizli dinleme de var, hakaret de var, çok daha fazlası da var.
Ama sizin bildiğiniz manada basın özgürlüğüne darbe falan yok. Çünkü ortada düşünce özgürlüğünden dolayı göz altına alınan gazeteci de yok.
Öyle olsa söz konusu haberleri, yayınları yapan fikir işçileri, muhabirler, haberciler göz altına alınırdı, üst akıl patronları değil.
Seslenmek lazım şimdi AB’ye;
Almanya’da, Fransa’da, İngiltere’de, Amerika’da, haberciler tutuklanırken, neredeydin?
Oysa Ergenekon’da, Balyoz’da, Şike davasında Türkiye’ye övgüler yağdırıyordun.
İlerleme raporlarında 2008-2012 arası Türkiye’ye pekiyi notlarını Ergenekon, Balyoz operasyonlarından dolayı veriyordun.
O dönemde AB içerisinde Türkiye ile ilgili en çok konuşan isimlerden biri Joost Lagendijk’di. Ergenekon, Balyoz için açıklamalarını, röportajlarını hatırlıyorum.
Şimdi Lagendijk Zaman yazarı olarak, isyan ediyor, Türkiye’yi eleştiriyor.
AB işte böyle bir şey. İşine geldi mi iyi, gelmedi mi kötü. Ama sizin bu numaranız da çok kötü, hiç yutulacak cinsten değil...
 

Muhtazaf

Yardımcı Yönetici (Şair|Yazar)
Yönetici
Alman dergisi Spiegelin yazısı.

"Cicero"-Durchsuchung: Chronik einer Affäre

In einem Grundsatzurteil stufte das Bundesverfassungsgericht die "Cicero"-
Razzia heute als verfassungswidrig ein und stärkte damit die Pressefreiheit in Deutschland.

Frankfurt/Main - Die Affäre um die Zeitschrift "Cicero", die mit einer Stärkung der Pressefreiheit durch das Bundesverfassungsgericht endete, nahm ihren Anfang am 12. September 2005. Damals durchsuchten Beamte der Staatsanwaltschaft Potsdam, des brandenburgischen Landeskriminalamts und des Bundeskriminalamtes (BKA) die Redaktionsräume des politischen Magazins sowie die Wohnung des Redakteurs Bruno Schirra.







DPA
Redaktionsbüro des Polit-Magazins "Cicero": Die Durchsuchung war vom damaligen Innenminister Schily gebilligt worden


Dem Blatt und seinem Redakteur wurde Beihilfe zum Geheimnisverrat vorgeworfen. Die Ermittlungsbehörden reagierten damit auf einen Bericht von "Cicero" im April 2005 über den Terroristen und Vertrauten Osama bin Ladens, Abu Mussab Al Sarkawi, und dessen Verbindungen zum Iran und zu dortigen Attentatsplänen. Darin war auch aus geheimen BKA-Papieren zur Finanzierung islamistischer Terroristen zitiert worden. Mit der vom damaligen Bundesinnenminister Otto Schily (SPD) ausdrücklich gebilligten Durchsuchung wollten die Behörden vor allem die undichte Stelle im BKA ausfindig machen, durch die der Zeitschrift verbotenerweise Unterlagen mit der Geheimhaltungsstufe "VS vertraulich" zugegangen worden. "VS" steht für "Verschlusssache". Das im Schweizer Ringier-Verlag erscheinende Magazin berichtete kurze Zeit später, das vom BKA gesuchte Dokument sei noch am selben Tag gefunden worden, jedoch nicht in der Redaktion und auch nicht in der Wohnung des Redakteurs Schirra.
Nachdem FDP- und SPD-Politiker die Durchsuchung als "politisch fragwürdigen und verfassungsrechtlich bedenklichen Vorgang" und als "unverhältnismäßiges Vorgehen" kritisiert hatten, bewilligte Bundestagspräsident Wolfgang Thierse eine Sondersitzung des Innenausschusses, in der Schily sein Vorgehen verteidigte.
Die Eröffnung eines Prozesses wegen Beihilfe zum Geheimnisverrat gegen Schirra und einen Schweizer Journalisten, der die Unterlagen an den "Cicero"-Redakteur weitergeleitet haben soll, wurde im Jahr darauf vom Potsdamer Landgericht abgelehnt. Die Richter erkannten keinen hinreichenden Tatverdacht. Zur Begründung hieß es, der Geheimnisverrat sei bereits mit der Herausgabe des BKA-Berichts durch einen bis heute unbekannten Informanten abgeschlossen gewesen. Eine Beihilfe sei mit der späteren Veröffentlichung damit nicht mehr möglich gewesen. Im Februar 2006 legte "Cicero" beim Bundesverfassungsgericht Beschwerde gegen die Durchsuchung der Redaktionsräume ein.
hoc/AP
 

MURATS44

Özel Üye
Alman dergisinde ne yazdığını anlamadım ama , bu çifte standartı en başta almanlar yapıyor. Gezi parkında yeşiller partisinin kendini beğenmiş vekili , istanbula kadar gelip , gezi parkına çıkıp Türk Polisine hesap sorma cüretiyle kendini rezil etmiştir. Ordaki polisin tavrı ise yerinde ve güzeldi. Türk polisini sözde sert tutumuyla eleştrip dünyaya konuşan bu yaratık kısa bir süre sonra almanyada aynı olay karşısında piyasada görülmemiştir. Türkiyeye kadar gelip ahkam kesen , kendi ülkesindeki daha sert müdahale hakkında tek kelime etmemiştir.
bunların hepsi tuzak ve Türkiyenin iyiliğini istemeyenlerdir. Bunları değil adam, insan yerine bile koymuyoruz.
 
Üst Alt