Orhun Yazıtlarının Bulunuşu

TÜRKOĞLU

Aktif Üyemiz
Orhun  Yazıtları
Orhun Yazıtları
13. yy’da Tarih-i Cihangüşa’yı yazan İlhanlı tarihçisi Alaeddin Ata Melik Cüveyni Köktürk yazılı metinlerini görmüştür. Cüveyni’nin gördüğü yazılı kayalar, Uygur bitiglerinden “Karabalsagun” yazıtlarıdır. Ünlü tarihçi İbni Arabşah da Köktürk harflerinden bahseder ve “Ben gördüm, 41 harf var.” der.Batı’da Yenisey Yazıtları’ndan ilk bahseden Romen Seyyah Nicolaie Gavriloyiç Milescu’dur. 1721’in sonlarında Güney Sibirya’da, Yenisey Irmağı’nın ve kollarının suladığı Abakan bölgesinde genç bir doktor (Almanyalı bilgin D. G. Messerchimidt) ve genç bir subay (İsveçli J. P. Tabbert) bahsettiği taşları görmüşler ve Yenisey Yazıtları’ndan üçüncü Uybat ve Yenisey – Tes Yazıtı’nı keşfetmişlerdir.
Bu bilgilerin neşredilmesi Batı bilim dünyasının dikkatini çekmiştir. Bunun üzerine araştırmalar başlamış ve Avrupalı bilginler bu yazıların kimlere ait olduğu konusunda tahminler yapmaya başlamışlardır. Kimi bu yazıların Prusyalılara, kimi İskitlere, kimi Yunan ve Romanlılara ait olduğunu savunmuştur. Bu arada ilmi seferler düzenlenmiş, yeni taşlar keşfedilmiştir.

1889 yılında Nikolay M. Yadrintsev, Moğolistan’da araştırmalar yaparken daha sonradan Kül Tigin’e ait olduğu anlaşılan bengü taşı bulmuştur. Yadrintsev Bilge Kağan’a ait abide ile Ongin Bengü Taşını da keşfetmiştir. Bu sırada başka bir araştırmacı 1893’te Hoytu Tamir yazıtlarını bulmuştur. Tonyukuk bengü taşı ise, 1897’de botanikçi Yelizaveta Krements tarafından keşfedilmiştir.

Köl Tigin ve Bilge Kağan Bengü Taşları’nın bulunuşu, yazıyı çözmeye çalışan bilginlere yeni ufuklar açmıştır. Çünkü bu taşlar hacimlilerdi ve batı cephelerinde Çince metin bulunuyordu. Çince metinler okununca abidelerin Köktürkler’e ait olduğu anlaşılmıştır. Sonraki süreçte Wilhelm Radloff ve Danimarkalı dil bilimci Wilhelm Thomsen arasında bu esrarlı yazıların keşfi konusunda yarış başlamıştır.üçüncü Uybat ve Yenisey – Tes Yazıtı’nı keşfetmişlerdir.

Bu bilgilerin neşredilmesi Batı bilim dünyasının dikkatini çekmiştir. Bunun üzerine araştırmalar başlamış ve Avrupalı bilginler bu yazıların kimlere ait olduğu konusunda tahminler yapmaya başlamışlardır. Kimi bu yazıların Prusyalılara, kimi İskitlere, kimi Yunan ve Romanlılara ait olduğunu savunmuştur. Bu arada ilmi seferler düzenlenmiş, yeni taşlar keşfedilmiştir.

1889 yılında Nikolay M. Yadrintsev, Moğolistan’da araştırmalar yaparken daha sonradan Kül Tigin’e ait olduğu anlaşılan bengü taşı bulmuştur. Yadrintsev Bilge Kağan’a ait abide ile Ongin Bengü Taşını da keşfetmiştir. Bu sırada başka bir araştırmacı 1893’te Hoytu Tamir yazıtlarını bulmuştur. Tonyukuk bengü taşı ise, 1897’de botanikçi Yelizaveta Krements tarafından keşfedilmiştir.

Köl Tigin ve Bilge Kağan Bengü Taşları’nın bulunuşu, yazıyı çözmeye çalışan bilginlere yeni ufuklar açmıştır. Çünkü bu taşlar hacimlilerdi ve batı cephelerinde Çince metin bulunuyordu. Çince metinler okununca abidelerin Köktürkler’e ait olduğu anlaşılmıştır. Sonraki süreçte Wilhelm Radloff ve Danimarkalı dil bilimci Wilhelm Thomsen arasında bu esrarlı yazıların keşfi konusunda yarış başlamıştır.

Diğer Orhun Yazıtları


• Çoyren (Çoyr) / (687 – 692): Tarihi bilinen ve bugüne kadar ulaşan en eski Türk yazıtıdır. Bir Köktürk erinin İlteriş’e katıldığını anlatan 6 satırlık bir yazıttır. Konu açısından oldukça basittir; fakat ilk yazıt olması bakımından çok önemlidir.

• Hoytu Tamir / (717 – 720): Hoytu Tamir bölgesinde bulunduğu için kendi bölgesinin adını almıştır. Diğer yazıtlardan farkı; taş üzerine kazınarak değil, kayalar üzerine boyanarak oluşturulmasıdır. 34 parçadan oluşur. Metinlerde, Köl İç Çor’un Türgişler’le savaşması anlatılır.

• Ongin / (719 – 720): 19 satırdan oluşur. Bilge Işbara Tamgan Tarkan adlı bir beyin Türk Ulusu için nasıl çalıştıkları anlatılır. Yazıtta, “kağana bağlılık” fikri işlenmiştir.

• İhe Huşotu (Köl İç Çor) / (723 – 725): 29 satırdan oluşmaktadır. Köl İç Çor’un savaşlardaki yiğitliklerini anlatmaktadır.

• İhe Aşete (Altun Tamgan Tarkan) / (724); İhe Nûr / (730) ve Hangiday adlı birkaç satırlık metinden oluşan üç küçük yazıt da, Köktürk Bengü Taşları arasında bulunmaktadır.
 
Üst Alt