Turki ve Turukkular

TÜRKOĞLU

Aktif Üyemiz
Turki ve Turukkular
Turki ve Turukkular
Ancak çok daha eski tarihlerde Anadolu’da Türk varlığını işaret eden bulgular bugün gün ışığına çıkmıştır.

Değerli bilim adamı Prof. Dr. A. Haluk Çay’ın bu konuda verdiği her satırı belgeli bilgi şudur:

“M.Ö. 2350-2150 yılları arasında Mezopotamya’da büyük bir devlet kurmuş olan Akad hükümdarlarından Naram Sin’e ait “Mücadelenin kralı” anlamında “Şartamhari metni” olarak bilinen yazılı kaynak Anadolu’daki Türk varlığı bakımından oldukça önemli bilgileri ihtiva etmektedir. Bu belgenin üç kopyası olup, ilki Mezopotamya’da Babilde, ikinci Mı-sırda Tel el-Amama’da, üçüncüsü ise Anadolu’da Hattuşaş (Boğazköy)’da ortaya çıkarılmıştır. Hattuşaş arşivinde “Kbo-III, 13″ sıra numarası ile tespit edilmiş olan bu yazılı belge Hitit (M.Ö. 1750-1200) çivi yazısıyla, Akadça orijinalinden kopya edilerek taşa kazınmıştır. H.G. Goethebock tarafından deşifre edilen bu belge, Anadolu hakkında ilk tarihi bilgileri vermesi bakımından çok kıymetlidir. Bu tarihi belgede, Akad Kralı Naram-Sin’e karşı 17 Anadolu kralının güçlerini birleştirerek harekete geçtikleri ancak, yenik düştükleri anlatılmaktadır. Bizim için önemli olan husus bu 17 Anadolu kralından birisinin TURKİ kralı İlşu-Nail adındaki hükümdar olmasıdır. (Bu belgenin 15. satırında yer alan bu kayıt, çok açık bir şekilde Anadolu’da M.Ö.’ki yıllarda Asya menşeli Türk topluluklarının yurt tutmuş olduklarını göstermektedir.)

Diğer yandan Fırat nehri kıyısında Mari bölgesinde (Tel-le-Hariri) ortaya birtakım tabletler çıkarılmış, bunların M.Ö. 4000-2000 yıllarındaki Sümer ve Babil nüfuzunun bölgede hakim olduğu dönemden kaldıkları tespit edilmiştir. Ortaya çıkan bu tabletlerden 13 tanesinde “TURUKKU” adlı bir kavimden bahsedilmektedir. Bu tabletlerin Türkçe tercümeleri Sadi Bayram tarafından yayınlanmıştır.

Sümer, Elam, Kaide, Guti, Urartu vb. toplulukların Asya menşeli olmaları hakikati yanında bir de karşımıza Türk adının değişik söylenişleri Turki ve Turukku isimleri çıkmaktadır.

Anadolu’nun bir diğer sakinleri de Huniler ile Urartular idi. M.Ö. 2000’ler de Van gölünden Kızılırmak ve Yeşilırmak’ın Karadeniz’e döküldüğü yerlere kadar uzanan saha Hurrilerin hakimiyetinde idi. Daha sonra M.Ö. 13. yüzyıllarda Van gölü çevresinde Urartu hakimiyeti görülecektir. Hurriler ile Urartular’ın dilinin Sami ve Hint Avrupa dilleriyle herhangi bir yakınlığı yoktur. Yapılan incelemelerden HURRİ ve URARTU dillerinin fonoloji, sentax ve gramer bakımından Asya menşeli oldukları ispat edilmiştir.”.

Tarihin tanığı arkeoloji biliminin sunduğu bu çok açık ve kapsamlı deliller Anadolu’daki Türk varlığının M.Ö. 4000 yılına kadar uzandığını düşündürmektedir.

Daha da ilginç olan Kürtlerin ataları arasında gösterilmek istenen HURRİ ve URARTU’ların da karşılaştırabilir özelliklerinin sadece Türk bölgesiyle ilişkilendirilebilmesidir. Zeki Eyuboğlu da Anadolu Uygarlığı isimli eserinde Hurri diline genişçe yer verir ve bu dilin “Türkçeye yaklaşan” özelliklerini vurgular.
 
Üst Alt