Kırımçaklar (Musevi Türk Toplumu)

TÜRKOĞLU

Aktif Üyemiz
Musevi Türklerin simgeleri
Musevi Türklerin simgeleri
Kırımçaklar Türk dili konuşan Kırım’da yaşayan Yahudilerdir. Kırım Karayları ile birlikte yaşamışlardır. Önceleri Ruslar tarafından Aşkenaz ve Gürcü Yahudileri gibi Rus İmparatorluğunda yaşayan diğer Yahudilerden farklı olduğunu belirtmek amacıyla Kırımçak ismi verilmesine rağmen Kırımçaklar bu ismi 19.yy’da benimsediler. Bu ismin benimsenmesinden önce kendilerine “İsrail’in çocukları” anlamına gelen Srel Balalary derlerdi. Kırım Tatarları ise Kırımçaklara zuluflı çufutlar yani favorili Yahudiler ve Karaylara zulufsız çufutlar yani favorisiz Yahudiler diye hitap ederlerdi.

Kırımçaklar, Kırım Tatarcası’nın değişmiş bir çeşidi olan Kırımçakça konuşurlar. Eskiden İbrani alfabesi ve yakın zamanda Kiril alfabesi kullanılan bu dilde İbranice ve Aramca’dan birçok kelime bulunur.

Kökeni


Antik çağlarda Karadeniz sahilleri boyunca koloniler kuran Yahudilerin torunları oldukları zannedilir. Bölgedeki Yunan kolonilerinde Yahudi cemaatlerinin varlıkları bilinmektedir. Kırım’da yapılan yakın zamandaki kazılarda bölgede Yahudilerin M.Ö. 1.yy ‘dan beri var olduğu keşfedilmiştir.

Orta Çağ


600’lu yılların sonunda Kırım Hazarların yönetimine geçti. Hazarların Yahudiliğe geçmesinde Kırımçakların etkisi tam olarak bilinmemektedir. Hazar yönetimi süresince Hazarlarla Kırımçaklar sıkça karışık evlilik yaptılar. Birçok Hazar’ın Kırımçak kültürünü benimsediği zannedilmektedir. Bu dönemde birçok Kıpçak’ın Yahudiliğe geçtiği görülmüştür ve bu durumun Kırımçakların konuştuğu dili şekillendirmiş olması bir ihtimaldir. Cenevizliler’in 1315 – 1475 yılları arasında güney Kırım’ı ellerinde tutmasıyla Yahudiler’in yerleşim birimleri sayısı yükselişe geçti. Bu Yahudiler arasında Aşkenaz, Sefarad ve Romanyot tarzı ayinlerinden ötürü bölünmeler başladı. 1515 yılında Kiev’in başhahamı olan Rabbi Moşe HaGolah tarafından bu bölünme ortadan kaldırılıp tekrar “Kırımçak” cemaati olarak tek çatıda toplandı.

Kırım Hanlığı döneminde Yahudiler gettolarda yaşayıp azınlıklara uygulanan dhimmi vergisi ödemek zorundaydılar. Osmanlı’nın millet sistemi anlayışı içinde kendilerine has özerk yargı sistemi vardı. Kazak ayaklanmaları ve 1600’un ortalarında gerçekleşen pogromlar sırasında Yahudiler fidye karşılığı kaçırıldılar.

Rus ve Sovyet hakimiyeti


Rusya Kırım’ı 1783’te ilhak etti. Rus pogromlarından nasibini alan Kırımçaklar Karaylar’ın aksine anti-Yahudi kısıtlamalarına maruz kaldılar. 1800’lerde Ukrayna ve Litvanya’dan Kırım’a göç eden Aşkenazlar’ın Kırımçaklarla yaptığı karışık evlilikler sonucu Kırımçak cemaati nüfus olarak sekteye uğradı. 1900’larda Kırım’daki Aşkenaz nüfusu 60.000 iken Kırımçak nüfusu 6.000 idi. 1800’lerin ortalarında Kudüs doğumlu Sefarad bir haham olan İstanbul’dan çıkıp Kırım’a yerleşen Chaim Hezekiah Medini’yi kendilerine lider seçen cemaat hahama “dahi” anlamına gelen “gaon” ünvanını yakıştırdılar. Kırım’ın en kalabalık Kırımçak cemaati olan Karasubazar’a yerleşen haham Medini Yahudilerin eğitim seviyesini yükseltmek için çaba gösteriyordu. 1917’de Ekim Devrimi sırasında Kızıl Ordu, Beyaz Ordu ve Yeşil Ordu arasında kalan Kırımçakların çoğu öldürüldü. Ayrıca 1920 ve 30’larda kıtlık yüzünden can kaybı veren cemaatten sağ kalanların büyük bir kısmı Kutsal Topraklar, ABD ve Türkiye’ye yerleşti. Stalin döneminde İbrani alfabesi yasaklanıp Kiril alfabesi kullanılması şart koşuldu. Ayrıca hükümet sinagog ve yeşivaları kapatıp Kırımçakları çiftlik ve fabrikalarda çalışmaya zorladı.

Yahudi Soykırımı ve Sonrası


Karaylar’ın aksine Kırımçaklar Naziler’in zulmüne uğradılar. Nüfusunun %75’i olan 6.000 Kırımçak Naziler tarafından öldürüldü. Sovyet hakimiyetinin geri dönmesiyle yanlışlıkla Kırım Tatarları ile birlikte Orta Asya’ya sürüldüler. 2000 yılındaki verilere göre eski Sovyetler Birliğinde yaşayan 2.500 Kırımçak’ın yarısı Ukrayna geri kalanları ise Gürcistan, Rusya ve Özbekistan’da yaşamaktadır. ABD ve İsrail’de yaşayan Kırımçaklar ise kültürlerine bağlı kalmak için çaba göstermektedirler.
 
Üst Alt