MURATS44
Özel Üye
Aşağıdaki 7 strateji bardağınızı iyimserlikle doldurmanız içindir.
Yatağınızdan çıkmadan önce (Eğer unuttuysanız, evden çıkmadan önce) bir dakika durun ve gün için bir niyet belirleyin. Bu o günkü tavrınız veya o güne getirmek istediğiniz ruh ile bağdaşan bir kelime olsun. Niyet etmek bir rota görevi görür ve sizin zaman ve enerjinizi odaklamanızı kolaylaştırır. Örneğin, o gün çalışmanız gerekiyor ve siz kendinizi işleri erteleyip, oyalanırken buluyorsanız, o gün aktif olmayı ve işleri takip etmek için en az 5 arama yapmayı niyet olarak belirleyebilirsiniz. O gün karşılaşacağınız zorluklara göre niyetiniz değişkenlik gösterebilir.
Çoğu zaman şartlarımızı iyileştirmemiz için ihtiyacımız olan şey cesarettir. Şu an nerede olduğunuz ve hayatta nerede olmak istediğiniz arasındaki mesafeyi kapatacak şey, bir şekilde kendi güvenli alanınızdan çıkmanız ve sizi korkutan bir şeyi yapmaktır. Bu telefonu elinize alıp birisini yemeğe davet etmek, aerobik dersine katılmak ya da sizi son zamanlarda endişelendiren bir şey hakkında patronunuzla konuşmak olabilir. Kendinize olan güveninizi artırmak yapamayacağınızı düşündüğünüzü bir şey yapıp, sandığınızdan çok daha fazlası olduğunuzu görmeniz için bundan daha iyi bir yol yoktur.
Sorunlarınızı onlardan şikayet ederek çözemezsiniz. Ancak onları yeniden tanımlayıp onlara yeni bir açıdan yaklaşarak çözüme ulaşabilirsiniz. (Einstein şöyle der: “Sorunlar yaratıldıkları seviyedeki düşünmeyle çözülemezler.”
Kötümserlerin sorun gördükleri yerde iyimserler fırsatlar görür. Eğer problemlere bakışınızı değiştirirseniz, problemleriniz içinizde olduğundan bile haberdar olmadığınız zenginlikleri keşfetmeniz, öğrenmeniz ve geliştirmeniz için orada duran olanaklara dönüşür.
İyimserlik bulaşıcıdır, kötümserlik de öyle. Eğer pozitif hissetmekte zorlanıyorsanız, vaktinizi her şey hakkında olumsuz yorumsuz yaparak yaşam enerjinizi emen enerji vampirleriyle geçirmeyin. Birlikte vakit geçireceğiniz insanları akıllıca seçin ve size iyimserlik vermeyen insanlarla geçirdiğiniz zamanı sınırlayın.
Eğer fiziksel olarak kendinizi nasıl taşıdığınızı değiştirirseniz, bu nasıl hissettiğinizi de etkiler. Bilim adamları kendinizi dışarıda nasıl taşıyıp nasıl konumladığınızın içinizde neler hissettiğinizi büyük ölçüde etkilediğini ortaya koydu. Omuzlarınızı kasıp, alt dudağınızı büküp devamlı yere bakarsınız iyimserlik (ve olanaklar) sizden uzaklaşacaktır. Ama dik durur, gülümser ve her zaman olmak istediğiniz iyimser, dışadönük, güvenli insan gibi davranırsanız, pozitif insanları ve olanakları kendinize çekersiniz. İnsanlar size daha farklı davranmaya başlayacaklardır ve siz de kendinizi kısa sürede daha iyi hissedeceksinizdir. Kendinizi pek bunu yapabilecek gibi hissetmiyor musunuz? Yine de bir deneyin! Eski bir deyiş vardır: Bir şeyi yapabiliyor olana kadar yapıyormuş gibi yapın.
Neden komedyenler daha uzun süre yaşar? Çünkü en komik olmayan durumlar içinde bile komik bir şey bulma konusunda ustalaşmışlardır. Her şeyin iyi tarafını bulmak kolay değildir ama her zaman işleri kolaylaştırır. Mizah, her türlü gerginlik ve olumsuzluk için etkili bir panzehirdir. Bir komedi filmi izlemek ya da komik bir arkadaşla vakit geçirmek gerçekten de iyileştiricidir.
Eğer hiç egzersiz yapmayan insanlardan biriyseniz, biliyorum bunu tekrar tekrar duymaktan nefret ediyorsunuz ama egzersiz sizin için gerçekten, ama gerçekten iyidir. Egzersiz size sadece fiziksel olarak iyi gelmekle kalmaz, aynı zamanda psikolojik olarak iyi hissetmeniz için de çok etkili bir ilaçtır. Kalbiniz hızla çarpmaya başladıkça vücudunuz, stresi azaltan ve size hayata daha güçlü ve iyimser gözlerle bakmanızı sağlayan endorfin hormonunu salgılar.
1. Niyetinizi belirleyin
Yatağınızdan çıkmadan önce (Eğer unuttuysanız, evden çıkmadan önce) bir dakika durun ve gün için bir niyet belirleyin. Bu o günkü tavrınız veya o güne getirmek istediğiniz ruh ile bağdaşan bir kelime olsun. Niyet etmek bir rota görevi görür ve sizin zaman ve enerjinizi odaklamanızı kolaylaştırır. Örneğin, o gün çalışmanız gerekiyor ve siz kendinizi işleri erteleyip, oyalanırken buluyorsanız, o gün aktif olmayı ve işleri takip etmek için en az 5 arama yapmayı niyet olarak belirleyebilirsiniz. O gün karşılaşacağınız zorluklara göre niyetiniz değişkenlik gösterebilir.
Soru: Günün geri kalanı için niyetiniz nedir? Daha girişken, düzenli, odaklı, kendine güvenli, kararlı, becerikli, ısrarcı ya da sabırlı mı olmak istersiniz?
2. Cesur davranın.
Çoğu zaman şartlarımızı iyileştirmemiz için ihtiyacımız olan şey cesarettir. Şu an nerede olduğunuz ve hayatta nerede olmak istediğiniz arasındaki mesafeyi kapatacak şey, bir şekilde kendi güvenli alanınızdan çıkmanız ve sizi korkutan bir şeyi yapmaktır. Bu telefonu elinize alıp birisini yemeğe davet etmek, aerobik dersine katılmak ya da sizi son zamanlarda endişelendiren bir şey hakkında patronunuzla konuşmak olabilir. Kendinize olan güveninizi artırmak yapamayacağınızı düşündüğünüzü bir şey yapıp, sandığınızdan çok daha fazlası olduğunuzu görmeniz için bundan daha iyi bir yol yoktur.
Soru: Eğer aptal gibi görünmekten ve başarısız olmaktan korkmasanız bugün ne yapardınız?
3. Bir sorunu fırsat olarak yeniden tanımlayın
Sorunlarınızı onlardan şikayet ederek çözemezsiniz. Ancak onları yeniden tanımlayıp onlara yeni bir açıdan yaklaşarak çözüme ulaşabilirsiniz. (Einstein şöyle der: “Sorunlar yaratıldıkları seviyedeki düşünmeyle çözülemezler.”
Kötümserlerin sorun gördükleri yerde iyimserler fırsatlar görür. Eğer problemlere bakışınızı değiştirirseniz, problemleriniz içinizde olduğundan bile haberdar olmadığınız zenginlikleri keşfetmeniz, öğrenmeniz ve geliştirmeniz için orada duran olanaklara dönüşür.
Soru:Sizi en zorlayan sorununuz size ne gibi olanaklar sunuyor?
4. Enerji emicilerden kaçının
İyimserlik bulaşıcıdır, kötümserlik de öyle. Eğer pozitif hissetmekte zorlanıyorsanız, vaktinizi her şey hakkında olumsuz yorumsuz yaparak yaşam enerjinizi emen enerji vampirleriyle geçirmeyin. Birlikte vakit geçireceğiniz insanları akıllıca seçin ve size iyimserlik vermeyen insanlarla geçirdiğiniz zamanı sınırlayın.
Soru: Kimle daha az zaman geçirmem gerekiyor ve kiminle daha çok görüşmek isterim?
5. Bir iyimser gibi davranın
Eğer fiziksel olarak kendinizi nasıl taşıdığınızı değiştirirseniz, bu nasıl hissettiğinizi de etkiler. Bilim adamları kendinizi dışarıda nasıl taşıyıp nasıl konumladığınızın içinizde neler hissettiğinizi büyük ölçüde etkilediğini ortaya koydu. Omuzlarınızı kasıp, alt dudağınızı büküp devamlı yere bakarsınız iyimserlik (ve olanaklar) sizden uzaklaşacaktır. Ama dik durur, gülümser ve her zaman olmak istediğiniz iyimser, dışadönük, güvenli insan gibi davranırsanız, pozitif insanları ve olanakları kendinize çekersiniz. İnsanlar size daha farklı davranmaya başlayacaklardır ve siz de kendinizi kısa sürede daha iyi hissedeceksinizdir. Kendinizi pek bunu yapabilecek gibi hissetmiyor musunuz? Yine de bir deneyin! Eski bir deyiş vardır: Bir şeyi yapabiliyor olana kadar yapıyormuş gibi yapın.
Eylem: Dik durun, gülümseyin ve aynadaki yansımanıza bakın. Kendinizi nasıl taşıyorsunuz?
6. Rahatlayın
Neden komedyenler daha uzun süre yaşar? Çünkü en komik olmayan durumlar içinde bile komik bir şey bulma konusunda ustalaşmışlardır. Her şeyin iyi tarafını bulmak kolay değildir ama her zaman işleri kolaylaştırır. Mizah, her türlü gerginlik ve olumsuzluk için etkili bir panzehirdir. Bir komedi filmi izlemek ya da komik bir arkadaşla vakit geçirmek gerçekten de iyileştiricidir.
Soru: Eğer sorunlarınıza daha kaygısız bir tutumla yaklaşmak isteseydiniz, neyle dalga geçerdiniz?
7. Egzersiz
Eğer hiç egzersiz yapmayan insanlardan biriyseniz, biliyorum bunu tekrar tekrar duymaktan nefret ediyorsunuz ama egzersiz sizin için gerçekten, ama gerçekten iyidir. Egzersiz size sadece fiziksel olarak iyi gelmekle kalmaz, aynı zamanda psikolojik olarak iyi hissetmeniz için de çok etkili bir ilaçtır. Kalbiniz hızla çarpmaya başladıkça vücudunuz, stresi azaltan ve size hayata daha güçlü ve iyimser gözlerle bakmanızı sağlayan endorfin hormonunu salgılar.
Etkinlik: Dışarı çıkın ve 20 dakika belli bir ritimde yürüyün ya da koşun ve sonrasında ne kadar iyi hissettiğinize bakın.