Gönül penceremiz ne kadar temiz

MURATS44

Özel Üye
Genç bir derviş, bir mürşide kavuşmak için yaya olarak yollara düşer ve memleket memleket dolaşır. Bir akşam bir kasabada, yatsı namazından sonra camide kalmak ister, fakat cemaatten yaşlı bir zat onu evine götürür ve misafir eder. Sabah namazından sonra sofra hazırlanırken, genç derviş de pencereden dışarısını seyretmektedir ve der ki:


“Efendim, kasabanızın sokakları ne kadar pis! Hiç temizlik yapmıyorlar mı?”





Yaşlı zat hemen eline su dolu kova ve fırça alıp dışarı çıkar, evinin camlarını bir güzel siler. Çünkü gece yağan yağmur ve rüzgar, bahçedeki tozları cama yapıştırmış, camlar çamur gibi kirlenmiştir. Sonra eve girer ve dervişe: “Şimdi bak dışarı, ne göreceksin?”


Genç derviş tekrar bakınca, sokakları tertemiz görür.


O zat der ki:“Pis olan sokaklar değil evin camlarıydı. Onu temizleyince sokaklar temiz göründü. Başkalarına bakarken gördüklerimiz, baktığımız pencerenin ne kadar temiz olduğuna bağlıdır. Gönül penceremiz ne kadar temizse, herkesi tertemiz görürüz. Eğer kendi penceremiz kirliyse, bütün alem gözümüze pis görünür. Evladım, sen kalbini herkese karşı tertemiz tut, o zaman herkesin iyiliklerini görür, kötü taraflarını hiç görmezsin, rahat edersin ve herkes seni sever”


Genç derviş bunları duyunca der ki: “Ben aradığımı buldum, bunlar bana ömür boyu yeter” der ve memleketine geri döner
 
Üst Alt