Arafat ÇeŞmesİ 31 gÜn

ceylannur

Yeni Üyemiz
ARAFAT ÇEŞMESİ

Bahira'nın uyarısından sonra Ebu Talip yeğenini gözünün önünden ayırmaz oldu.Nereye gitse onu da yanında götürüyordu.Amca ile yeğen yine bir yolculuğa çıkmışlardı.Uzak bir bölge kurulan Zülmecaz panayırına mal götürüyorlardı.Ebu Talip çok susamıştı.Yanlarına aldıkları su bitmişti.Etrafta su bulmak ise öüökün değildi.O anda Ebu Talip'in aklına yeğeni geldi.Onun olduğu yerde açlık ve susulkuk çekilmeyeceğini biliyordu.Usulca seslendi:"Çok susadım yeğenim!"

Muhammed(s.a.v), dönüp naktı. Amcasının dudakları kurumuştu.Ona su bulmayı çok isterdi ama çölün ortasında nereden bulacaktı?HEmen devsinden indi ve ALLAH'a dua etti.Birden toğunun değdiği yerden fıskiye gibi sular fışkırmaya başladı.Amcasının gözleri sevinçle ışıldadı.Sevgiyle yeğenine baktı.Muhammed(s.a.v), fışkıran sudan matarasını doldurup amcasına uzattı."Buyurun amcacığım için" dedi.

Ebu Talip, yeğeninin sunduğu suyu, kana kana içti; susuzluğunu giderdi.Onun büyük bir insan olduğunu biliyordu.Fakat gözleri önünde gerçekleşen bu mucizeyle buna bir kez daha inandı.Yeğenini sevgi, gurur ve övgüyle bağrına bastı.Yollarına huzur içinde devam ettiler.

Sevgili Peygamberin ayağının değdiği bu yerden fışkıran su hiç kurumadı.Ona "Arafat Çeşmesi" dediler.Arafat bu yerden fışkıran su hiç kurumadı.Ona "Arafat Çeşmesi " dediler.Arafat çeşmesi yüz yıllardan beri hala akar durur.Gürül gürül akarak hacıları doyurur.
 
Üst Alt